Davutoğlu: İhsanoğlu haddini bilecek!
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, muhalefetin ve Ekmeleddin İhsanoğlu'nun İsrail ile ilgili iddialarına sert cevap verdi.
Davutoğlu, şöyle konuştu: "İhsanoğlu'na bir kez daha
çağrıda bulunmak istiyorum, öncelikle bulunduğu makam ciddiyet,
dürüstlük ve sadakat gerektirir. Ya OEDC sürecinin ne olduğunu
bilmiyor, bilmemesi normaldir çünkü alanı değil. Konuyu bilmiyorsa
haddini bilecek ve susacak. Mavi Marmara'dan sonra Türkiye'nin
herhangi bir İsrail üyeliğine ya da girişimine destek vermesi, onay
vermesi yada susması söz konusu olmamıştır."
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze'ye insani yardımlar için
Türkiye'nin Mısır ve İsrail ile temasta olduğunu ve İsrail'den
mazot temin ederek Gazze'ye ulaştırmaya çalıştığını açıkladı.
Davutoğlu, Türkiye'nin Filistin politikasını eleştiren muhalefetin
çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na da sert çıktı, "İhsanoğlu,
karnından konuşmasın" dedi
CİDDİ BİR SÜREÇ
BAŞLATTIK
Sayın Abbas'ın İstanbul ziyareti sonrasında çok ciddi ve kapsamlı
bir süreç başlattık. Türkiye hem Filistin fetih kanadıyla yani
Sayın Abbas ile, hem de Hamas kanadıyla, Halid Meşal ile daimi ve
sürekli bir temas trafiği yürütüyor. Burada konuyla ilgili bütün
tarafların sürecin içinde olmasına önem veriyoruz. İsrail,
karşısında da Filistin tarafının iki kanadı. Ulusal Birlik
Hükümeti, Sayın Abbas ve Sayın Halid Meşal, Başbakanımızla olan
görüşmede ve daha sonraki görüşmelerimizde de bu ulusal büyük
hükümetin bozulmayacağı konusunda bize garanti verdi ve şu ana
kadar da bozmadılar. Hatta bizim de girişimimizle tekrar tekrar bir
araya gelindi. Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye, Katar ve
Mısırın'da sürekli devrede olduğu, birlikte çalıştıkları bir
ateşkes için yaklaşık bir haftadır yoğun bir çaba var. Kısa vadede
bir ateşkes için düne göre bugün biraz daha ümidim var. Arada bir
anlayış farkı var. İsrail'in daha önceki ateşkes çabası içinde
Mısır hemen ateşkes olup, Gazze'de insan hakları ihlaline yol açan
temel sorunların ilerde önü açık tartışılması gibi bir durum var.
Hamas tarafı ise ateşkes için, Gazze'de insan hakları ihlallerini
ve başta ambargo olmak üzere, kısıtlamalara yol açan şartların da
kaldırılmasını, ateşkesin bununla birlikte yapılmasını istiyor. Biz
bu iki yaklaşımı uzlaştıracak bir çaba içerisindeyiz. Hem
Gazze'deki açık hapishane şartlarında yaşayan kardeşlerimizin
şartlarını iyileştirecek ve belli teminatlar verecek olan bir
sürecin başlatılması ama daha fazla gecikmeye mahal bırakmaksızın
da maksadıyla bir an önce ateşkesin temin edilmesini sağlayan bir
çaba içerisindeyiz.
İSRAİL VE MISIRLA TEMAS
KURDUK
Mısır'la bu süreç içinde bazı temas noktalarımız var. İstişare
ediyoruz çünkü burada önemli olan Gazze'deki şartların
iyileştirilmesi. Dün hepimizi çok ciddi telaşa, kaygıya sevk eden
hususlardan bir tanesi dün öğle itibari ile Gaze'deki bütün dizelin
bitmiş olması. Dolayısıyla hastanelerdeki yaralılara bakacak
şekilde hastanelerin çalışamaz hale gelmiş olması. Bunların temin
edilip Gazze'ye intikal ettirilmesi için İsrail'le de, Mısır'la da
temas halinde olmaktan başka Gazze'ye ulaşmak mümkün değil. İnsani
yardımların Gazze'ye ulaşması bakımından iki tarafla da iletişim
kuruyoruz. Başbakanımızın talimatıyla TİKA akaryakıtı temin etti ve
onun Gazze'ye intikali için de çalışmalar sürüyor. Bu konuda da
Türkiye dışında, bu kapasitede başka ülke yok.
Kürecik kurulurken, bu iddiaların tümü gündeme getirildi. O zaman
bu iddiaların hepsini çürüttük. O zaman Kürecik'te bu kararı
aldığımızda CHP Genel Başkan Yardımcısı, Eski Dış İşleri Müsteşarı
Loğoğlu'nun açıklaması var. En iyi kendisi bilir ama hala istismar
etmeye devam ediyorlar. Diyor ki: 'Bu doğru bir karar' gazetelerde
arşivlerde buna bakan bilir.
Peki o gün için doğru olan karar daha sonra niye değişti? Çünkü
birileri Loğoğlu'nun kulağına fısıldadı dedi ki, 'Müsteşar olmak
farklı bir şey, muhalefet olmak farklı bir şey. Muhalefet olmak,
aka kara demek. Bu mantıkla yaklaşılıyor. NATO Genel Sekreteri
Sayın Rasmussen 'Bu hizmetlerin tümü sadece NATO'ya hizmet eder'
diye açıkladı. Bu anlamda Türkiye NATO'nun en aktif üyesi olarak,
orada neyin olup bittiğini en yakından bilen, kendi topraklarında
da bunu denetleme gücüne sahip bir ülke.Eğer bu argümanları göze
alıp Kürecik'e bunu kabul etmeseydik bu defa da diyeceklerdi ki
'Kendi ulusal güvenliğimizi, sırf Arapları memnun etmek için riske
ediyor bu hükümet' diyeceklerdi. Bu kadar basit mantıkla çalışan
muhalefet anlayışı
İSRAİL'İN KÜRECİK'E İHTİYACI
YOK
Bu açıdan ve NATO anlaşmaları açısından böyle bir şey söz konusu
değil. Velev ki bir de İsrail'in buna ihtiyacı var mı? Böyle bir
bilgi aktarımına. Kürecikteki sistemin daha gelişmişi İsrail'in
kuzeyinde var. Çok daha önceden var. Ve o sistem Gazze'den
fırlatılan bir füzeyi Kürecikten çok daha önce tespit edip, haber
etme gücüne de sahip.
İHSANOĞLU KARNINDAN
KONUŞMASIN
İhsanoğlu'nun en büyük merakı her türlü arayıcıyı da koyarak
herkesten bir tür nişan almak. Bu nişan daha önce Türk büyük
elçilerine verildi. En son olarak da Şakir Torunlar'a verildi.
Bizim Filistin davamızda herhangi bir şekilde utanılacak hiçbir
şeyimiz olmaz. Eğer varsa söylesin. Açıkça söylesin, karnından
konuşmasın, ne ise söylesin.
İSRAİL'İN OEDC ÜYELİĞİ
İhsanoğlu'na bir kez daha çağrıda bulunmak istiyorum, öncelikle
bulunduğu makam ciddiyet, dürüstlük ve sadakat gerektirir. Ya OEDC
sürecinin ne olduğunu bilmiyor, bilmemesi normaldir çünkü alanı
değil. Konuyu bilmiyorsa haddini bilecek ve susacak. Mavi
Marmara'dan sonra Türkiye'nin herhangi bir İsrail üyeliğine ya da
girişimine destek vermesi, onay vermesi yada susması söz konusu
olmamıştır.
İHSANOĞLU YALAN SÖYLEYİP ÇARPITMA
YAPIYOR
Zor şartlarda o salonlarda bulunmak lazım. Filistin'le yatıp
Filistin'le kalkmak lazım. Birleşmiş Millletler Genel Kurulu'nu
kastediyorum, diplomatik resepsiyon salonlarını değil. Bu aradaki
farkı gösteriyor. Ben başta Sayın İhsanoğlu'nu CHP'ye
yakıştıramamıştım, ama görüyorum ki gerçekten yakışıyormuş. Mantık
aynı mantık, yalan söyleyeceksiniz, olayları çarpıtacaksınız, OEDC
konusunda olduğu gibi Mavi Marmara'dan sonra diyeceksiniz bunlar
tipik CHP taktikleri. İhsanoğlu'nun da bugün temsil ettiği CHP
mantığı temelde bazı parametrelere dayanır. Bu parametrelerden bir
tanesi olmayanı söyleyeceksiniz. İhsanoğlu'nun söylediklerini
arkaya arkaya koyduğunuzda zihninizde bir politika canlanıyor mu,
hayır. Aynı CHP.
GAZZE YANARKEN İKBAL PEŞİNDE
KOŞMAM
Bu kadar yoğun ve insani sorumluluk, milli sorumluk bakımından
olağanüstü misyonların omzumuzda olduğu dönemlerde şahsımızla
ilgili konuyu öne alıp bunlarda bir ihmal yapmak ihanettir. Burada
dün gece boyu yine Filistin bağlamında, Libya ile devamlı temas
halindeyiz. Bunlar bizim gündemimizde. AK Parti'nin geleceği
Türkiye'nin geleceği anlamına geldiği için, onlarda hepimizin
düşünmesi gereken hususlar.Sayın Başbakanımızın vurguladığı
hususlar ilkesel konular, bir isim zikretmedi.Sayın Başbakanımız.
Türkiye'de normal bir süreçte Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılıyor,
normal bir süreçte görev devir teslimi söz konusu olacak.