KKTC yeni cumhurbaşkanı Akıncı: Ne çatışmacı, ama ne de teslimiyetçi, uzlaşmacı olacağız
KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan bağımsız aday Mustafa Akıncı, yeni bir beyaz sayfa açtıklarını, seçim propagandası döneminde verdiği tüm sözlerin arkasında olduğunu vurgulayarak, Kıbrıs'ta çok acılar yaşandığını, artık bu acıları sarma zamanının geldiğini söyledi
Yapılan seçimle KKTC'nin 4. Cumhurbaşkanı olan Mustafa Akıncı,
seçim sonucunun açıklanmasının ardından halka yönelik ilk
konuşmasını Lefkoşa İnönü Meydanı'nda yaptı. Yaklaşık 45 dakika
konuşan Akıncı'nın konuşması sık sık 'Kıbrıs'ta barış engellenemez'
sloganıyla bölündü. Seçim propaganda döneminde 'Hem Rumcu hem
Fetullahçı olmakla suçlandığını' belirten Akıncı, bunun nasıl
olabileceğini sordu.
"DEĞİŞİMİN ÖNÜNE HİÇBİR GÜÇ GEÇEMEZDİ, GEÇEMEDİ"
Oyunu kullandıktan sonra basına yaptığı açıklamada, değişim
zamanının geldiğini ve ne yapılırsa yapılsın, ne tehdit savrulursa
savrulsun, ne paralar dağıtılırsa dağıtılsın değişimi hiçbir gücün
engelleyemeyeceğini söylediğini ifade eden Akıncı, "Çünkü siz
değişimi yapmakta kararlıydınız, bunu sağlamakta azimliydiniz.
Kararınızı vermiştiniz. Bunun önüne hiçbir güç geçemezdi, geçemedi"
diye konuştu.
"ÇOK ÖNEMLİ BİR SEÇİM"
Akıncı, kendisine veren TDP, BKP, CTP ve SDP'ye teşekkür ederek,
seçimde farklı siyasi partiler olsa da, seçimin bir siyasi partiler
yarışı değil, bir liderlik seçimi olduğunu; KKTC'yi tanımayanların
bile bugün Kıbrıs Türk toplumunun liderini seçtiğini bildiğini bu
nedenle çok önemli bir seçim olduğunu söyledi. Bu bilinçle davranan
farklı siyasal kesimlerden, eğilimlerden insanların da kendisi
etrafında bütünleştiğini, her renkten, görüşten insanların
katılımıyla başarının sağlandığını ifade eden Mustafa Akıncı, 7
adayla çıktıkları seçim yolunda halkın takdiriyle önemli göreve
layık görüldüğünü belirtti.
"YARARLANMAK İSTERİM"
Halka, demokrasi sürecine yaptıkları katkılar nedeniyle teşekkür
eden Mustafa Akıncı, seçim döneminin bittiğini, yeni bir umut
döneminin başladığını ibelirterek şöyle konuştu:
"Yeni bir beyaz sayfa açıyoruz. Şunu unutmayalım. Sayın Eroğlu'nu
destekleyenlerin de Cumhurbaşkanı olacağım. Sayın Eroğlu'na bundan
sonraki yaşamında sağlık ve huzur diliyorum, başarılar diliyorum.
Kendisi 'Önümüzdeki süreçte benimle istişare etmek isterse hazırım'
dedi. Bunu da dikkate alacağım. Sayın Mehmet Ali Talat olsun, Sayın
Eroğlu olsun bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yapmış insanların
katkılarından yararlanmak elbette isterim çünkü bu ülke hepimizin,
bu ülkenin geleceği hepimizi ilgilendiriyor."
Akıncı, seçim zaferini kutlarken yanında olmasını arzuladığı ancak
hayatta olmayan birçok insan bulunduğunu ifade ederek, "Keşke onlar
da yanımıza olabilseler, bu anı yaşayabilselerdi. İnanıyorum ki
onlar da ruhen aramızdadırlar. Bu coşkuya onlar da oldukları yerden
katılmaktadırlar. Ruhları şad olsun hepsinin de…" ifadelerini
kullandı.
"GAÖ'LERLE DESTEKLENECEK ÇÖZÜM VİZYONU"
Seçim kampanyası boyunca halka söylediği tüm sözlerinin arkasında
durmaya devam edeceğini vurgulayan Akıncı, çözüm odaklı bir siyaset
izleyeceğini, güven artırıcı önlemlerle desteklenecek bir çözüm
vizyonu olduğunu yineledi.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in kendisini telefonla
arayarak kutladığını, çok yakın gelecekte, formalitelerin
tamamlanmasının ardından ilk fırsatta kendisiyle bir araya
geleceklerini ifade eden Mustafa Akıncı, "Bu ülkenin artık daha
fazla zaman kaybetmeye tahammülü yoktur" diye konuştu.
Anastasiadis'le aynı kuşağın insanları olduklarını, aralarında bir
yaş fark bulunduğunu ifade eden Akıncı, "Bizden önceki kuşakların
bu adanın sorunların çözmesini çok arzu ederdik olmadı. Eğer biz de
çözemezsek bizden sonraki kuşaklar için daha büyük yük haline
gelebilir. Bunu O'na da söyledim, o da aynı görüştedir" dedi.
"EIDE ADAYA GELECEK"
BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin
de kendisini telefonla kutladığını söyleyen Akıncı, Eide'nin 4
Mayıs'ta Kıbrıs'a geleceğini ve bu yolu nasıl yürüyeceklerini
kendisiyle görüşmek istediğini söylediğini bildirdi.
Akıncı, Eide'ye teşekkür ederek çözüm vizyonuyla, halkın onayıyla
göreve geldiğini, bu vizyonla yapacakları çalışmalarda elbette
BM'nin katkısına ihtiyaçları olacağını, BM ile iyi niyetle
işbirliğine hazır olduğunu Eide'ye de bildirdiğini anlattı.
"KIBRIS TÜRKLERİNİN HAKLARINI KORUYACAK... EMPATİ DE YAPAN BİR
TUTUM"
Barışı, iki tarafça karşılıklı kabul edilecek bir anlaşmayı yapmak
için müzakere süreçlerini yürüteceklerini, Kıbrıs Türk halkının
haklarını koruyacaklarını ama aynı zaman da empati de yaparak karşı
tarafın yaklaşımını anlamaya çalışacaklarını seçim kampanyası
boyunca söylediğini ifade eden Akıncı, bu topraklarda geçmişte çok
acılar yaşandığına dikkat çekti.
"BİRBİRİMİZİN ACILARINI ARTIK SARMA ZAMANI"
1950'li, 60'lı yıllarda Kıbrıslı Türklerin belki daha çok acı
yaşadığını, ancak Kıbrıslı Rumların da 1974'te acılar yaşadığını
ifade eden Akıncı, "Artık birbirimizin acılarını sarma zamanıdır.
Geçmiş kuşaklar bu acıları paylaştı, gelecek kuşaklar bu adanın
nimetlerini paylaşsın, güzelliklerini paylaşsın…" diye konuştu.
"TOPLUMSAL KONULARDA DUYARLI OLACAĞIM"
Mustafa Akıncı, toplumsal konular hakkında duyarlı davranacağının
sözünü verdiğini belirterek, "Partilerin içini karıştırmayacağım.
Bir parti kurultayında kim parti başkanı olacak o partinin
delegeleri bilir, kurultayı bilir, Cumhurbaşkanı'nın işi değil"
dedi.
Cumhurbaşkanı'nın toplumsal konulara yönelik işleri ve ülkesinde
topluma rehberlik etmesi gereken birçok konu bulunduğuna işaret
eden Akıncı, çevre, toplumsal cinsiyet, tarım, üretim, ticaret,
turizm, eğitim, sağlık, esnaf ve zanaatkarlar ile basın dünyasının
ve polisin birikmiş sorunlarından örnekler verdi.
"REHBERLİK EDEN CUMHURBAŞKANI"
Akıncı, seçim kampanyası boyunca hangi alana el atsa orada bir
sorun olduğunu gördüğünü belirterek, uzman kadroların bu konuları
inceleyerek hazırlayacağı bilimsel raporlar ışığında tüm bu
sorunların çözümüne yarından itibaren rehberlik edecek bir
cumhurbaşkanı profilinin olacağını söyledi.
"TÜRKİYE İLE SAYGIYA DAYALI KİŞİLİKLİ BİR İLİŞKİ"
Mustafa Akıncı, Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı kişilikli bir
ilişki istediğini vurgulayarak bunu söylediği zaman, rakibinin
taraftarlarının özellikle Türkiye Cumhuriyeti kökenli yurttaşlara
"Akıncı'yı seçerseniz Türkiye ile kavga edecek, belki de maaşlar
ödenmeyecek, bavullarınızı hazırlayın, sizi gemilere doldurup
gönderecek" gibi sözler ettiğini kaydetti.
"Bunların artık bayatlamış sözler olduğunu da anlamak istemediler"
diyen Akıncı, Türkiye kökenli yurttaşların tüm bunlara güldüğünü,
"Artık vazgeçsinler, bizi çok istismar ettiler, oylarımızı çok
aldatarak aldılar, artık geçti, bir daha aldatamazlar" dediğini
anlattı.
"TARİHİ BİR BAŞARI"
Akıncı, "Nitekim öyle oldu. İnsanlarımızın hiçbirini aldatamadılar,
parayla pulla yönlendiremediler. Sizlerin desteğiyle, çok ciddi bir
oy desteğiyle bu seçimi kazandık. Bu, çok büyük tarihi anlamı
olacak bir başarıdır" dedi.
Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanlığı döneminde, başkentin
altyapısıyla ilgili ilk uzlaşmayı sağlayan kişi olduğunu, 1974'ten
sonraki ilk iki toplumlu projenin Lefkoşa'nın hem kuzeyi hem
güneyine basınçlı su sağlandığını; bu proje sayesinde Gönyeli'ye
kadar kanalizasyon ağı gidebildiğini anlatan Akıncı, o yıllarda bir
şey daha yaptığını ve Ankara'yla da kardeş şehir ilişkisini kuran
belediye başkanı olduğunu söyledi.
"BU BEBEĞİN ARTIK AYAĞA KALKMASI LAZIM"
Akıncı, "Ben Türkiye ile kardeşlik ilişkisi istiyorum. Hamaset çok
eskilerde kaldı. Federal yapının eşit ortağı olarak Avrupa Birliği
içerisinde yaşayabilecek bir varlık olacaksak ki, öyle olmamız
lazım. Artık bu bebeğin, bu yavrunun ayağa kalkması lazım. Kendi
ayakları üzerinde duran, kendi kendine yeten kendi kendini
yönetebilen bir Kıbrıs Türk varlığı sadece Kıbrıs Türklerinin değil
Türkiye'nin de çıkarınadır. Böyle bir varlık karşısında eşit
muhatap bulacağı için çok daha sağlıklı ilişkiler gerçekleştireceği
için Rum tarafının da isteğidir. Böyle bir varlık Türkiye'nin de
istediğidir" diye konuştu.
Mustafa Akıncı, kendisinin cumhurbaşkanlığı döneminde çözüm
vizyonuyla hareket eden bir KKTC Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye
Cumhuriyeti varlığı olacağını söyledi.
"UYUM İÇİNDE SÖYLEMLER"
Türk yetkililerinin Kıbrıs'a dair sözlerinden örnekler veren
Akıncı, bu sözlerin, verilen mesajların Kıbrıs'ta da bir çözüm
vizyonuyla hareket etmek isteyen halkın seçtiği kendisiyle uyum
içinde söylemler olduğunu ifade etti.
Akıncı, Türkiye ile Yunanistan ilişkilerine işaret ederek Kıbrıs
gibi küçük bir adanın da neden eşitlik ve güvenlik içinde
yaşayacakları bir coğrafya olarak planlanmayacağını sordu.
Çözümün güven artırıcı önemlerle desteklenmesi gerektiğini belirten
Mustafa Akıncı, yıllar önce kapanan Maraş ile Lefkoşa Havaalanı'nın
BM gözetiminde açılmasına ramak kaldığına işaret etti ve "40 yıldır
hatta 41 yıldır yılanlara, farelere terk edilmiş kapalı Maraş'ı
insanların yerleşimine açmak çok daha akılcı, barışçı, insancıl
değil mi?" diye sordu.
MARAŞ, GAZİMAĞUSA LİMANI VE ERCAN
Kendisini daha masaya oturmadan Maraş'ı vermekle suçlayanların
buranın farelere verildiğini görmesini isteyen Akıncı, Mağusa
limanından ticareti ve Ercan'dan doğrudan uçuşları gerçekleştirme
de dahil tüm bunların bir paket halinde oturulup konuşulması
gerektiğini ve muhatabıyla bunları konuşacağını vurguladı.
Akıncı, güven artırıcı önlemlerle desteklenen bütünlüklü çözümü
unutmayacaklarını, "Bunu yapalım da Allah kerim" demeyeceklerini,
bunları ana çözüme yardımcı olması için yapacaklarını kaydederek
"Adım adım ülkenin geleceğini yeniden şekillendirmek için uğraş
vereceğiz" dedi.
TÜRKİYE KÖKENLİ VATANDAŞLAR FEDERAL DEVLETİN YURTTAŞI OLACAKLAR
Türkiye'den gelip adaya yerleşen vatandaşlara da değinen Akıncı,
Kıbrıs'ı vatan bilmiş, alın teri dökmüş, ekonominin parçası haline
gelmiş, evlenip çocuk çoluğa karışmış, atalarını bu topraklara
defnetmiş insanların bulunduğunu belirterek, "Biz bu insanlarımızı
oy deposu görmedik. Yıllardır istismar edilmelerini üzülerek
gördük. Bu insanlar da bu toprakların parçası oldular. Bu bir seçim
öncesi değil, seçim sonrası konuşmasıdır. Seçimden önce başka,
sonra başka değil. Onlar da federal devletin yurttaşı olacaklar"
ifadelerini kullandı.
Vadandaşlık konusunda yanlış bulduğu gelişmelerin de yaşandığını
belirten Akıncı, 2003'deki seçimlerde seçmen olsunlar diye bir
defada bin 518 kişinin vatandaş yapıldığnı, Derviş Eroğlu'nun
Başbakanlığı döneminde de müsteşarının evinin de pekçoğunun ev
adresi olarak gösterildiğini kaydetti. Akıncı, "Ses vermek
zorundaydım ve sesimi yükselttim. Benzeri bir durum olduğu takdirde
buna yine karşı çıkarım" dedi.
Bir benzetme de yapan Akıncı, Türkiye'nin de kardeş olarak
nitelendirdiği Azerbeycan'dan seçim için 5 milyon kişinin bir
defade TC vatandaşı yapılması gibi bir durumu razı olmayacağını
ifade etti.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER
Akıncı, zaman zaman Türkiye karşıtı olarak gösterildiğini
belirterek bu düşüncedekileri eleştirdi. Türkiye ile kurmak
istediği ilişkiye de değinen Akıncı, "Ne çatışmacı, ama ne de
teslimiyetçi, uzlaşmacı olacağız. Anastasiadis'le uzlaşma arayacak
olan ben Türkiye ile çatışma arayacakmışım. Böyle bir şey olamaz"
dedi.
Kıbrıslı Türklerin kültürel ve tarihsel bağı, Kıbrıslı Türkler için
ayrı bir yeri olan Türkiye'nin Kıbrıslı Türkler için önemini
bildiğini ifade eden Akıncı, Kıbrıslı Türklerin kendi kurumlarını
partizanca değil iyi yönetmesi için kendi kurumlarının sahibi
olması gerektiğini kaydetti. Akıncı, "Kendi evimizin efendisi biz
olmalıyız" dedi.
TARAFSIZ BAĞIMSIZ BİR CUMHURBAŞKANI
Akıncı, Cumhurbaşkanlığı görevinde tarafsız ve bağımsız olacağı
yöndeki sözünün sonuna kadar arkasında olacağını da belirtti.
Tüm partilere eşit mesafede duracağını, tüm renkleri kucaklayan bir
cumhurbaşkanı olacağını ifade eden Akıncı, ülkede hukuk düzeninin
geçerli olabilmesi için elinden geleni yapacağını vurguladı.
Kampanyasında da kullanılan zeytin dalının barışın, üretimin, bu
topraklarda kök salmanın simgesi olduğunu kaydeden Akıncı, bu
simgelerin de takipçisi olacağının sözünü verdi.
Akıncı, adanın geleceğinin, dil, din, renk, köken, siyasal düşünce
ne olursa olsun birlikte şekillendirileceğini kaydetti. Akıncı
konuşmasının sonunda da ailesine desteklerinden dolayı teşekkür
etti.