Kafatası olmayan 2 bin 700 yılık iskelet araştırılıyor

Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Van Kalesi'nin kuzeyindeki höyükte yürütülen kazı çalışmalarında, 2 bin 700 yıl öncesine ait kafatası olmayan kadın iskeleti bulundu.

VATAN VATAN
Kafatası olmayan 2 bin 700 yılık iskelet araştırılıyor

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Van Bölgesi Tarih ve  Arkeoloji Merkezi Müdürü Doç. Dr. Erkan Konyar başkanlığında, 10 üniversitede  görevli arkeolog ve bilim adamlarından oluşan 50 kişilik ekiple yürütülen kazı  çalışmaları devam ediyor.   Höyük alanında, kazılar sırasında ortaya çıkarılan mimari yapıların,  Urartu döneminde inşa edilen kerpiçlerin benzeriyle tamamlanmasına yönelik  çalışmaların yanı sıra, Urartu tarihi, kültürü, yaşam tarzına yönelik bilimsel  araştırmalar da yapılıyor.   Bu kapsamda Urartuların en büyük yerleşim yerlerinden biri olan alanda  yürütülen kazılar sırasında 2 bin 700 yıl öncesine ait olduğu değerlendirilen  kadın iskeleti bulundu.   Kafatası olmayan hoker durumundaki iskelet (bacakları karına doğru  çekik, bir yana yatırılmış) kazı ekibindeki bilim insanları tarafından incelemeye  alındı.   Doç. Dr. Konyar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kazı çalışmalarında  Urartuların son dönemlerde höyük alanını daha çok nekropol (mezarlık) olarak  kullandığını tespit ettiklerini söyledi.   Yerleşim alanı içinde bir nekropolün bulunmasının sıra dışı bir durum  olduğunu anlatan Konyar, Urartuların genellikle nekropolleri yerleşim alanının  dışında tuttuğunu, bu nedenle Van'da yürütülen çalışmanın önemli olduğunu  vurguladı.   Höyükte kafatası kısmı olmayan bir kadın iskeleti ortaya  çıkardıklarını aktaran Konyar, "Urartularda kafataslarının daha özen gösterilip  başka alanlara bırakılma geleneği var. Önceki yıllarda farklı bölgelerde  yaptığımız kazılarda da aynı davranışı bulmuştuk. Bu ata kültürüyle ilgili, yani  insani bir şey. Sizi en çok anımsatan şey suretinizdir, onlar da bunu farklı  değerlendirmek istemişler." diye konuştu.    "Höyüklerde böyle bir şeye rastlamak sıra dışı"   Daha önce bazı nekropol alanlarında bu tip buluntularla  karşılaştıklarını ancak höyük gibi yerlerde bunun sıra dışı bir davranış olduğunu  belirten Konyar, şu bilgileri verdi:   "Antropologlar, kafatası bilerek mi kesilmiş, çürümeden sonra mı  ayrılmış bunu araştırıyor. Çünkü höyüklerde böyle bir şeye rastlamak sıra dışı  bir durum. Üzerinden çıkan buluntuların zenginliği, takı koleksiyonlarından tutun  da biblolar, iğneler, boncuk kolyelere varıncaya kadar burada aristokrat bir  kesimin yaşadığı varsayımını ortaya koyuyor. Elit bir tabakanın olduğu  anlaşılıyor. Kafanın olmaması ilginç bir durum çünkü bütün kemikler gayet sağlam  durumda. Bize ölüm şekliyle ilgili bilgiler de veriyor. Bir çatışmada ölmüş de  olabilir. Bunun araştırması antropolojik çalışmayla ortaya konulacak."       

Önemli Not: Bu haber içerik ortaklığı kapsamında VATAN internet sitesinden, F5Haber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak geldiği şekliyle alınmıştır. Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi sikayet@f5haber.com adresimize gönderebilirsiniz.
SONRAKİ HABER