Meğer talimatı Başbakan vermiş!
Operasyonda öldürülen terör örgütü üyesi Günay Özarslan'ın cenazesinin 3 gün sonra toprağa verilmesinin Başbakan Davutoğlu'nun talimatıyla gerçekleştiği ortaya çıktı. Davutoğlu üniformasız, bayraksız törene olur verdikten sonra cenaze defnedildi
İstanbul'da 24 Temmuz günü gerçekleştirilen operasyonda
öldürülen DHKP/C militanı Günay Özarslan'ın cenazesinin Gazi
cemevi'nde 3 gün bekletilmesinin ve üç günün ardından toprağa
verilmesinin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla
gerçekleştiği ortaya çıktı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba
ve CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Ak Parti Grup Başkanvekili
Mahir Ünal aracılığıyla Davutoğlu ile pazar gecesi temas
sağladı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, “21 Temmuz günü cenaze töreninde
MLKP'lilerin silahlı görüntüleri, devletin varlığını sorgulatıyor.
Aynı görüntülere izin vermeyeceğim. Bayrak, üniforma, silah
olmazsa; cenaze töreni olur” mesajı verdiği öğrenildi. Bunun
üzerine Gazi Cemevi'nin dedesi ile hem Ağbaba hem de Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ayrı ayrı temas kurdu. Devletin
tepesinden üniformasız, bayraksız ve cemevi dedesinin
önderliğindeki korteje olur çıktı.
'Suç varsa gereğini yap'
İstanbul'da 24 Temmuz günü gerçekleştirilen operasyonda öldürülen
DHKP/C militanı Günay Özarslan'ın cenazesinin Gazi Cemevi'nde
bekletilmesi ve toprağa verilmesine izin verilmemesi üzerine CHP
geniş bir heyet oluşturdu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba
başkanlığında, milletvekilleri Onursal Adıgüzel, Eren Erdem, Ali
Şeker, Selina Doğan, Zeynel Emre, Oğuz Kaan Salıcı ve Gülay
Yedekci'den oluşan heyet, önceki gün, gün boyu temaslarda bulundu.
Önceki gece akşam saatlerinde Gazi Cemevi yakınlarında, buradaki
olaylardan bağımsız olarak bir polis memurunun şehit edilmesi de
olayların tırmanmasına neden oldu.
Temaslarına ilişkin Milliyet'e bilgi veren Ağbaba, cenaze törenine
izin verilmemesini şu sözleriyle anlattı: “Örgüt, cenazeyi bayrak
ve flamalarla kaldırmak istiyor. Devlet de buna izin vermiyor.
Gençler, 'flama suç değil' dediler bizlere. 3 gündür cenazenin
çıkmama nedeni bu. Cumartesi gününden beri valiyle konuşuyoruz.
Vali, 'Hükümet kararıdır. MLKP'lilerin katıldığı cenaze toplumda
infial yarattı. O nedenle benzer görüntülere izin veremeyiz' dedi.
Araya defalarca girdik. Belki 15 kere konuştuk. Son olarak bize,
'Boyunlarına kırmızı fular bağlayabilirler ancak bayrak ve maske
istemiyoruz' dedi. Örgüt de kendi ritüelleriyle kaldırmak istiyor,
aile de örgütle beraber davranıyor. Biz de yetkililere şunu
söyledik: Nasıl kaldırılırsa kaldırılsın. Suç varsa gereğini
yaparsın. Suç unsuru tespit edersen, al, yakala, gereğini yap. Ama
cenaze öncesi suç işlenecek diye izin verilmemesi doğru değil.”
Önceki gün gaz dolan ve 200-300 kişinin beklediği cemevinin
TOMA'lar, Akrep araçlarıyla ve Çevik Kuvvet personeliyle
sarıldığını anlatan Ağbaba, “Cenazeyi polis birkaç kez almaya
çalıştı. Orada resmen gereksiz bir gerilim yarattılar. Polis de
örgüt de çok katı bir tutum aldı. Cenazenin gömüleceği yer de
cemevine iki kilometre” dedi.
'İzin vermeyeceğim'
Alınan bilgilere göre pazar akşamı CHP Gnup Başkanvekili Özel, Ak
Parti Grup Başkanvekili Ünal aracılığıyla Davutoğlu'na durum
hakkında bilgi aktardı. Davutoğlu'nun, “21 Temmuz günü cenaze
töreninde MLKP'lilerin silahlı görüntüleri, devletin varlığını
sorgulatıyor. Aynı görüntülere izin vermeyeceğim. Üniforma, silah
olmazsa cenaze töreni olur” sözleri üzerine cemevi dedesiyle temas
kuruldu. Bu temas sayesinde üniformasız, bayraksız ve cemevi
dedesinin önderliğindeki korteje, devletin zirvesinden olur çıktığı
öğrenildi.
'Güvenlik sizin işiniz'
Gece geç saatlerde kurulan bu temasların ardından önceki gün CHP
İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, CHP Hatay Milletvekili Hilmi
Yarayıcı, HDP milletvekilleri Ali Kenanoğlu, Turgut Öker ve Alevi
kurumlarının temsilcileri İstanbul Vali Yardımcısı ile görüştü.
Erdoğdu, temasa ilişkin olarak Milliyet'e, “Örgüt propagandası
olduğu için izin vermek istemiyorlardı. Biz de, 'Güvenliği sağlamak
bizim işimiz değil, sizin işiniz. O cenaze cemevinin namusudur'
dedik” ifadesini kullandı. (Meriç Tafolar/ Milliyet)