Kılıçdaroğlu'dan ittifak çağrısı: Her türlü özveriye hazırız
Siyasi partilere seslenen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Dönem a partisi, b partisi dönemi değil, birlikte hareket ederek devleti kurtarmanın zamanıdır. Biz CHP olarak her türlü özveride bulunmaya hazırız" dedi. Kılıçdaroğlu, "Önce 301'i aşacağız sonra yüzde 60'la cumhurbaşkanlığını alacağız" ifadesini kullandı.
Partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
Adıyaman'ın Samsat ilçesinde 5.1 şiddetinde deprem oldu, 39
yaralımız var. Herkese geçmiş olsun.
Dün 23 Nisan'dı, TBMM'nin açıldığı tarihti. Ben açılış konuşmasını
yaparken iktidar kanadı rahatsız oldu, neden rahatsız oldular? Ben
Meclis'i savunuyorum, onlar tek adamı savunuyorlar. Ondan rahatsız
oluyorlar. Birlikte yaşama hevesi olan herkesi davet etmiştir
Meclis'e Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Ben de aynısını savundum.
20 Temmuz'da sivil darbe yapmanın kötü olduğunu söyledim, kızdılar.
'Neden söyledin' diyorlar? Söylemeyim mi?
15 Temmuz'a nasıl karşı çıktıysak, 20 Temmuz'a da karşı çıkacağız.
Bu seçimler kişisel koltuk arayışı seçimleri değildir. Bu seçimler
'Söz konusu vatansa gerisi teferruaatır' seçimleridir. Hiçbir
beklentim yok. Mütevazi bir evim var, çocuklar büyüdü. Benim derdim
ülkem.
'CHP OLARAK HER TÜRLÜ ÖZVERİDE BULUNMAYA
HAZIRIZ'
Geniş bir ittifakı sağlamalıyız. Herkes bir şekliyle parlamentoda
yerini almalıdır. Biz Cumhuriyet'in kuruluşunda hangi değerler söz
konusu ise 24 Haziran'da onu savunacağız.
Aramızda ömür boyu hapis verilen erlerin aileleri var. Komutan
değil, er, er. Dönem a partisi, b partisi dönemi değil, birlikte
hareket ederek devleti kurtarmanın zamanıdır. Bütün partilere
sesleniyorum, CHP olarak her türlü özveride bulunmaya hazırız.
Geniş bir ittifakı sağlamalıyız.
Önce 301'i aşacağız sonra yüzde 60'la cumhurbaşkanlığını
alacağız.
Haziran'da 'Hava çok güzel eğlenmeye gidelim' böyle bir lüks yok.
Bu ülkeyi seven herkes sandığa gidecek. Haziran ayına çok iyi
hazırlanmamız lazım. Haziran ayı, diktatörleri gönderip demokrasiyi
getireceğimiz aydır.
Haziran ayı beklentilerin gerçekleşeceği aydır.
İhsan Eliaçık 3 aşağı 5 yukarı tanırız. Adaleti, hakkı, hukuku
savunur. İnançların sömürülmesine karşıdır. Çanakkale Adalet
Çalıştayı'mıza geldiğinde şöyle söyledi, 'Evimizde çıkan yangını
söndürürsek değil, komşuda çıkan yangını söndürürsek adaleti
savunmuş oluruz.' İhsan Eliaçık her zaman demokrasiden yana
olmuştur. Pasaportunu aldılar, İstanbul dışına çıkamazsın dediler.
İmza atacaksın dediler. Biz de demokrasi var diyorlar. Recep Bey
sen bunu bana değil, külahıma anlatacaksın.
ERDOĞAN'A ÖZEL YANITI: SENİN YERİN AŞAĞISI ZATEN, AŞAĞI
GELECEKSİN
Meclis'teki konuşmalarıma istinaden Özgür Özel'in sözlerine yanıt
verdiler. Bay Recep 'Yukarıda olmasam ağzının payını vermekle
kalmazdım' dedi. Senin layık olduğun yer yukarısı değil ki zaten,
aşağı geleceksin sen aşağı.
Neden karşıma çıkmıyorsun? Kim kimin ağzının payını veriyormuş ben
80 milyona göstereyim.
Sen kumpas yapacaksın ben gözlerimi kapatacağım, yemezler.
Demokrasiyi sonuna kadar savunacağız. Bütün ayarları bozuldu. Her
türlü hakareti yapıyorlar. Sözümüz gönlümüz, demokrasiden yana.
Kavgadan gerginlikten yana değiliz. Kumpas kurdular demokrasiye,
biz de açığa çıkardık.
'SEN TARİH BİLMİYORSAN NE YAPAYIM?'
Yörüklerin çalıştayına katıldım. Yörük Türkmenlerle olmak benim
için onur ve gururdur. Yörük Türkmenler sadece Anadolu ve Trakyadan
gelmediler. Kuzey Irak'tan da, Kıbrıs'tan da geldiler. O çadırlarda
türküler söylenir, ağıtlar yakılır. Küçüklere masallar, hikayeler
anlatılır. O çadırlar zalime karşıdır, zulme direnirler. O çadırlar
Kuvayı Milliyecilerin çadırlarıdır. Bay Recep diyor ki,
Kılıçdaroğlu orada konuştu. Evet konuştum. Yörüklere zulüm
yapılmış, evet yapılmış. Sen tarih bilmiyorsan ne yapayım? Sana
tarih kitabı göndereyim oku. Dadaloğlu şiirini bana söylemiyor
herhalde. Dadaloğlu nasıl zulme karşı çıktıysa Kılıçdaroğlu olarak
ben de karşı çıkacağım.
'EZBER BOZDUK'
Bir ezber bozduk, 15 milletvekili arkadaşımız İYİ Parti'ye geçti.
Kümeste yakalanan tilki gibi saldırmaya başladılar, ben senin
kumpasını bozacağım, yemezler. Bu kararı neden aldık? Kimse siyasi
yasaklı olmasın diye. Beyfendi unutmuş, 'Bana muhtar olamazsın
diyorlardı' vs diye… Sana o yolu kim açtı, CHP açtı. Seni sevdiği
için mi yaptı? Demokrasi için yaptı. Bu nedenle 15 arkadaşımıza
görev verdik, 15 arkadaşımızın da gözlerinden öpüyorum.
Ahmet Davutoğlu'nu kapının önüne koydular, kim savundu, biz
savunduk. Yüzde 49.5 alan bir partinin lideri kapının önüne
konulamaz. Bizden başka savunan olmadı. Recep Bey sanıyor ki ben
konuşursam CHP de korkar. Recep Bey sen anlamadın mı, biz Kuvayı
Milliye'den geldik. 450 kilometre yürüdüm, niye yürüyorsun dediler.
Adalet var diyemediler.
'SİZDE BU KAFA YOKSA BEN NE YAPAYIM?'
Bu ülkenin ülkücü, muhafazakar, liberal demokratlarına
sesleniyorum; gelin yeniden Cumhuriyet'i inşa edelim, birlikte
mücadele edelim. Kişisel beklentimiz yok, söz konusu vatansa gerisi
teferruattır. 15 arkaşımızı görevlendirdik, toplumda büyük sevinç
oldu. Birilerinin rengi attı, bizi anlayamazlar.
'Demokrasi tramvay gibidir, istediğim yerde inerim' diyen adam bizi
anlayamaz. 'Bizim liderimiz Allah'ın bütün vasıflarını toplamıştır'
diyenler bizi anlayamazlar. 'Bizim liderimiz ikinci
peygamberimizdir' diyenler bizi anlayamazlar. Kula kulluk etmeyin
dedik, siz bizi anlayamazsınız dediler. Demokrasi ona uygun kafa ve
ruh yapısı ister, sizde bu kafa yoksa ben ne yapayım?
'EKONOMİ DEĞİL, DOLAR VE EURO ŞAHA KALKTI'
Referandumda ne diyorlardı, 'Evet' çıkarsa ekonomi depara kalkacak
dediler. Ne oldu, dolar şaha kalktı, euro şaha kalktı. Vatandaşın
250 gramlık ekmeği 200 grama düştü. Bugün Denizli'de bir inşaat
ustası intihar etmiş. Cebinden borç ihtarnamesi çıkmış. Ben bu
Recep'e nasıl sormayayım, sen badem sütü ile beslenirken bu
vatandaş intihar ediyor. Vallahi de billahi de yatacak yeriniz
yok.
150 milyar dolar tefecilere faiz ödediler. Sürekli konuşuyorsun,
'Ey Kılıçdaroğlu biz bunu ödemedik' desene. Türkiye Cumhuriyeti en
yüksek faizle borçlanıyor. Buna rağmen para bulamıyor.
'MUHTARLIK TEMEL KANUNU ÇIKARACAĞIZ'
Muhtarlarla ilgili olarak vaatlerini 10 maddede açıklayan
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
82 değişik kanunda ve 354 maddede muhtar adı geçiyor, muhtarlık
temel kanunu çıkaracağız.
1- 82 değişik kanunda ve 354 maddede muhtar adı geçer. Bunların
tamamını ne ben bilirim ne de bir muhtar, hakim, avukat bilir.
Belediye kanunu var. Büyükşehir, milletvekili kanunu var. Seçimle
mi geliyorlar, evet. Muhtar seçimle mi geliyor, evet. Niye onun bir
kanunu yok? 105 maddeden oluşan bir muhtarlık kanun taslağı
hazırladık. Muhtar arkadaşlara göndereceğim. Sizden gelen
önerilerle bunu düzelteceğiz. Bize yetki verirseniz muhtarlık
kanunu çıkaracağız.
2- Muhtarlar için niye birleşik oy pusulası esası getirilmiyor?
Vatandaş hangi muhtarı beğeniyorsa oraya mührünü basar. Şaibe de
olmaz, kırgınlık da olmaz.
3- Belediye başkanı seçildiği zaman makamı var. Memurları var.
Milletvekilinin de makamı var. Personeli var. Muhtar seçildi,
nerede oturacak? Kesinlikle Türkiye'de nerede muhtar varsa orada
bir muhtarlık evinin olması lazım. Doğrudan devlet tarafından
yapılması lazım. Bizim bazı belediyelerimiz bunu yapıyor ama bu
belediyelerin insafına bırakalacak bir konu değil. Kanun
çıkaracaksınız.
'YARDIMLAR MUHTARLAR ARACILIĞIYLA DAĞITILMALI'
4- Muhtar seçiliyor, yanında bir sekreter bile yok. Muhtar bir yere
giderse kapatmak zorunda. Bizim bazı belediyelerimiz birer personel
görevlendiriyor. Ama bu yetmez. Doğrudan doğruya belediye veya il
özel idaresi muhtara bir kişi görevlendirecek. Bir kişinin mutlaka
muhtarın yanında olması lazım. Muhtarlık bütçesi oluşuncaya kadar
aylığını il özel idresi ya da belediye ödemeli.
5- Köy tüzel kişilikleri yeniden inşa edilmek zorunda. Mahalleye
döndürdüler. Yarın onlar elektrik, su parası, emlak vergisi…
Köydeki adamdan ne istiyorsunuz?
6- Sosyal yardımlar kesinlikle muhtarlar aracılığıyla
dağıtılmalıdır. Kimin fakir olup olmadığını en iyi muhtar
bilir.
7- Bazen kentlerde belediye meclisi bir karar alır, sizin
mahallenizle ilgili. Muhtarın haberi olmaz. Kesinlikle mahalle ile
ilgili karar alınacaksa o kararın görüşüldüğü belediye meclisinde
muhtar söz ve karar sahibi olmalıdır.
'MUHTARLAR BİRLİĞİ OLUŞTURULMALI'
8- Belediye Kanunu 75. maddesi, 'Belediyeler, belediye meclisi
kararıyla kamu kuruluşları ile ortak proje geliştirebilir" diyor.
Ama muhtar ile ortak proje geliştiremiyor. Muhtarlık bir kamu
kurumu olarak belediye kanununda yer almalı.
9- Türkiye Belediyeler Birliği var ama muhtarlar birliği yok. Yasal
olarak oluşturulması lazım.
10- Muhtarlığı bir kurum olarak düşünüyorsanız onu güçlendirmeniz
lazım. Muhtarlığın bir bütçesi olması lazım. 'Parayı nereden
bulacağız' diyeceksiniz. Emlak vergisi toplanıyor. Nereye gidiyor
bu para, belediyeye gidiyor. Demek ki o mahallenin çevresindeki
konutlardan alınan vemlak vergisinin belli bir payının muhtarlığa
tashih edilmesi lazım.