için kaldı

"Sizin yalı hangisi?"

Soylesigunlugu.com'un sahibi, "Dünya çapında mühendis, kendi çapında gazeteci" Elif Karaca artık F5Haber.com okurlarıyla buluşacak, hayata dair yazılarını paylaşacak. İşte ilk yazısı...

F5HABER F5HABER
"Sizin yalı hangisi?"

Televizyon kanallarında yeni yayın dönemi başlamak üzere. Kanallar yeni dizilerin tanıtımları ile şenlenmiş durumda. Her zamanki gibi hemen tüm dizi karakterleri yalılarda yaşıyor, lüks otomobillere biniyor ve pahalı telefonlar kullanıyor.

Oysa araştırmalarıma göre dizilerde karşılaştığımız kadar çok yalımız yokmuş. İstanbul Boğazı sahilinde sadece 600 yalı bulunuyormuş. Her yalıya bir ailenin sahip olduğunu varsayarsak, sadece 600 şanslı aile yalılarda yaşayabiliyor olmalı. Ben o şanslılardan değilim ama sormadan geçemeyeceğim; Sizin yalı hangisi?

Bakın mesela Petrol zengini Arap'lar, Türk dizilerinden yola çıkarak bizi de hayli zengin sanıyor olabilirler. Son yıllarda hayranlıkla izledikleri Türk dizilerindeki şatafatlı hayatlara daha yakından tanık olmak için koşa koşa ülkemize gelmelerinden belli. İstanbul'a geldiklerinde ise, havaalanından Boğaz'a gelene kadar gördükleri, gecekondu-apartman karması manzara karşısında kim bilir nasıl şaşırıyorlardır.

Bu yanıltıcı durum sadece Türk dizileri için geçerli sanıyorsanız, fena halde yanılıyorsunuz. Mesela Amerikan dizilerinde tüm kadınlar incecik olduğu halde, Amerika obezite konusunda dünyada başı çekiyor. Anlayacağınız, diziler gerçeği yansıtmıyor.

Türk dizilerindeki durumun, toplum psikolojisi üzerindeki etkisini merak edip uzmanına sordum. Psikolog Göker Gülçur'a göre bu tip diziler, sınıflar arası geçişin mümkün olduğu mesajını aktarıp, tek tip yaşam tarzını dikte edermiş. Bu mesajı alan alt ve orta kesimde ise iki tür etki görülebilirmiş: ya üst gelir grubu ile benzer bir hayat sürmeyi amaçlamak ya da kendilerini bu gruptan tamamen farklı olarak tanımlamak. Üst gelir grubuna özenen insanların, bunu başaramayınca yaşadığı koşullardan hoşnut olmayarak, depresif bir ruh haline girmesi de kaçınılmazmış.

Diyeceğim o ki siz siz olun, beyaz camda gördüklerinizin gerçek olduğuna inanıp da ‘Ben neden bir yalıda yaşamıyorum?' diye dertlenmeyin. Zira unutmayın, çok para bulsak da, hepimize yetecek sayıda yalı yok. Dizileri güzel vakit geçirmek ve sıkıcı hayatlarımızdan bir nebze olsun uzaklaşmak için izliyoruz. Sektör de bu ihtiyacı karşılamak için hayallerimizi süsleyen şahane evler, güzel kadınlar ve yakışıklı erkeklerle dolu diziler hazırlıyor. Şimdi rahatlayın, arkanıza yaslanın ve çayınızı yudumlarken sadece dizinizi izleyin!

elif@soylesigunlugu.com

SONRAKİ HABER