Cumhurbaşkanı Erdoğan müjdeyi verdi! '240 ay taksitle vatandaşlarımız konut sahibi olacak'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Her Yıl 100 Bin Sosyal Konut” projesi kapsamında şartlar, evlerin modelleri, şehirleri, uygulama özellikleri, ödeme ve vadeyle ilgili ayrıntıları açıkladı. Erdoğan, 894 lira taksit ve 240 ay vadeyle evlerin sahiplerine verileceğini söyledi. Peşinat miktarı yüzde 10 olarak belirlendi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının koordinesi, Hazine ve Maliye Bakanlığının desteğiyle gerçekleştirilecek projenin tanıtımı, bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Erdoğan, projeye dair “Şehircilik hamlesine yeni bir altın halka daha eklemiş oluyoruz” değerlendirmesi yaptı.
Bugüne kadar TOKİ aracılığıyla 857 bin konut inşa edildiği bilgisini veren Erdoğan, “Bugünkü tanıtım töreniyle 2020 programımız kapsamında ülkemizin 81 vilayetinde 100 bin konutun daha inşa sürecini başlatıyoruz. İnşallah yılbaşı itibariyle temeli attıktan sonra azami 1 ile 1,5 yıl içinde konutları bitirip sahiplerine teslim edeceğiz” dedi.
“Mahalle kültürünü yeniden hakim kılmanın adımlarını atacağız”
Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
Hedefimiz bundan sapma olmaması ve vatandaşlarımızın zemin artı
iki, zemin artı üç, zemin artı dört olmak üzere bu binalara
yerleşmeleri. Bunu sağlamak suretiyle hem depreme dayanıklı hem de
görünümü itibariyle gerçekten kadim tarihimizdeki mahalle kültürünü
yeniden hakim kılmanın adımlarını atmış olacağız.
20 yıl vade
Erdoğan vatandaşların yüzde 10 peşinat ödeyeceğini kalan tutarın tamamı için aylık 894 liradan başlayan taksitler ve 240 aya varan vadelerle ev sahibi olma imkanını sağlayacaklarını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği bilgiye göre evlerin ölçüleri şöyle olacak:
Bu konutlar 2+1 brüt 75-85 metre kare ile, 3+1 brüt 100 metre
kare olarak projelendirilecektir. 100 bin konutluk bu projenin
toplam yatırım bedeli 17 milyar 300 milyon lirayı buluyor. Bu
kampanya kültürel bakımdan da önemli. Her şeyden önce bu konut
projeleri, meydanı, camisi, parkı, yeşil alanı, bina cepheleri ve
diğer tüm özellikleriyle geleneksel mahalle kültürümüzü yaşatacak
şekilde tasarlanacaktır.
Bölgeye göre ev
Türkiye’deki bölgelere göre farklı tipte evler inşa edileceğini söyleyen Erdoğan, “Yakın tarihte ülkemizin yaşamış olduğu ekonomik ve sosyal krizlerin diğer alanlarla beraber şehirlerimiz üzerinde de olumsuz etkileri olmuştur” değerlendirmesini yaptı.
“Hiç şüphesiz bu menfi etkilerin başında çarpık kentleşme gelmektedir. Bizim 17 yıldır ortadan kaldırmaya çalıştığımız çarpık kentleşme sorunu 1950’lerden itibaren başlayan, göçlerin sonuçlarından bir tanesidir” diyen Erdoğan şunları kaydetti:
İnsanoğlu göğe yakın değil toprağa yakın yaşamalıdır. Ama öyle
konutlar yapıldı ki 40 kat 50 kat; bu binaların içerisinde yaşamak
aslında mümkün değil. Bu bizim komşuluk hukukumuzu da ortadan
kaldırdı. Aynı bina içinde yaşıyor, birbirlerini tanımıyorlar.
Komşu ölüyor, diğerinin ondan haberi yok. Bu bize yakışmıyor. İşte
onun için bizim yeniden o geçmişte olduğu gibi mahalle kültürümüzü
inşa etmemiz lazım. Bunu inşa ettiğimiz zaman dayanışmamız çok
daha farklı olacaktır. Çeşitli nedenlerle kırsaldan göç eden
vatandaşlarımız genellikle denetimsizlik neticesinde şehirlerin
etrafına gecekondu dediğimiz sağlıksız yerleşim yerleri
kurmuşlardır. Siyasetçilerin göz yummasıyla bu gecekonduların
sayısı artmıştır. Belki bu anda hoş geliyor olabilir ama bu aslında
oralara yerleşenlere birer ihanettir. Çünkü ne sokaklar sokak, ne
altyapı var, hiçbir şey yok. Herhangi bir depremde; işte daha yeni
Konya’da olan hadiseyi duydunuz. Yığma bir gecekonduda üç tane
çocuk öldü. Şimdi bunlara eyvallah etmek mümkün mü? İstanbul gibi
bir şehirde ne yazık ki aynı şeyler yaşanıyor. Şimdi biz bunlara on
yıllar boyunca yoksulluğu çoğaltan politikalar eklenince sorun
içinden çıkılmaz hale gelmiştir.
Bir dönem İstanbul’da devletin varlık gösteremediği getto ve
varoşların türediğini ifade eden Erdoğan, “Marjinal terör örgütleri
bu bölgeleri militan devşirme aracı olarak kullandı. Suyun,
elektriğin, okulun, altyapı hizmetlerinin olmadığı sağlıksız
şartlarda insanımız yaşamaya mahkum edildi” dedi.