Mehmet Özhaseki'den Mansur Yavaş'a tepki: Yazıklar olsun sana
Cumhur İttifakı Ankara mitinginde konuşan Mehmet Özhaseki, rakibi olan CHP'li Mansur Yavaş'ın sahte senet olayına tepki göstererek "600 bin dolar o işten alınacak ne maharetin var? Dosdoğru cevap var. Çok kirli bir iş var burada. Niye avukatlık vekaletin yok? Yok diyor. Niye sözleşme yapmadın? “Çok büyük vergi doğardı” diyor. Allah seni ıslah etsin ya. Sen 600 bin dolar üstten götürmeyi biliyorsun. Ama devlete vergi vermeden öyle mi? Yazıklar olsun sana" dedi.
Cumhur İttifakı'nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı
Mehmet Özhaseki Atatürk Kültür Merkezi Hipodrom Alanı'nda
düzenlenen Cumhur İttifakı Ankara mitinginde konuştu.
İşte Özhaseki'nin konuşmasından satır başları:
"Bu şehir Gazi Mustafa Kemal ile şahlanan, Kurtuluş Savaşı'nı
başlatan şehir; hepiniz hoş geldiniz. Bu mahşeri kalabalık bugün şu
mesajı veriyor "Her türlü kirli oyun Ankara'da bozulur"
Bugün Tükiye'nin kalbi Ankara'da atıyor.
Dik duruşunuzdan dolayı, vefanızdan dolayı hepinize teşekkür
ediyorum.
Bu fakir kardeşinizin tam 21 yıl belediye başkanlığı var. ilk
başladığımda tabi ki altyapısı olmayan onlarca mahallesi, yüz
binden fazla evi, bir gecede yapılan gece kondular vardı. Aynı
zamanda borçlu belediyeler, kapının önü alacaklılarla dolu. Böyle
bir ortamda işe başladık. Allaha hamd olsun bir milim altyapı
eksiği bırakmadım. Su kanal arıtma tesislerini yaptırdım. Alt
geçitler, üst geçitler… Sonra sosyal hizmetler. Beş yıldızlı
huzurevleri yaptık. Gece gündüz demeden uğraştık.
Sonra devasa projelere geldi sıra. Kayak merkezleri, barajlar,
Türkiye'nin UEFA standartlarında ilk stadyumu.
Avrupa'nın başkentleriyle yarışacak bir şehir bırakarak ayrıldım.
Sonra bakanlık dönemim başladı. Birkaç sene önce teröristler
çukurlar açarak, özyönetim ilan ediyoruz diyerek ortaya
çıkmışlardı. Orada binlerce garip insanımızın evlerini yakmışlardı
yıkmışlardı. Orada mazlum, gariban Kürt kardeşlerimin 30 bine yakın
evlerini yaptırdım. Çok şükür o kardeşlerim şimdi ben Şırnak'a
Sur'a gittiğimde ‘öz kardeşimiz gelmiş hoş gelmiş' diye
karşılıyorlar. Allah'a hamd ediyorum.
"İnsan odur ki bırakır bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller
eser" Benim de ömrüm hizmetle geçti. Şimdi önümüzde Ankara imtihanı
var. Biz dersimize çalıştık, projelerimizi hazırladık. Ankaralı
hemşerilerimiz bizden neler bekliyor? Biz bunlara çalıştık.
Mimarlarımızla, mühendislerimizle, kültür sanat danışmanlarımızla
111 ciddi proje hazırladık. Ayrıca 25 ilçemizde gerek merkez
gerekse taşra ilçelerimizde 5 bine yakın proje hazırlayarak
sizlerin huzurundayız.
Üzüldüğüm bir konuyu da ifade etmek istiyorum. Biraz önce
söylediğim gibi emek verdik, düşündüklerimizi yazdık. Ben
zannediyordum ki adaylar çıkacak, onlar da ne düşünüyorlarsa
söyleyecekler ve projelerimiz yarışacak. İnsanlar bu adam bunu
yapar ya da yapamaz diyecek… Saflığıma bakın ki ben böyle bir seçim
dönemi hayal ediyordum. Bizim gibi projeler hazırlayıp insanların
huzuruna çıkan kimse olmadı. Biz sizlere saygı duyuyoruz. Ne yapmak
istediklerimizin hepsini yazdık zaten.
Özellikle CHP'nin adayı üçüncü dönemdir aday. Böyle bir projeyle
çıktı mı? Hayır. Ve belediyeciliği de bilmiyor açıkça ilan ediyor.
Her konuştuğunda gaf yapıyor, tuhaf tuhaf gülünecek işler yapıyor.
Gerçekten belediyeciliği bilmiyor, gerçekten de projesi yok.
İkinci üzüldüğüm konu… Bizler 25 arkadaşımızla birlikte
huzurunuzdayız ve Cumhur İttifakı'nın adayıyız. Hepimiz hiç farkı
yok. Milli ve yerli insanlar olarak huzurundayız. Bizim
ittifakımızın niye kurulduğunu, bizim derdimizin ne olduğunu tek
tek anlattık. Bizim derdimiz bayrak derdi, ezan derdi, vatan derdi,
devletin milletin bölünmezliği derdi…
Fakat karşı tarafta bir ittifak var ki; herkes anlamaya çalışıyor.
Daha doğrusu anladı da onlar anlaşılmadığını zannediyor. Görünürde
iki parti var. CHP ve göründüğü gibi İYİ Parti. Peki
söyleyemedikleri ortak var. Sakladıkları ortak var. Niye
söyleyemiyorsunuz bunu? Eğer ortağı çok sevdiyseniz çıkın iftiharla
ilan edin. Zannediyorlar ki Ankara halkı anlamaz. Biz kül
yuttururuz zannediyorlar. Truva atının içinde neler olduğunu herkes
biliyor.
BİZİM ÜLKEMİZİN TEK BİR ADI VAR
Sezai Temelli diyor ki, affedersiniz üzülerek söylüyorum.
"Kürdistan'da biz kazanacağız diyor. Batıda da cumhur ittifakına
kaybettireceğiz" diyor. Yazıklar olsun size. Bizim ülkemizin tek
bir adı var ülkemizin o da Türkiye'dir elhamdülillah.
Sonra bakıyorlar ki iki ortak, işler kötü gidiyor. Onlara ayar
vermeye çalışıyorlar. O zaman Kandil'in temsilcileri sinirleniyor.
"Kazanıyorsan sayemizde kazanacaksın. Bizi yok sayamazsın diyorlar"
yiğitlik bekliyoruz, adamlık bekliyoruz bunlardan.
Onlar cevap vermekten kaçıyorlar. Ama Ankara halkı sabah akşam bu
olayı konuşuyor. Nedir olay? Sahte senet. Kesinleşmiş sahte senet
olarak eline alıyor, icra takibinde bulunuyor. Kim? Bizim CHP'nin
adayı… Sonra karşıdaki adam diyor ki bu imza benim değil. Ve üç
yere incelemeye gidiyor. Üç yerde de imzanın ona ait olmadığı belli
oluyor. Mahkeme ceza yazıyor. Arkasından para cezası, 500 bin lira
para cezası. Yargıtay'a gidiyor onanıyor. Yani bizim CHP'nin adayı
sahte senetle iş yapıyor.
Önce bakın TV'lerde diyor ki, adam bana bu senedi getirdi.
Mahkemede diyor ki, gözümün önünde imza attı. TV'de soruyorlar;
valla anlamadım ki kolunun içinden mi, koynundan mı çıkardı… Ya
yapma Allah aşkına. Ömründe bir kere dürüst ol.
YAZIKLAR OLSUN SANA
İkinci bir konu, 600 bin dolar o işten alınacak ne maharetin var?
Dosdoğru cevap var. çok kirli bir iş var burada. Niye avukatlık
vekaletin yok? Yok diyor. Niye sözleşme yapmadın? "Çok büyük vergi
doğardı" diyor. Allah seni ıslah etsin ya. Sen 600 bin dolar üstten
götürmeyi biliyorsun. Ama devlete vergi vermeden öyle mi? Yazıklar
olsun sana.
"Efendim diyor ben mazlumum. Hakkım yendi mağdurum…" Bu olayların
hepsi yeni çıkmış olan olaylar değil ki? Mazlumum diyorsun ama
adama 1,5 sene boyunca tehdit ve şantaj mesajları göndermişsin.
Beyefendi kibar numaralarına yatıyor ya öyle değilmiş. "Seni
yakarım, seni süründürürüm, hapse attırırım, düğününü basarım.
Ankara'da yaşatmam" Nasıl mağdursun ya? Sen kimsin de yaşatmıyorsun
ya? Bu nasıl iştir böyle?
"Valla abi biz çok öndeydik. Seçimi kazanıyorduk. Bunu attılar
ortaya" Yapma ya. Sen zaten iki üç yıldır bu pis işlerin içindesin.
Numara belli arkadaşlar. Cumhurbaşkanlığı seçimini, genel seçimleri
bir hatırlayın. Orada şöyle söylüyorlardı. "Biz bu seçimi aldık,
çok öndeyiz." Peki seçim günü geliyor. Sandıklar açılıyor,
gerçekler yüzlerine çarpıyor. O zaman ne diyorlar? "Oylar çalındı"
Yapma ya… "Oylara sahip çıkamadık abi" Ağlak ağlak gezmeyin, biraz
dürüst olun dürüst. Bu numaraları biz yemeyiz. Vatandaş da yemiyor.
Ona düşen şey çıkıp bunu doğru anlatmak.
Eli nasırlı kan ter içinde çalışan çiftçiler var. oradan
milyonlarca dolar tazminat alınıyor. Yargıdan bu işi bağlamaya
çalışınca, çiftçinin bedduası bunları çarpıyor. TV'lere çıkarak
bülten okuyup kaçamazsınız.
Hilebazlar, dolandırıcılar ortaya çıkmasın. Elbette insanı
araştıracaklar. Allah'a hamd ediyorum. 25 yıllık kamu yöneticiliğim
var. Bir ceza bile almadım elhamdülillah. Sözün özü şu; hakkınızı
helal edin.
Özetle şunları söylemek istiyorum. Bizler dersimize çalıştık. 25
arkadaşla birlikte kol kolayız. Bunları yapmaya bizim gücümüz
yeter, tecrübemiz var, bilgimiz var. Allah'ın izniyle bu projelerin
hepsini gerçekleştiririz. Şeffaf belediyecilik nasıl olur tüm
Türkiye izleyecek. İhalelere kim gidiyor, kim çıkıyor. Bütün
hemşerilerimiz bilecek. İşimizi yaparken istişareli iş yapacağız,
sizlere danışacağız. Bütün makam araçlarını satmış birisiyim.
Herkes hizmet aracına binecek veyahut da kendi özel arabasına
binecek. Bu söylediklerimizi yaparız, yüzünüzün akı olmaya devam
ederiz.
Sizler de uygun görürseniz, bir gayret bekliyoruz sizden seçim
akşamına kadar. Sonra birlikte yöneteceğiz. 5 sene boyunca gece
gündüz demeden, tatil yapmadan, her gün çalışacağız. 5 sene sonra
da Ankara inşallah başka bir kent olacak. Ben dualarınızı
bekliyorum. Hepinizi saygıyla, hürmetle, muhabbetle
selamlıyorum.