‘Bombacıları ben gördüm'
Katliamla ilgili bir tanık ortaya çıktı. Polise çarpıcı bilgiler veren küçük kız, bombacıları gardaki mescitte gördüğünü, bombaları üzerlerine sardıklarını, sonra da meydanda patlattıklarını anlattı
Türkiye'yi yasa boğan Ankara Garı önündeki canlı bomba
saldırısının ardından sürpriz bir tanığın çarpıcı iddialarda
bulunduğu ortaya çıktı. Patlamalardan hemen sonra olay yerinde
ağlarken görülen 15 yaşındaki İ. önce kendisiyle ilgilenenlere,
daha sonra da emniyete, bombacıları gar alanındaki mescidin
lavabolarına gidilen kısımda gördüğünü anlattı. Gördüğü kişilerin
üzerlerine sardıkları bombayı patlattığını söyleyen İ. yanındaki
arkadaşının da ilk saldırıda paramparça olduğunu iddia etti.
Psikolojik durumu iyi olmadığı gözlenen küçük kız, kendisiyle
ilgili anlatımlarında çelişkiler olsa da olayla ilgili
anlatımlarında tutarlı biçimde aynı örgüyü anlattığı görülünce
polise götürülmesine karar verildi. Emniyette de anlatımlarını
tekrarlayan İ. ailesinin kabul etmemesi üzerine Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı'na teslim edildi. İ.'nin anlatımları
incelemeye alındı.
Katliamın ardından canlı bombaların kimliğini bulmaya yönelik
çalışmalar sürerken, tanık ifadeleri de alınıyor. Bazı tanıkların
verdiği, bombacılardan birinin elinde çanta olduğu ve çantayı
patlattığı yönündeki ifadelerin elde edilen bilgilerde de örtüştüğü
ifade ediliyor.
'Mescitte 4 kişiydi'
Şu ana kadar kamuoyuna ifadesi yansımayan yaşı küçük bir tanığın da
bombacıları gördüğü öne sürüldü. Patlamadan 1.5 saat sonra panik
halinde ağladığı görülen İ. adlı çocukla gazeteciler, hukukçular ve
sivil toplum örgütü temsilcilerinin ilgilendiği, bu sırada İ.'nin
çarpıcı iddialarda bulunduğu anlaşıldı. Sakinleştirilen İ.'nin
sürekli olarak tekrarladığı beyanları kayıt altına alındı.
Garın önüne geldiklerinde HDP'lilerin puşilerinden takmak
istediğini ve bir tane aldığını anlatan İ. gardaki lavabolar dolu
olduğundan ayna bulamadığını, mescidin oraya gittiğini söyledi. Bu
sırada iki tane kapalı kadının içeriden çıktığını anlatan çocuk,
içeriye baktıklarında dört kişi gördüklerini, Kürtçe ve Azerice
konuştuklarını söyledi.
Birbirlerine bir şeyler söylediklerini sonra bombalardan bir şeyler
yaptıklarını anlatan çocuk, çevresindekiler tarafından şüpheli
bulunan ifadeler de kullanarak, “C4 vardı ama normal sistemle
yapmadılar, el yapımı olarak yaptı sonra siyah bantla kapladılar.
Biri üzerine sardı” dedi. Çocuğun kayda alınan anlatımları şöyle:
“Sırt çantaları vardı. Biz onları gördük çıktık. M. vardı yanımda.
Onun üzerine attılar (bombayı). Paramparça oldu. Sadece kafası
vardı. Ayağımın dibine düştü. Polislere gittim gösterdim gördüğüm
bir adamı. Dibimden geçti adam. Güldü gitti adam. Sırt çantaları
olan adamlar bombayı koydular. Çıktılar, polislere gösterdim
dinlemediler. Yerdeki et parçalarını, kanlı parçalardan aldılar
sürdüler yüzlerine. Bombalar üzerlerindeydi patlayanların. Dördü
içerideydi, dördü dışarıda. Hepsi birden o tarafa gitti, orada
patlattılar bir tane. Canlı bombaydı. Üzerindeydi. Bir tane havuzun
orada patlattılar. Bir tane HDP'lilerin içinde patlattılar.
Arkadaşım M. ile geldik, dayısının yanına gidiyorduk.” Patlamanın
şokunu yaşadığı gözlenen İ.'nin üzerinden M. adlı, öldüğünü iddia
ettiği kişi adına kesilmiş bilet ve telefon numaraları çıktı.
Çocuğun sakinleşmesi sağlandıktan sonra bu kez İ.'yi bulan
kişilerin tanıdığı avukat ve CHP milletvekili Necati Yılmaz'a da
haber verildi. Çocuk, daha sonra bir psikiyatriste götürüldü.
Burada da kendisiyle ilgili çelişkili bilgiler vermesine rağmen,
saldırıyla ilgili beyanlarını tutarlı biçimde sürdüren çocuk daha
sonra avukatlar tarafından emniyete teslim edildi. Terörle Mücadele
Şubesi'nde ifadesi alınan çocuğun ailesine ulaşıldığı, ailenin ise
çocuğu istemediği, bunun üzerine Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı'na teslim edildiği ifade edildi.