Erdoğan dev mitinge katılanların sayısını açıkladı!
Ankara'da düzenlenen Cumhur İttifakı mitinginde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş'ı eleştirerek, "Soyadı Yavaş olan var ya… Hani sahte senetle iş gören var ya; bu adamı CHP düşünün Ankara'yı belediye başkan adayı yapıyor. Ya bu adam Ankara'nın başına gelirse ne tür sahte senetler düzenleyeceğini hatırlayın. Onun için bunlara dersi çok büyük vermek lazım" dedi.
Ankara'da Atatürk Kültür Merkezi Hipodrom Alanı'nda düzenlenen
Cumhur İttifakı Ankara mitinginde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan konuşuyor.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
İstiklal Savaşımızın başkomutanı Gazi Mustafa Kemal ve Gazi
Meclis'imizin her biri birer İstiklal Kahramanı olan ilk
mebuslarını selamlıyorum. Ankara'dan İzmir'e yürüyen kurtuluşun
mücahitlerini gençlerimizi selamlıyorum. 15 Temmuz destanının baş
şehri olan Ankaramızın bütün ilçelerini köylerini selamlıyorum.
Buradan MHP Genel Başkanı sayın Bahçeli'yi, MHP'ye gönül vermiş tüm
kardeşlerimi, Cumhur İttifakı'na destek olan bütün kardeşlerimi
selamlıyorum. Buradan hangi partiye mensup olursa olsun, ülkesinin
bekası için yanımızda yer alan tüm kardeşlerimi selamlıyorum. Büyük
ve Güçlü Türkiye hedefine yürekten inanmış herkesi selamlıyorum.
Ankara'daki şu güzel gönül birliğinin dalga dalga, ışık ışık
Türkiye'ye yayıldığına inanıyorum. Rabbim birliğimizi,
beraberliğimizi korusun diyorum.
Şu anda Hipodrom'da ne kadar insan var diye sorduk. Emniyetin
verdiği rakam 450 bin. Ankara, 'Biz 31 Mart'a hazırız' diyor. Hanım
kardeşlerim, gençler kapı kapı dolaşıyor muyuz? Son virajdayız,
inşallah 31 Mart akşamında Ankara'yı taçlandıracaksınız. Cumhur
ittifakı olarak bir ve beraber, kendi aralarında oy kaybına fırsat
vermeden sandıkları patlatacağınıza inanıyorum.
Bu bir şeyi gösteriyor. Ne diyor Ankara? Biz 31 Mart'a hazırız
diyor. Son virajdayız. İnşallah 31 Mart'ın akşamında Ankara'yı
sizler taçlandıracaksınız. Cumhur İttifakı, oy kaybına fırsat
vermeden sandıkları patlatacak. Rabbim ülkemizin tökezlemesini
bekleyenlere fırsat vermesin diyorum. Rabbim Orta Asya'dan
Afrika'ya Kafkasya'dan Balkanlar'a kadar koskoca coğrafyanın ümidi
olan ülkemizi muzaffer eylesin diyorum.
Milletimize bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Vatanımızı
parçalamak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Bizi ekonomimizi
çökerterek, işimizle aşımızla tehdit edenlere fırsat vermeyeceğiz.
Bunun için 31 Mart'ta sandıkta irademize sahip çıkacağız. Aman ha,
sandığa gitmemek diye bir şey yok. Sandıklara sahip çıkacağız.
31 Mart sandıklarda hesaplaşma değil, geleceğimizi tayin etme
haline dönüşecektir. Bunun için 31 Mart'ta demokrasi ve kalkınma
yolunda durmak yok… Bunun için terör örgütlerinin emrindeki
yapıların desteğiyle karşımıza çıkanların yüzlerindeki maskeyi
düşüreceğiz.
Bunun için 31 Mart'ta, dünyanın öteki ucundan bizi tehdit edenlere,
şöyle sağlamından bir cevap vereceğiz. Hem de öyle bir cevap
vereceğiz ki bir daha kimse bu millete parmak sallama cesareti
bulamayacak.
Eskiden Ankara'nın iki farklı yüzü vardı. Ankara sıhhiye köprüsünün
üstü ve köprünün altı olarak ikiye ayrılırdı. Şehrin bir yüzü
seçkinleri, bürokratları temsil ederdi. Diğer yüzü ise Anadolu'nun
değişik şehirlerinden helal rızk için burayı yurt yapan
insanlarımızı ifade ederdi. Eski Ankara'da devlet erişilmez bir
yerdeydi. Memleketten bir günde buraya gelip, işini halledemediği
için haftalarca geri dönemeyen vatandaşlarımız çok iyi
hatırlar.
Tek parti döneminde bir vali vardı. Bu kişi Anadolu insanını
aşağıladıktan sonra şöyle diyor: "Sizin milliyetçilikle komünizmle
ne işiniz var? Milliyetçilik gerekiyorsa biz yaparız. Komünizm
gerekiyorsa onu da biz yaparız. Sizin iki vazifeniz var. birincisi
çiftçilik yapıp mahsul yetiştirmek. İkincisi askere gelmek" Ankara
işte böyle bir zihniyetin elinde yıllarca örselendi. İşte bu tek
parti dönemiydi, CHP zihniyetiydi. Milletine tepeden bakan
ideolojinin esiri oldu Ankara… Bu şehir nice darbeciler, nice
durumdan vazife çıkaranları gördü.
ANKARA İLE İLGİLİ HESAPLARI OLANLAR VAR
TBMM'nin bulunduğu, ülkemizin başkenti olan Ankara senelerce
yasaklarla, baskılarla anıldı. Bu güzel şehir yıllarca bağrında
kara bir leke ile yaşanmaya mahkum edildi. Biz Ankara'yı her şeyden
önce işte bu ayıplardan kurtardık. İnşallah Ankara bir daha tek
tipçilerle, darbecilerle, elitlerle anılan bir şehir olmayacak.
Tabi Ankara ile ilgili başka hesabı olanlar yok değil. Ankara'yı
önü arkası belli olmayan bir ittifak vasıtasıyla yeniden eski
karanlık günlerine döndürmenin hesabını yapanlar var. her gün
bölücü örgütün emrindeki partinin yöneticisi Ankara'yı alacağız
diye posta koyuyor. Hatta bazıları hızını alamayıp, "Onlara en
büyük tokadı İstanbul'da Ankara'da atacağız" diyor. Her gün dozu
artan bu küstahlıklara CHP'den tepki geldiğini gördünüz mü? Tehdit
diline ittifakın diğer ortaklarından itiraz yükseldiğini duydunuz
mu? İttifakın adaylarından itiraz işittiniz mi? Seslerini dahi
çıkaramazlar, çünkü bunlara "bizim oyumuzla seçildiğinizi
bileceksiniz" diyerek ültimatom peşinen verildi.
Bu adam var ya Kürt değil ha. Ne idüğü belirsiz birisi. Ama adam
Kürtler üzerinden geçiniyor. Benim Kürt kardeşlerimi de istismar
ediyor.
Soyadı Yavaş olan var ya… Hani sahte senetle iş gören var ya; bu
adamı CHP düşünün Ankara'yı belediye başkan adayı yapıyor. Ya bu
adam Ankara'nın başına gelirse ne tür sahte senetler
düzenleyeceğini hatırlayın. Onun için bunlara dersi çok büyük
vermek lazım. Ne diyor? "Yavaş, HDP'nin oylarıyla seçildiğini
bilecek" diyor. Bak bunu ben söylemiyorum. Temeli olmayan Sezai
söylüyor. Bu oyunu 31 Mart'ta bozuyor muyuz? Buna hazır mıyız? İşte
sizlere delilimi ortaya koydum. Aynı şekilde İstanbul'da İmamoğlu
bilecek ki diyor, ben 3 milyon Kürdün oylarıyla seçildim… Bu ne
demek biliyor musunuz? Hem Kürt kardeşlerime hakaret ediyor, hem de
tüm seçmenlere hakaret ediyor. İstanbul'da bunlara gereken dersi
verecek inanıyorum.
"TÜRKİYE'Yİ SİZE BÖLDÜRTMEYİZ"
Ardından ne diyor? Türkiye'de Kürdistan var mı? Ha sen Kürdistan da
mı yaşamak istiyorsun? Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var, defol git
orada yaşa. Seninle gelecek olanlar varsa onları da al yanına… Ama
Türkiye'yi biz sizlere böldürtmeyiz, böldürtmeyeceğiz.
Şimdi sizlere bir hikaye anlatacağım. 100 koyunu olan celepçi
bunlar için çoban tutmuş. Koyunları götüren çoban, ertesi gün bir
deriyle çıka gelmiş. Ne oldu diye soran celepçiye "Yağmur yağarken
gök çatladı, 72'sinin de ödü patladı, 20'sini verdim kasaba. Birini
de canavar yedi, işte bu da onun derisi. Bu duruma sinirlenen
celepçi, yoğurt çömleğini çobanın başından aşağı boca eder. Ağzı
yüzü yoğurda batan çoban ise Allah'a şükür bu işten de yüzümün
akıyla çıktım" Bunların işi böyle, her türlü yalanı söylüyorlar. Bu
işten de yüzümüzün akıyla çıktık diyorlar. Üstelik milletimiz
bunlara hak ettikleri cevabı sandıkta vermesine rağmen yarabbi
şükür deyip yollarına devam ediyorlar.
Bundan Biz dünya beşten büyük diyoruz, onlar çıldırıyor. Evet dünya
beşten büyük.
Ankapark'ın açılışını üç gün önce gerçekleştirdik. 360 bin kişi şu
ana kadar Ankapark'ı ziyaret etti. Şehit yakınları için de
biliyorsunuz ücretsiz. Kurulu alanı bir milyon 300 bin metrekare
olan parkımızın bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.
Engellilerimize, yaşlılarımıza 4,5 katrilyonluk destek verdik.
Toplam 141 sağlık tesisimizi şehrimize kazandırdık. 3 bin 704 olan
Bilkent Şehir Hastanemizin açılışını 14 Mart Tıp Bayramı'nda
yaptık. Etlik Şehir Hastanesini de inşallah yıl sonunda hizmete
sunuyoruz. Böylece 7 bin 281 yataklı sağlık tesislerini Ankara'ya
kazandırmış oluyoruz.
İmar barışı ile 447 bin başkentlinin sıkıntısını çözdük.
17 yılda ne yaptınız diyorsun… Bin hızlı trene de ne yaptığımızı
gör. Ha duydum ki hızlı trenden de korkarmış. Ankara'ya YHT garını
kazandırdık. Şehrimizi doğudan batıya kat eden Başkentray'ı
hizmetinize sunduk. Bay Kemal bunu gördün mü? Ne yaptınız diyorsun.
İşte bunları yaptık.
Bay Kemal'in de bunlardan haberi yok. Dünyanın en büyük 100 sanayi
firmasından dördü başkentimizdedir. Geçtiğimiz yıl 2 milyar doların
üzerinde ihracat rakamına ulaşan savunma sanayisinin yüzde 50'si
Ankara'nın emeğidir.
Uzay Ajansımızı kurduk ve Ankara'ya uzay sistemleri entegrasyon ve
test merkezini kazandırdık. Ankara'daki yatırımcılarımıza son 17
yılda toplam 45,5 katrilyon liralık yatırım teşviki sağlayarak
ilave 121 bin kişilik istihdam oluşturduk.
BAY KEMAL'İN YALANLARI BİTMİYOR
Bay Kemal'in yalanları bitmiyor. Hatay'a 7 baraj yaptık diyorum.
Ertesi gün açıklama yapıyor. "Gerçekten 7 baraj yapıldı mı"
Belediye Başkanı da "burada baraj yok ki" demiş… Senin belediye
başkanlarının kılavuzu karga ya. Baraj nedir diye sorsan, gölet
nedir diye sorsan bilmezler.
Mehmet Özhaseki'nin çok ciddi projeleri var. 12 kilometrelik bir
kültür rotası kazandırıyoruz. Cami, müze, tarihi eser, anıt gibi
411 eserimizi yeni baştan ele alarak Ankara'nın kültür alanına
sunacağız. Ulus meydanını yayalaştırıyoruz. Ulus Meydanı sinema,
konser, milli bayram etkinlikleri, tiyatro gibi etkinliklerin
merkezi haline gelecek. Kültür merkezini, kapalı otopark, dolmuş
duraklarıyla bir arada başkentlilerin hizmetine sunacağız.
Ankara'nın iki önemli değeri olan Hacı Bayram Veli Camii ile Ankara
Kalesi arasında bir teleferik kuracağız. Ulus bölgesi ve Ankara
Kalesi çevresine ulaşım kolayca sağlanacak. Tarihi bölgenin
sokaklarını da ele alarak kültür projemize uygun hale getireceğiz.
Roma tiyatrosunu aslına uygun restore ederek arkeo park olarak
düzenleyeceğiz.
Ankara'ya toplam 13 millet bahçesi, 20 adet kamp karavan alanı
yapıyoruz. Sadece çocuklara özel çocuk kötü kuruyoruz. Mehmet
Özhaseki'nin tüm projelerini saymaya kalksak saatler yetmez. Bu
kardeşiniz 4,5 yıl cumhurbaşkanı… Cumhurbaşkanı olarak şahsım,
belediye başkanı olarak Özhaseki ve Cumhur İttifakı olarak ilçe
başkanlarımız… El ele vereceğiz, Başkentimiz Ankara'yı çok daha
farklı bir yere taşıyacağız.
ANKARA'YA BELA VERMEYELİM
Bu sahte senetlerle meydanlarda dolaşan bu şahıstan, Ankara'ya bir
bela vermeyelim. Buna da hazır mıyız? Bazı işler vardır ki, yanlış
tercihte bulunulduğunda ya telafisi mümkün değil yoksa telafisi çok
uzun zaman alır. İşte seçimler de böyle. Sandıkta atılacak yanlış
bir adımın telafisi, bir şehrin, bir ülkenin sadece beş yıllık bir
dönemine değil çok daha uzun zamanına mal olur. Zira yıkmak, bozmak
kolaydır. Yapmak inşa etmek hele hele düzeltmek ise çok zordur.
İnşallah Ankara tercihini yıkımdan yana değil, kalkınmadan ve
özgürlükten yana kullanacaktır.
31 Mart'ta büyükşehirlerde ve ilçelerde, yüreği bu aşkla atan
belediye başkan adaylarıyla yoluna devam edecektir.