CHP lideri Kılıçdaroğlu: İslam ile Müslümanlığımız arasındaki fark gittikçe açılıyor
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Paneli'ne katılan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Dinimiz İslam'ın kendisi ile Müslümanlığımız arasındaki farkın gittikçe açıldığını kabul etmeliyiz" dedi. Kılıçdaroğlu, "Adalet, eğitim gibi alanlarda İslam ülkeleri geridedir. Müslümanlar arasındaki kavganın da büyüdüğünü görüyoruz" dedi
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Haliç Kongre
Merkezi'nde düzenlenen Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Paneli'ne
katıldı. Panelde yaptığı konuşmada Elmalılı Hamdi Yazır'ın
kendisini Kur'an-ı Kerim'i anlamaya ve açıklamaya adamış saygın bir
din alimi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu adanmışlığın sonucu
olarak 12 yıl süren çalışmayla Kur'an-ı Kerim tefsiri "Hak Dini
Kur'an Dili" eserini yazdığını söyledi.
Elmalılı Hamdi Yazır'ın tefsiri ışığında Türkiye'nin temel
problemlerini yorumlayan Kılıçdaroğlu, "Hak diyoruz hukuk diyoruz
adalet diyoruz. Peki Elmalılı ne diyor. Elmalılı'nın kadılık
makamına tayin edilecek kişinin hür olması şartına ilişkin önemli
bir değerlendirmesi vardır. Elmalılı'nın, kadıların hür olması
şartına yaptığı özel vurgu sadece köle ve köle sahibi arasındaki
ilişkiye dair değildir. Elmalılı'nın vurgusu yargı makamında
oturanların dış etkilere karşı koyacak niteliklere sahip olması
şartını da kapsamaktadır. Bu haliyle yargının bağımsızlığı ve
tarafsızlığı ile yargı dağıtanların bağımsızlığı ve tarafsızlığı
toplumsal adalet ve huzurumuz için zorunluluktur. Devletin dini
adalettir. Devlet işin ehline verildiği, işi ehline verenlerce
yönetildiği ve sonuç olarak adalet ile hükmedildiği zaman bir vasfa
kavuşmuş olur. Aksi halde ideal bir devlet yönetiminden söz
edemeyiz" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu bir ülkede hukukun üstünlüğü, eşitlik ve şeffaflığın hakim olmasının, vatandaşların onur ve haklarının korunmasının sadece beşeri değil aynı zamanda dini bir zorunluluk da olduğunu kaydetti.
İslam dünyasının içerisinde bulunduğu durumu da değerlendiren
Kılıçdaroğlu, "George Washington Üniversitesinden iki bilim insanı
2015 yılından bu yana düzenli olarak 'İslamilik endeksi' adlı bir
çalışma yürütüyorlar. Bu endekste adalet ve yönetim, ekonomi,
yolsuzluklar, insan hakları ve uluslararası hukuk gibi üst
başlıklar çerçevesinde 150'ye yakın ülke İslami kriterlere
uygunluklarına göre sıralanıyor. 2020 yılı endeksine göre İslam
ülkeleri üzülerek ifade edeyim en alt sıralarda bulunuyor. Bu
endeks 2015 yılında ilk defa yayınlandığında Katar 39'uncu
sıradaydı. 40'ıncı sırada Birleşik Arap Emirlikleri vardı, Malezya
43'üncü sıradaydı. Türkiye ise 65'inci sırada bulunuyordu. Endeks
2020 yılı verilerinde İslam ülkeleri açısından hiç de iç açıcı
değil. Malezya yine 43, Birleşik Arap Emirlikleri 47, Katar 51'inci
sıraya gerilemiş durumda. Türkiye ise 2020 yılında 100'üncü sırada.
Endeksin 2020 yılı sonuçları itibariyle ilk 40 sırada hiçbir İslam
ülkesi yer almıyor. İlk sıralarda ise Yeni Zelanda, İsveç, Hollanda
yer alıyor. Bu endeksin ortaya koyduğu sonuçlar İslam'ın ortaya
koyduğu kriterler açısından Müslüman olarak yaşadığımızı ancak
İslam'dan nasıl uzaklaştığımız gözler önüne seriyor. Dinimiz
İslam'ın kendisi ile Müslümanlığımız arasındaki farkın gittikçe
açıldığını kabul etmeliyiz. İslam'ın özünde yer alan çoğulculuğun
gün geçtikçe azaldığı, Müslümanlar arasında kardeş kavgasının tüm
çabalara rağmen sonlandırılmadığı gerçeği ile yüzleşmeliyiz. Kimi
grup ve yapıların kendi çıkarları doğrultusunda dini değerlerimizi
istismar etmesine hep birlikte karşı durmalıyız" şeklinde
konuştu.
Dünyada en büyük göçmen hareketliliğinin Müslüman ülkelerden batıya doğru yaşandığını belirten Kılıçdaroğlu, "Ege'nin Akdeniz'in soğuk sularında hayatın kaybedenleri büyük bölümü Müslüman kardeşlerimiz. Dünya silah sanayiinin en önemli alıcıları arasında Müslüman ülkeler ilk sıralarda yer alıyor. Ne yazık ki çoğu yerde bu silahlar Müslüman kardeşlerimize yönelik kullanılıyor" açıklamalarında bulundu.