Diyanet İşleri Başkanlığı: Sandalyede namaz olmaz
Camilerde sandalye ve taburelerde namaz kılınmaması gerektiğini belirten Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, "Namazı ayakta kılamayan kimse için kolaylıklar var ama bunun içinde sandalyede oturmak yok" ikazında bulundu.
Din İşleri Yüksek Kurulu, "Namazı normal şekli ile ayakta
kılmaya gücü yetmeyen kimse için asıl olan namazını oturarak
kılmaktır. Böyle bir kişi namazını kendi durumuna göre diz çökerek
veya bağdaş kurarak yahut ayaklarını yana ya da kıbleye doğru
uzatarak kılar" dedi.
"İBADETTE SAMİMİYET OLMALI"
Diyanet, din görevlilerine yazı göndererek, "Kul Rabbi'ne ibadet
ederken hem özde samimi olmalı hem de dinin belirlediği şekil
şartlarını tam olarak yerine getirmeye özen göstermelidir. Özen ve
hassasiyet eksikliğinden dolayı Rabbine karşı sorumlu olacağı
bilincinde olmalıdır. Bu sebeple namazını tabure, sandalye ve
benzeri şeyler üzerinde kılan müminin ileri sürdüğü mazeretleri
kendisini vicdanen rahatlatacak boyutta olmalıdır. Namazı asli
şekline uygun olarak kılmaya engel olmayacak hafif bedenî
rahatsızlıklar bu konuda meşru mazeret olarak görülmemelidir"
dedi.
"GÜCÜ YETEN AYAKTA KILMALI"
"Namazın rükünlerden herhangi birinin mazeretsiz olarak terk
edilmesi hâlinde namaz sahih olmayacağını" dile getiren Diyanet,
namazın rükünlerinden herhangi birini yerine getirmeye engel olan
rahatsızlıkların da kolaylaştırma sebebi sayıldığını kaydederek,
"Buna göre; namazı normal şekli ile ayakta kılmaya gücü yetmeyen
kimse için asıl olan oturarak kılmaktır. Böyle bir kişi namazını
kendi durumuna göre diz çökerek veya bağdaş kurarak yahut
ayaklarını yana ya da kıbleye doğru uzatarak kılar" ifadelerine yer
verdi.
Diyanet son olarak, şunları söyledi:
"Camilerde sandalyede namaz kılmak, göze hoş gelmeyen bir görüntü
ortaya çıkarmakta ve cemaat arasında tartışmalara sebep olmaktadır.
Özellikle üzerinde namaz kılmak amacı ile camilerde sıralar hâlinde
sabit oturakların yapılması, cami doku ve kültürüyle
bağdaşmamaktadır. Bu sebeple hastalık ve özürlülük gibi herhangi
bir rahatsızlığı bulunan kimselerin, zorunlu olmadıkça namazlarını
sandalyede değil, yere oturarak kılmaları uygundur."
"KAHVEHANEYE BENZETECEKLER"
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan İlahiyatçı Yazar Osman
Ünlü, tabureyle namaz kılmanın dinen uygun olmadığını, fıkıh
kitaplarında namazın nasıl kılınacağının yeteri kadar anlatıldığını
söyledi. Kitaplarda yer alan namazı ayakta kılamayanlar için
‘oturarak kılın' yazılarının yanlış yöne çekildiğini kaydeden Ünlü,
"Burada oturmaktan maksat bağdaş kurarak namaz kılın anlamındadır.
Bağdaş da kuramıyorsa o zaman ayaklarını kıble istikametinde uzatın
ve o şekilde namaz kılın. Secdeye de nasıl gider derseniz de
secdeye gitmesine hiç gerek yok. Çünkü ayaklarını kıbleye
istikametine uzatmıştır. Tekbirini oturduğu yerde alır, ellerini
bağlar, rükû için de biraz eğilir. Secde için de bundan biraz daha
eğilir buyuruluyor. Dinimizin, nasıl kılınacağı konusu anlatılırken
ayakta duramayanlar için bu bildirilmiştir" diye konuştu. Her şeyin
çok açık ve net bir şekilde yazıldığını ifade eden Ünlü, "Son
zamanlarda bakıyoruz ki vatandaşlar kendi inisiyatifiyle
taburelerini alıyor camiye geliyor. Bir baktık ki bu iş çığırından
çıkmış bir vaziyet alıyor. Ondan sonra da camilerde hususi yerler
yapılmaya başlanılıyor. Neredeyse kahvehaneye, kafeye
benzeteceklerdi. Bunun önüne geçmek için Diyanet İşleri
açıklamalarda bulundu. Oysaki kitaplara bakılsa bunlara hiç gerek
kalmayacak" dedi.