için kaldı

Ahmet Türk ve Pervin Buldan'dan ortak açıklama

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Ahmet Türk Diyarbakır'da açıklamalarda bulundu.

F5HABER F5HABER
Ahmet Türk ve Pervin Buldan'dan ortak açıklama

Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda da Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini dün yaptıkları açıklama ile duyurduklarını aktaran Buldan şunları kaydetti:
 
İkinci turda oylarımızı kullanalım, sandığa gidelim, birinci turdaki irademizi ve kararlılığımızı ikinci turda da gösterelim. Çünkü gelecek ve yarınlar bizi ilgilendiriyor.
 
AKP’nin ve Erdoğan’ın tekrar kazanması Türkiye toplumunun bir kez daha nefessiz kalmasına neden olacaktır. Çünkü son yıllarda AKP iktidarının MHP ile birlikte Türkiye’yi nefessiz bıraktığını biliyoruz. Her türlü hukuksuzluğun, düşmanlığın, baskı ve şiddetin bu ülkede yaratıldığını, demokrasinin kırıntılarının bile kalmadığı bir ülke yaratıldığını hepimiz gördük. Bir Kürt düşmanlığı var. Aynı zamanda bir kadın düşmanlığı var, bir barış düşmanlığı var. Bütün bunların bitmesi, Türkiye’nin rahat bir nefes alması için de Erdoğan kaybetmelidir bu seçimlerde.
 
Erdoğan tekrar kazanırsa ne olacağını tek tek sıralamaya gerek yok. Son yıllarda yaşadıklarımız bunun açık göstergesi.
 
Buldan'ın ardından Ahmet Türk söz aldı. 

Konuşmasına "Tercihimiz şahıslarla ilgili değil. Kürt halkının geleceği, Türkiye’nin geleceği için mücadele ediyoruz ve seçimimizi ona göre yapıyoruz" ifadeleriyle başlayan Türk şöyle devam etti:
 
Tabii ki son dönemlerde milliyetçi tartışmalar halkımızda kırgınlık yarattı. Buradan özellikle halkımıza ve gençlerimize şu mesajı vermek istiyorum. Sakın oyuna gelmeyin; protesto etmeniz ve sandıklara gitmemeniz Erdoğan’ın değirmenine su taşımak olacaktır. Bu bilinçle sandıklara gitmeniz gerekiyor. Önümüzde iki seçenek vardı. Eş Genel Başkanımızın da biraz önce ifade ettiği gibi ırkçılığı, faşizmi ve tekçi anlayışı Türkiye’de hakim kılmak isteyen bir anlayış var. Bunun karşısında da en azından halkımızın nefes alabildiği demokratik bir ortam konusunda güven veren, hukukun üstünlüğünü esas alan farklı bir anlayış var. Biz bu iki seçenekten birini tercih etmek durumundayız. Elbette bizim tercihimiz demokrasiden, insan haklarından, Kürt halkının özgür geleceğinin belirlenmesinden yana olacak.

SONRAKİ HABER