Prof. Dr. Nur Aksakal: Bir parçamız maske takmıyorsa biz de etkileniyoruz
Gazi Üniversitesi Halk Sağlığı Uzmanı ve Ankara İl Pandemi Kurulu üyesi Prof. Dr. Nur Aksakal, koronavirüse karşı uyulması gereken kuralların önemine dikkat çekti. Aksakal, "Biz bu önlemleri almak zorundayız. 'Bu ülkede bu olay tamamen kalktı' denilene kadar sen, ben, o yok, biz varız. Toplum olarak biz bir bütünüz ve bizim bir parçamız maske takmıyorsa biz de etkileniyoruz. O kişilerin de bu işin ciddiyetinin farkında olması lazım" dedi.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone OlProf. Dr. Aksakal, yaptığı açıklamada, koronavirüs vaka sayılarının uzunca bir süre bir çizgi üzerinde devam ettiğini, ancak 1-2 haftalık sürede sayıların yükseliş trendinde olduğunu söyledi. Aksakal, "Bu da yeni vakalar ortaya çıkıyor demek. Kaç test yapıldığının sayısal olarak bir önemi vardır. Ama aynı zamanda bu testleri kime yaptığınızın da önemi vardır. Türkiye'nin son dönemde attığı en önemli adım temaslılara da test yapılmaya başlamasıdır. Çünkü daha riskli gruba test yapmaya başlarsanız vakalarınızı da daha fazla saptayabilirsiniz. Genel trende baktığınız zaman Türkiye için de Ankara için de vaka sayılarının arttığını görüyoruz" dedi.
'MASKE TAKMAMANIN ALTINDAKİ GERÇEK NEDEN İNCELENMELİ'
Aksakal, 'maske takın', 'fiziksel mesafeye uyun' ve 'hijyene dikkat edin' diye temelde 3 önerilerinin olduğunu hatırlatarak, "Hakikaten duyarlı, bunlara dikkat eden grup var. Onlar olmasaydı herhalde vaka sayılarımız bu sınırda kalmazdı. Maske, mesafe, hijyene dikkat eden, hatta uyaran kişilere teşekkür ediyorum. Başka bir grup var ki, önce sağlık personeli başta olmak üzere diğer maske takan kişileri biraz demoralize ediyor. Bu kişiler, söylediğimiz temel üç önlemi maalesef yeterli almıyor ve almama görüntüleri toplum içindeki diğer kişilerin motivasyonuna zarar veriyor. Biz bu önlemleri almak zorundayız. 'Bu ülkede bu olay tamamen kalktı' denilene kadar sen, ben, o yok, biz varız. Toplum olarak biz bir bütünüz ve bizim bir parçamız maske takmıyorsa biz de etkileniyoruz. O kişilerin de bu işin ciddiyetinin farkında olması lazım. Türkiye'nin risk iletişiminde daha iyi yapması gereken şey; maske kullanım hızını değerlendirmek ve gerçekten altta yatan nedenleri saptayıp ya da bu kişilere riski anlatmanın başka yollarını denemektir. Kamu spotları, odak grup görüşmeleri yapıp, gerçekten maske takmaya engel olan ekonomik, sosyal, kültürel başka baskılar altındalar mı ya da kişi 'toplu taşımalarda zaten risk alıyorum' diye mi düşünüyor, buna bakmak gerekiyor. Yani 'maske takmama olayının altındaki gerçek neden nedir' bunun sosyolojik olarak incelenmesi lazım. Bu kişilere maske veriyorsanız ama takmıyorlarsa bunu inceleme sorumluluğumuz var" diye konuştu.