Pandemi çift ilişkilerini nasıl etkiledi?
Koronavirüs ile tanıştığımızdan bu yana hepimizin hayatlarında ciddi değişimler meydana geldi. Günlük rutinlerimiz değişti. Travmatik olan bu sürecin getirdiği değişimden çift ilişkilerimiz de nasibini aldı. Birçok şirket çalışanlarının evden çalışmalarına izin verdi. Evden çalışmak ya da karantina dönemleri, çiftlerin aynı ortamda birbirleriyle daha fazla vakit geçirmelerine imkan tanıdı ki bu da tek başına bir sorun oldu. Peki, çiftler pandemi sürecini başarıyla atlatmak için ne yapmalı? DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Psikolog/Çift ve Aile Terapisti İnci Canoğulları anlatıyor…
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone OlPandemi herkes için zorlu bir süreç oluyor. Günlük hayatımızdan iş yaşamına kadar pek çok konuda bildiklerimizi derinden etkiledi. Karantina dönemleri ya da kurum ve kuruluşların evden çalışma modeline geçmesiyle birlikte çiftler, birbirleriyle daha çok vakit geçirmeye başladı. Zaman zaman bu birlikte geçirilen zamanın artması tek başına bir sorun haline de geldi.
Covid-19 salgını çiftleri farklı şekillerde etkilese de herkes için ortak olan bir gerçek var, o da bu sürecin travmatik olması. Travma ile başa çıkmadaki en önemli kaynaklarından biri de çiftler arasındaki ilişkiler. Bu süreçte ihtiyaçları olan desteği partnerlerin birbirlerine sağlaması ve dolayısıyla çiftler arasındaki güçlü ilişki travmayla başa çıkmayı kolaylaştırabiliyor. Peki nasıl?
DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Psikolog/Çift ve Aile Terapisti İnci Canoğulları, sürecin her iki taraf için de zorluğuna dikkat çekiyor. Canoğulları; “Travma, birey için oldukça ağır bir yüktür. Çiftler ise bu yükü beraber taşıyabilir. Ama unutmamalıyız ki yük yine aynı yüktür. Yükü, iki kişinin taşıyor olması o yükün yok olması ya da azalması demek değil, her iki tarafın da kendi payına düşen ve taşıması gereken bölümünün azalması anlamına gelir. Çünkü iki kişi olduğumuzda güçlerimiz birleşir. Birbirimizin yaralarını sarar, fiziksel ve duygusal destek verebiliriz. Bazen ihtiyacımız olduğunda birinin sadece orada olduğunu bilmek bile tek başına oldukça etkilidir. Bunlar da o yükün ağırlığının daha az hissedilmesini sağlar. Böylece daha da güçlenerek yolumuza devam edebiliriz. Çünkü devam etmemiz gerekir, yol uzun bir yol” diyor.