İki takım da 1 puana razı değildi
Beraberlik rakiplerin işine yarıyordu, bu yüzden galibiyet için oynadılar.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone OlHaftanın en heyecan verici maçına iki taraf çok farklı psikolojilerde çıktı. Hatay mağlubiyeti sonrası, artık iyiden iyiye kâbusa dönen Şampiyonlar Ligi deplasmanını ekledikten sonra dönüp lider Trabzonspor ile oynamak, Beşiktaş’ın tercih edeceği fikstür değildi kuşkusuz. Sergen Yalçın’ın derbi karnesinin iyi olması, son Galatasaray maçına da benzer bir psikolojiyle çıkıp kazanmış olmaları kimsenin içini ferahlatmıyordu. Trabzonspor’un da kazanmak için son derece haklı sebepleri vardı.
MAÇ BEKLEDiĞiMiZ GiBiYDi
Bordo mavililer zirvedeki yalnız yürüyüşlerini daha da yalnızlaştırmak, ligin bu haftasında kimse kimseyi şampiyon ilan edemeyecek olsa da en azından psikolojik olarak o üstünlüğü perçinlemek ve deplasmanda yenilmezlik rekorunu daha da uzatmanın peşindeydi. Beşiktaş’ın ilk dakikalarda baskıyla başlayacağını, Trabzon’un ise derbilerdeki genel tavrını sürdürüp daha temkinli olacağını, üstünlüğünü ilerleyen dakikalarda yorgunluk rakibi vurduktan sonra kurmaya çalışacağını, büyük olasılıkla karşılıklı goller izleyeceğimizi maç başlamadan biliyorduk. Öyle de oldu.