Cumhurbaşkanı Gül: Geçici Ortaklıklar Yerine Stratejik, Büyük Ortaklıklar Kurmalıyız

TÜRKİYE-Birleşik Arap Emirliği İş Forumu’nda işadamlarına seslenen Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin riski minimum, getirisi büyük nadir ülkelerden birisi olduğunu belirterek, "Bazılarınızın eski yıllarda Türkiye ile bazı tecrübeleriniz olmuş olabilir. O Türkiye tamamen gitti, tamamen yeni bir Türkiye var. Son iki krizde de Türk ekonomisi başarısını test etti ve gösterdi. Gelin hep...

F5HABER F5HABER
Cumhurbaşkanı Gül: Geçici Ortaklıklar Yerine Stratejik, Büyük Ortaklıklar Kurmalıyız

TÜRKİYE-Birleşik Arap Emirliği İş Forumu’nda işadamlarına seslenen Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin riski minimum, getirisi büyük nadir ülkelerden birisi olduğunu belirterek, "Bazılarınızın eski yıllarda Türkiye ile bazı tecrübeleriniz olmuş olabilir. O Türkiye tamamen gitti, tamamen yeni bir Türkiye var. Son iki krizde de Türk ekonomisi başarısını test etti ve gösterdi. Gelin hep beraber bunları değerlendirelim, iş birliğinin, dayanışmanın örneğini verelim" dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye-BAE İş Forumu Toplantısı'na katılarak, konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Gül, uzun süreden sonra Türkiye’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne Cumhurbaşkanı seviyesinde yapılan bu ziyaret kapsamında verimli görüşmeler gerçekleştirdiğini vurguladı. Ziyaretinin, zaten var olan güçlü ikili ilişkilerde yeni bir sayfa açacağına inandığını da aktaran Cumhurbaşkanı Gül, "Her şeyin başında siyasi irade gelir. Eğer ülkelerin yöneticileri, liderleri bu siyasi iradeyi açıkça ortaya koyarlarsa, o siyasi irade çerçevesinde herkes, bürokrasi de işadamları da ne yapacaklarını bilirler ve doğru istikamette giderler ve ortak başarılar ortaya çıkar. Dolayısıyla bugünkü başarılarınıza çok daha büyük başarılar ekleyeceğinizden eminim" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül, BAE'nin dünyanın en hızlı gelişen ve kalkınan ülkeleri arasında yer aldığını ve geniş bir vizyona sahip olduğunu anlatırken, "Bununla gurur duyuyoruz. Türkiye'nin başarılarıyla siz ne kadar mutlu olursanız, sizlerin başarılarıyla da biz o kadar mutlu oluruz, gurur duyarız" diye konuştu.

Dışişleri Bakanı olarak geldiği 2005 yılından bu yana geçen süre içinde BAE'de inanılmaz büyük gelişmeler kayedildiğini, bunları uzaktan da olsa takip ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, ülkedeki gelişmeleri bugün yakından bizzat görmekten de heyecan duyduğunu ve etkilendiğini bildirdi. BAE'deki başarının temelinde çok büyük bir organizasyon kabiliyeti, çok etkin çalışma ve büyük bir disiplin olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yoksa BAE'nin her tarafında gaz ve petrol yok. Dünyanın gaz ve petrole sahip olan başka ülkeleri de var, oralardaki hali biliyoruz. Buradaki gelişmeyi biliyoruz. Bu tamamen vizyon istiyor. Bundan dolayı sizleri ve yöneticileri tebrik etmek istiyorum."

Cumhurbaşkanı Gül, BAE'den Türkiye'nin de yakın takip edildiğini, iki ülke arasında geçmişten gelen ortak değerler, tarih ve kültürün bulunduğunu belirterek şöyle dedi:

"Bundan dolayı birbirimize ayrı bir sempati duyuyor ve takip ediyoruz. İstanbul adeta hepimizin başkenti gibidir; Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar. Herkesin baktığı, takip ettiği bir şehirdir."

Son 10 yılda Türkiye'de büyük değişim kaydettiğini, olağanüstü reform sürecinden geçildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Gül, işadamlarına, "Bu reform süreci Türkiye'yi çok değiştirdi. Bazılarınızın, eski yıllarda Türkiye ile bazı tecrübeleriniz olmuş olabilir. O Türkiye tamamen gitti, tamamen yeni bir Türkiye var. Bunu bütün dostlarımızın bilmesini isterim" diye seslendi.

Cumhurbaşkanı Gül, siyasi, hukuki ve ekonomik alanlarda yapısal değişikler yapıldığını, bunun sonucunda da Türkiye'deki yatırım ortamının çok iyileştiğini, güvenilir bir hukuk ortamı ortaya çıktığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu:

"Yerli-yabancı ayrımı yapmayan, sadece kim haklı, haksız ayrımı yapan bir hukuk düzenimiz var bugün. Bir firmayla ilgili bir sorun yaşandığında sahibinin Türk mü, Rus mu, Dubaili mi olduğuna bakılmıyor."

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin standartlarının AB düzeyine yükseltildiğini, Türkiye’nin 1996'dan beri Gümrük Birliği üyesi olduğunu ve Avrupa'nın en sanayileşmiş ülkeleriyle rekabet edebildiğini dile getirdi.

Pazar bazında düşünüldüğünde, sadece Türkiye'nin 75 milyonluk nüfusunun değil, AB nüfusunun da göz önünde bulundurulmasının önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin 10 yıldaki reformlar sayesinde AB ülkelerinden çok daha dikkatli bir şekilde ekonomik kuralları uyguladığına da dikkat çekti. Maastricht kriterlerini en iyi uygulayan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, "Sizin de, bizim de kullandığımız bir atasözü vardır; 'Talihsizlikler meziyetleri test eder.' Talihsizlikler nedir? Krizin yaşandığı dönemlerdir. Bu dönemlerde esas kim başarılı, kim başarısız, kim krize dayanıklı, kim dayanıksız o ölçülür ve o zaman gücünüz ortaya çıkar. Son iki krizde de Türk ekonomisi başarısını test etti ve gösterdi" dedi.

Avrupa'da bugün büyük borçlar ve bütçe açıklarından kaynaklanan sorunlar görüldüğünü hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, Maastricht kriterlerine göre borç yükünün yüzde 60'ı geçmemesi gerekirken, Avrupa'da bu oranın yüzde 90 ila 120'lere çıktığını, Türkiye'de ise bu oranın yüzde 40 olduğunu, yüzde 4'ü geçmemesi gereken bütçe açığının da Türkiye'de yüzde 1 olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, tüm bu bilgilerin Türkiye'nin dikkatli bir mali disiplin uyguladığını gösterdiğini, kriz döneminde hiçbir Türk bankasının sıkıntıya düşmediğini, AB içinde en sağlam bankacılık sektörüne sahip ülkenin Türkiye olduğunun ortaya çıktığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, kardeşlik bağı olan Türkiye ile BAE arasındaki imkânların yeteri kadar değerlendirilemediğini, hükümetler arasında bu potansiyeli yükseltmek için çalışmalar yapıldığını, ancak bu noktada özel sektöre de görev düştüğünü dile getirdi.

İki ülke arasında 5 milyar dolar seviyesinde olan ticaret hacminin en kısa sürede 10 milyar dolara çıkarılması için gerekli çalışmalara başlandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, bu hedefin de üzerine çıkılabileceğini, Dubai'nin "reexport" yapan bir ülke olarak, ticari kapasitesinin nüfusuyla sınırlı olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, dünyanın en büyük taşımacılık limanına, 50 milyon kapasiteli havaalanına sahip olan Dubai'nin dünyanın her tarafına satış yaptığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Gül, incelediği bir kitapta, 40'ıncı kuruluş yıldönümünü geçen yıl kutlayan BAE'nin bu süreçte nasıl ilerlediğini bir kez daha gördüğünü belirterek, “İnanılmaz bir süratle yapılmış. Sadece sizin kaynaklarınızla değil, dünyanın her yerinden buraya yatırım yapıldı. Burası yatırım açısından büyük imkânlar sunuyor. Bu büyük yatırımlarda Türk şirketlerinin de önemli roller almasından memnuniyet duydum. Bazıları yalnız, bazıları sizinle ortaklık içerisinde çok büyük, prestijli projeleri gerçekleştirdiler. Görünen ve görünmeyen yatırımlarda Türklerin katkısı var. Bunun daha çok olmasını arzu ederiz. O bakımdan fırsatlar burada çok" dedi.

Türkiye'de de büyük fırsatlar bulunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, Avrupa ekonomilerinin artık büyümediğini, nüfusunun yaşlandığını söyledi. BAE'li iş adamlarını Türkiye'de yatırım yapmaya davet eden Cumhurbaşkanı Gül, onlara şöyle seslendi: “Çünkü büyüyecekleri kadar büyüdüler. Yeni yapacakları bina, yol, metro, havaalanı yok. Zaten nüfusları da yaşlanıyor. Bazı ülkelerin en büyük problemleri nüfusun küçülüyor olması. Türkiye'ye baktığınızda ise nüfusu 75 milyon. Son 10 yılda ortalama yüzde 5 büyüyen bir ülke. Bu yıl, 2012 yılında yüzde 4 civarında bir büyüme öngörüyoruz. Hükümetimizin 'büyümeyi biraz soğutalım' diye bir gayreti var ama ben size söyleyeyim ki, bütün bunlara rağmen yüzde 4'ün çok üzerinde büyüyecek Türkiye. Çünkü kabına sığmayan bir dinamizm var Türkiye'de. Böyle bir ülke eminim ki sizler için de çok caziptir. Yatırım yaparken neye bakarsınız? İki şeye bakarsınız: Bir, gerçekten potansiyel var mı o ülkede, güvenli bir ülke mi ve getirisi iyi mi; iki, riskler nasıl. Riski çok olur, getirisi de büyük olabilir. Riski minimum olan ama getirisi de büyük olan nadir ülkelerden birisi Türkiye."


Türkiye'de sanayi, tarım, hayvancılık, turizm, sağlık, ulaştırma gibi çeşitli alanlardaki yatırım imkânlarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, gerekli analizler yapıldığında çok iyi ortaklar da bulunabileceğini, kurulacak ortaklıklarla başka ülkelere de yatırım yapılabileceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, kendilerinin yöneticiler olarak yatırım ortamını oluşturduklarını, teşvik sağladıklarını kaydederek, BAE'de Türk şirketlerine gösterilen ilgi ve güvene de teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Gül konuşmasının sonunda, ‘İş yapmak isteyen yol da bulur, iş yapmak istemeyen sebep de bulur’ Arap atasözünü hatırlatarak, "İş yapmak için çok yol var, yollar da çok açık, önümüzde duruyor. Bir de sizi destekleyen devlet adamları var. Gelin hep beraber bunları değerlendirelim, iş birliğinin, dayanışmanın örneğini verelim. Siz Türkiye'ye geldiğinizde yabancılık hissetmezseniz, Türkler de Dubai'de yaşarken yabancılık hissetmiyorlar. Geçici iş birlikleri, geçici ortaklıklar yerine stratejik, büyük ortaklıklar kurmamız lazım" dedi.

DUBAİ EMİRİ EL MAKTUM İLE BİR ARAYA GELDİ

Toplantı ardından (BAE) Devlet Başkanı Yardımcısı, Başbakan ve Dubai Emiri Şeyh Muhammed bin Raşid el Maktum ile bir araya gelen Cumhurbaşkanı Gül, El Maktum'un onuruna verdiği öğle yemeğine katıldı. Bu sırada, Cumhurbaşkanı Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül de, El Maktum'un eşi Prenses Haya Bint El Hüseyin ile bir araya geldi

(DHA - Timur KARA)
SONRAKİ HABER