Fatih Terim'den dikkat çeken açıklamalar
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, sarı kırmızılı kulübün içinde bulunduğu büyük borçluluk durumuyla ilgili, "Şahsi kanaatim deniz bitmiş durumda" ifadelerini kullandı.
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, beIN Sports'a verdiği röportajda Türk futbolunun ve Galatasaray'ın içinde bulunduğu mali durumu gözler önüne serdi.
Terim yaptığı açıklamada, kulüplerin mali durumları, altyapılar, yabancı oyuncu kuralı ve hakemlerin de arasında bulunduğu birçok konuda değerlendirmede bulundu.
Kulüplerin mali yapısının sürdürülebilir olmadığına değinen Terim, "Büyük resme baktığımızda kulüplerin kapısına kilit vurulması gerektiği çok açık. Diğer takımların kültürü ve yapısı farklı olabilir ama benim açımdan Galatasaray'ın durumu kabul edilebilir değil. Bunu futbolun başındaki kişi olarak değil bu kulübün divan kurulu üyesi olarak söylüyorum. Bu laflarımdan başkanlıkla ilgili yakıştırmalar yapılacaktır ama böyle bir düşüncem yok. Şahsi kanaatim deniz bitmiş durumda. Çevrilebilir bir borçtan söz etmiyoruz. Kredi faizleri bile ödenebilir durumda değil. Kimse de 'Benim çıkış planım var.' diyemiyor, diyemez. Her sene şampiyon olsanız, UEFA Şampiyonlar Ligi'nde kupa kaldırsanız bile borçları çevirmek zor" diye konuştu.
"VARIN HALİMİZİ SİZ DÜŞÜNÜN"
Fatih Terim, kendisinin, "Her sene Ozan Kabak gibi 2-3
genç çıksa kulübümüz kurtulur" gibi ifadeleri çok duyduğunu
aktararak "Ben istemez miyim? Ozan, 11 milyon euroya transfer oldu.
Bizdeki 6 aylık performansıyla bu rakama ulaşıldı. Satış sonrasında
11 milyon eurodan akademiye yeni oyuncu veya yatırım için hiç para
aktarılmadı. Çünkü o anda ya A takıma yeni oyuncu alınması gerekir
ya maaş ya da borç ödenmesi gerekir. Zaten bütçede de böyle bir
kalem yok. Akademinin kendine ait bir bütçesi yok. Ozanları
yetiştiren antrenör, 2 bin 500 ile 4 bin 500 lira arasında maaş
alıyor. Bu arkadaşlar haftada 6 gün çalışıyor. Türkiye'nin en
büyük spor kulübünde Ozanlar yetiştiriyor. Bir de
Anadolu'dan bahsedersek varın halimizi siz düşünün" ifadelerini
kullandı.
"TÜRK FUTBOLU BÜYÜK TEHDİT ALTINDA"
Sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü, yeni tip koronavirüs
salgını nedeniyle altyapılarda antrenman yapılmadığına değinerek,
Türk futbolunun gelecek 10 yılının ciddi tehdit altında olduğunu
söyledi.
Alt yaş kategorilerinde sürekli sistem ve organizasyon değişikliği yaşandığını vurgulayan tecrübeli teknik adam, "Daha önce A2 Ligi vardı. Sonra bu ligin adı ve statüsü değiştirildi. 21 Yaş Altı Ligi olarak devam ettirildi. Kulüplerin gelecek vadeden ama A takımda süre alamayan oyuncuları oynuyordu. Fakat 1,5 sene önce bu değişti ve bir anda kaldırıldı. Yüzlerce çocuk açıkta kaldı, futbol hayatı bitti. Aradan 6-7 ay geçtikten sonra Rezerv Lig adı altında, ne idüğü belirsiz bir yaş aralığı ve standartlarla bir ağız yoklama yapıldı. Rağbet görmedi ve geçen sezon birçok çocuğumuzu göndermek zorunda kaldık. Sonra 1-2 kulübün talebiyle net bir şekilde kaldırılan lig TFF tarafından B Ligi olarak açıklandı. 'Kulüplere katılım isteğe bağlı' diye yazı gönderildi. B Ligi için kriterler ve statü evlere şenlik. O da yapılmayacak ki ses seda yok. Geçen hafta 17 yaş altı dahil bu sene liglerinin olmayacağı, 19 yaş altının da belki ocaktan sonra oynanabileceği yazısı gönderildi. Türk futbolunun gelecek 10 yılı büyük bir tehdit ile karşı karşıya. 14,15, 16 ve 17 yaş altındaki çocuklar 7 aydır antrenman yapmıyor. Bana, 'Yerli teşvik sistemi neden işlemedi, yabancı sayısı ne olacak?' diye sorulduğunda, 'Ne doğru ve istikrarlı ki bu olsun' diyorum" dedi.
"VAR SİSTEMİ BİR SİGORTA"
Galatasaray Teknik Direktörü Terim, Video Yardımcı Hakem (VAR)
sisteminin bir sigorta olduğunu söyledi.
VAR'ın bir sağlama yapma, hatayı ve hasarı aza indirme mekanizması olduğunu anlatan Terim, "Hakemlerin üstünden yükü alacak bir yardımcıydı. Her yeniliğin ve değişimin beraberinde getirdiği çelişkiler var. Zamanla bunların aşılacağına inanıyorum. VAR sisteminin bir sigorta olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"HAKEMLERİN İÇİNDE BULUNDUĞU SİSTEME GÜVEN
YOK"
Fatih Terim, hakemlerin içinde bulunduğu sisteme güvenilmediğini
belirterek, "Bir hakem kolay yetişmiyor. Eğitimi ve pratiği ile bir
hakemin tecrübelenmesi zaman alıyor. Bu kadar zor yetişen bir
meslek sahibini bizler parçalıyoruz. Çünkü ne kişiye ne de içinde
bulunduğu sisteme güveniyoruz. Performans değerlendirmesinin
subjektif olduğunu, yanlı kararlar alabileceğini veya ispatlanamasa
da talimatla iş yaptığını düşünüyoruz. Bunu düşündüren ise
hakemlerin şahsı değil. Sadece içinde bulundukları sistem" diye
konuştu.
Merkez Hakem Kurulu (MHK), Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) ve Tahkim Kurulunun, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Yönetim Kurulundan farklı bir seçimle belirlenmesi gerektiğini söyleyen Terim, "MHK'nin idari ve organizasyon yapılanmasının kişilerden bağımsız yanlış olduğunu düşünüyorum. MHK, disiplin ve tahkim kurullarının bağımsızlaşması, TFF yönetiminden ayrı kulüpler tarafından seçimle belirlenmesi gerektiğine inanıyorum" dedi.