CHP'li Özcan: MİT işi gücü bırakıp hakkımızda savcılara talimat veriyor
CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, AK Parti'nin dokunulmazlık düzenlemesindeki amacının muhalefeti susturmak olduğunu savunarak, "Cumhurbaşkanı ve Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı, işi gücü bırakıp, bizim yaptığımız konuşmalar sebebiyle, sindirmek için savcılara talimat veriyor" dedi.
CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, AK Parti'nin dokunulmazlık
düzenlemesindeki amacının muhalefeti susturmak olduğunu savunarak,
"Cumhurbaşkanı ve Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı, işi gücü
bırakıp, bizim yaptığımız konuşmalar sebebiyle, sindirmek için
savcılara talimat veriyor" dedi.
Bolu'da CHP il binasında basın toplantısı düzenleyen Özcan,
dokunulmazlık düzenlemesine değinerek, "TBMM'de yapılan oylama
neticesinde milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmadı. Ama
AK Parti 'Dokunulmazlıkları kaldırıyoruz' adı altına sadece
fezlekesi olan milletvekillerinin fezlekelerinin işleme
konulmasından ibaret bir geçici anayasal düzenleme gerçekleştirdi.
Bunu da 'Terörle mücadele ediyoruz' adı altında kamuoyunun
gündemine taşıdı. AK Parti'nin bunu yapmasının ana sebebi
muhalefeti susturmaktır. Bizim fezlekelerimizin yüzde 90'ı
'Cumhurbaşkanı'na hakaret' Nerede, ne zaman eleştirsek,
Cumhurbaşkanı ve Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı, işi gücü
bırakıp, bizim yaptığımız konuşmalar sebebiyle, bizi sindirmek için
savcılara talimat veriyor" diye konuştu.
Özcan, dokunulmazlık oylamasında yeterli oy çoğunluğu sağlanamaması
halinde yapılacak olan referandumun Türkiye'nin bölünmesine yol
açacağını belirterek şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın istediği bu konuyu halka
sunarak referandum yapılmasıydı. Ben bu konuda referandum
yapılmasını son derece tehlikeli buluyorum. Türkiye'nin bölünmesine
yol açacak kadar önemli bir referandum olurdu. Halka, 'Bakın siz
terör örgütüne destek verenlerin dokunulmazlıklarının kaldırılıp
kaldırılmasını istiyor musunuz?' diye sorulacaktı. Buna göre de
algı oluşturulacaktı. Ben sırf bu sebeple tehlikenin önüne
geçebilmek için kendimin de 4 kez fezlekem bulunmasına ve
yargılanacak olmamı bildiğim halde Türkiye'yi bu tehlikeli süreçten
korumak adına 'evet' oyu kullandım. Bu kararımın doğru olduğunu
düşünüyorum. Bundan dolayı bir bedel ödeyeceksem, cezaevinde yatmam
gerekiyorsa bunu da göze aldığımı paylaşmak istiyorum."