Üniversiteler tartışma dışında tutulmalı

Cumhurbaşkanı Gül "Bilim yuvalarımızı, bilim insanlarımızı kısır tartışmaların dışında tutmalıyız. Onların da gayret sarf ederek kendilerini bu tartışmaların dışında tutmaları gerekir" dedi.

F5HABER F5HABER
Üniversiteler tartışma dışında tutulmalı

"2012 Yılı TÜBİTAK Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri", Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ev sahipliğinde Çankaya Köşkü'nde düzenlenen törenle sahiplerine verildi. 

Cumhurbaşkanı Gül, törende yaptığı konuşmada, TÜBİTAK ödüllerinin altıncı kez Çankaya Köşkü'nde verildiğini kaydederek, bilim, teknoloji ve inovasyon konularına önem ve öncelik verdiğini, hem devlet kurumlarının hem de toplumun dikkatini bu konulara çekmeye gayret ettiğini söyledi.

Türkiye'nin yakaladığı ivmenin devam ettirilmesi gerektiğini belirten Gül, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunun için önceliklerimizi her yerden kısabiliriz ama bilim, teknoloji, eğitim alanlarından kısmamamız ve daima bu desteği vermemiz gerekir. Bilim insanlarımızı ve bilim yuvalarımızı sahiplenmek, onların bütün meselelerine büyük ilgi göstermek, onların çalışma ortamlarını kolaylaştırmak yine bu alandaki başarılarımızın da temel faktörüdür. 

Bu açıdan bütün bilim yuvalarımızı, bilim insanlarımızı kısır tartışmaların dışında tutmalıyız. Onların da gayret sarf ederek kendilerini bu tartışmaların dışında tutmaları gerekir. O zaman hep beraber motivasyonumuzu kaybederiz ve bir bakarsınız ki en büyük öncelikleri geri plana atarız. Bu açıdan özellikle bu konudaki hassasiyetini, bilime verdiğimiz önemi öne çıkartmamız gerekiyor."


Göktürk-2'nin uzaya fırlatılması övünç kaynağı

Savunma, enerji ve çevreyle ilgili konularda TÜBİTAK'ın büyük projeleri olduğunu belirten Gül, "Göktürk-2 uydusunun, tamamen milli imkanlar ve milli kapasiteyle yapılıp uzaya fırlatılması, bütün bunlar hepimizin övünç kaynağıdır ve bunları muhakkak ki daha da çoğaltmamız gerekmektedir" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti:

"Hatta Türkiye sadece Türk bilim insanları için değil yabancı bilim insanları için de çok cazip bir ülke olmaya başladı. Bu noktada, dikkatinizi de çekmek istiyorum. Yabancı bilim insanlarına, yabancı beyinlerin Türkiye'ye gelmesine karşı sanki gizli direncimiz varmış gibi. Halbuki spor kulüplerimiz çok değerli sporcuları Türkiye'ye getiriyorlar, onları seyrediyoruz. Adale gücünü takdir ediyoruz ama beyin gücünü pek takdir etmiyoruz. Bununla ilgili yasal ve idari durumumuzu gözden geçirmemiz gerekir. Gerekli düzenlemeleri yapmamız da fayda olduğu kanaatindeyim."

Çocuklarımızı Türkiye için beşeri sermaye haline getirmeliyiz

İstikrar içindeki Türkiye'nin şanslı bir dönemden geçtiğini ifade eden Gül, diğer ülkelerdeki durgunluğun aksine Türkiye'nin hareket halinde olduğunu belirtti. Genç nüfusun Türkiye için büyük avantaj olduğunu kaydeden Gül, şunları kaydetti:

"Tabii ki nüfusun büyüklüğüyle ancak nüfus nitelikliyse övünürsünüz. Eğer nüfusunuz nitelikli değilse yük haline gelir size. Ama nüfusunuz nitelikliyse o zaman da beşeri sermaye haline dönüşür. Önemli olan gençlerimizi, okullarda eğittiğimiz çocuklarımızı Türkiye için beşeri sermaye haline getirebilmemiz. İkincisi, şüphesiz ki bilimin heyecanını duyurmamız lazım. Eğer bunun heyecanı bütün topluma yayılmazsa, cazibesi bütün toplumu özellikle genç nüfusumuzu içine almazsa onları bilim dünyasına çekemeyiz, başka alanlara kayarlar. O açıdan siz değerli bilim insanlarının başarılarınızı da aleni bir şekilde paylaşmak lazım."

Gelişmiş ülkeler durgunluk içinde, biz hareket halindeyiz

Cumhurbaşkanı Gül, "Unutmayalım ki teknolojiyi, bilimi, yeniliği rehber edinmeyen milletlerin önlerine koydukları hedeflere ulaşmaları mümkün değildir. Aslında bunun farkında olduğumuz için son 5 yıllık kalkınma planımızı, farkında mısınız bilmiyorum, girişinde bunlar çok güzel bir şekilde tespit edilmiştir ve Türkiye'nin bundan sonraki kalkınma stratejisi bu hedef üzerine oturtulmuştur. Bunu gerçekleştirdiğimiz andan itibaren hedeflerimize ulaşabilir, büyük zıplamayı yapabilir ve gelişmiş ülkelerle mesafeyi kapatıp onları yakalayabiliriz. Bugün için bunun imkanı vardır çünkü gelişmiş ülkeler durgunluk safhasına girmişken biz hareket ve gelişme halindeyiz" diye konuştu.

SONRAKİ HABER