Bahçeli'den Suriye mesajı: "Gidin alayını bitirin"
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Suriye'de gerçekleştirilen operasyonlara ilişkin yaptığı açıklamada, "Vakit terörü bitirme vaktidir. Biz kahramanlarımızın arkasındayız. Nerede bir terör örgütü varsa gidin alayını bitirin" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündemdeki konuları
değerlendirmek üzere basın toplantısı düzenledi
İşte MHP lideri Bahçeli'nin değerlendirmelerinden öne çıkanlar;
Zincirleme yol kazaları olsa da bu devirler zaman içinde açılmış,
istikrarlı gelişme çarkı dönmeye başlamıştır. Üzerinde yaşadığımız
coğrafya kaderimizdir.
"COĞRAFYAMIZI DEĞİŞTİREMEYİZ"
Coğrafyamızı değiştiremeyiz, bunu aklımızdan dahi geçiremeyiz.
Böyle bir kimliksizliğe hevese edenleri de elimizin tersi ile iter
insan yerine bile koymayız. Bir millet yüzyıllarca biriktirdiği
tarihini bir kenara atsaydı, dünyada tarih diye bir kavram
kalmazdı.
Üstünlüğün maddi ve manevi kudretlerin bileşkesi olduğunu dikkate
alırsak bunu en hakeden büyük Türk milleti olmuştur. İstikrarından
yoksun bir milletin insanlık aleminde uşaklıktan başka bir
seçeneğin olamayacağını kutlu ceddimiz hatırlarında bulmuştur.
"ÇIBAN BAŞLARI NEFES ALAMAYACAKTIR"
Bu meşale sönmedikçe Türk milleti her zaman iddiasını sürdürecek
çıban başları nefes alamayacaktır. Türkiye işte bu meşalenin
direnci ile önünü aydınlatmaktadır.
Türkiyemiz Çanakkale Savaşı'nda korkuyu yenmiş bir kahramanlığın
mahsulüdür. Türkiyemiz büyük bir çınardır. Bu çınarı kurutmak
mümkün değildir.
Asırlardır üzerimizde oyun oynanmaktadır. Büyüklüğün vakarında
hedef olmak da vardır. Milli varlığımız asırlardır rahatsız
edilmektedir. 1000 yıllık kardeşlik mirasını çekemeyenler akbabalar
gibi etrafımızda dönmektedir. Ne koparısız arayışıyla yanıp
tutuşmaktadır.
Bölme planları güncellene güncellene bugünlere ulaşmıştır. Şu
günlerde yaşadıklarımız tam da budur.
Çevremizdeki kuşatma sinsi, kurnaz, kanlı ve ahlaksızdır. Türkiye
büyük bir risk ve tehdit dalgası ile pençeleşmektedir. Suriye'deki
vahşi boğuşma Türkiye'ye yansımaktadır. 6-7-8 Ekim olayları ile
başlayıp Suruç ve Gaziantep'e kadar uzanan şiddet yelpazesi etnik
kazıma yapıldığını net olarak dışa vurmaktadır. ABD destekli
PYD'nin Menbiç'te girmesi, Cerablus operasyonu, Esad'ın PYD'yi
bombalaması, Türkiye'nin Rusya ve İran'la yakınlaşması fay
hatlarını iyice artırmıştır.
Türk savaş uçakları havadan operasyonlara katılmıştır. Elbette
Türkiye'nin milli güvenliğini korumak için operasyon haklıdır.
Cerablus'u IŞİD'den alırken alanlara PYD'nin yerleşmesine müsaade
edilmemelidir. PYD-YPG Fırat'ın batısına uzun süre önce
geçmiştir.
"ABD'NİN PYD İÇİN ÇIRPINMASI ART NİYETLİDİR"
Bugüne kadar PYD'yi en fazla şımartan ve ön açan ABD'dir. Terör
örgütü doğuda kalsa ne olacak batıda dursa ne çıkacaktır. Terör her
yerde terördür.
ABD'nin PYD için çırpınması art niyetliliktir. Açık şekilde
kullanmaktadır. ABD, malum terör örgütlerinin ağızlarına bir damla
bal sürüp Ortadoğu'nun haritasını çizmektedir. ABD'nin PYD-PKK'ya
bakışı da hastalıklıdır.
"BARZANİ'NİN ANLAMASI GEREKMEKTEDİR"
PKK-PYD terör örgütü IŞİD gibi çılgına dönmüş ve Türkiye'ye namlu
çevirmiştir. Türk devleti milli çıkarlarını sonuna kadar savunmakla
mükelleftir. Bunu en başta ABD'nin bilmesi, Barzani'nin anlaması
gerekmektedir.
PKK'nın Artvin'de konvoya saldırması, Cizre'de 11 polisimizi şehit
etmesi, müşterek terörist faaliyetlerin bir sonucudur. Korkarım ki
bu kanlı süreç genişleyerek devam edecektir.
MHP, her türlü manevi desteği eksiksiz verecek hükümetin arkasında
sağlamca duracaktır. Türk milleti artık ayaktadır.
Terör örgütleri tamamiyle tasviye edilmelidir. Vakit, terörü
bitirme vaktidir. Kahramanlarıma diyorumki ne kadar terör örgütü
varsa gidin vurun. Biz yanınızdayız.
"TOPLUMSAL DİRENCİ KIRMANIN KİRLİ MAŞALARI"
PKK-PYD-FETÖ ve IŞİD, toplumsal direnci kırmanın kirli maşalarıdır.
Üst akla cevap vermenin zamanı çoktan gelmiştir.
Düşman kampına cevap veremezsek sonuçlar ağır olacaktır. İhanet
kursaklarında mutlaka kalacaktır.
Gaziantep'te yaşanan acının dumanı hala tütmektedir.
Yaşadıklarımız tam bir kaostur. Terör örgütünün mensupları devletin
her yerine sızmıştır. 17-25 Aralık'ta 81 ilin emniyet müdürlerinden
74'ü FETÖ üyesidir. Bir ara emniyet genel müdürlüğündeki daire
başkanlarının tamamı FETÖ'ye çalışmıştır.
Valiler, kaymakamlar, bürokratlar, müfettişler, general ve
amirallerin yüksek çoğunluğu FETÖ'nün faal elemanlarıdır.
"DEVLETİN RUHU BİLE DUYMAMIŞTIR"
7 bin emniyet istihbaratçısının 6 bin 500'ü FETÖ için faaliyet
göstermiştir. Burası sözün bittiği yerdir. Binlerce kişi FETÖ'ye
ybiat etmiş ama bunu devletin ruhu bile duymamıştır.
"FETÖ'NÜN KAFASINI EZİNCE..."
Bu bir işgal denemesidir, Türkiye düşmanlığıdır. FETÖ'nün kafasını
ezince bu kez diğer terör örgütleri devreye girmiştir.Tehlike
devasadır. Her türlü siyasi ve ideolojik beklenti ikinci plandadır.
Siyasi çekişme ve kutuplaşma ile geçireceğimiz vakit yoktur.
Müşterek irade süreklilik kazanmalıdır.
Türkiye'nin derhal milli huzur ve barış ortamını temin etmesi
şarttır. Yeni madurlar üretmek yanlıştır. Onarım ve toparlanma
sürecine herkes ortak olmalıdır.
Türk millet egemenliğini göz bebeği gibi koruyacaktır. Kuruluş
ruhundan ayrılmayacaktır. Türkiye'yi yaşatma görevimizi ihlal ve
ihmal etmeyeceğiz. Türkiye hiç böyle bir döneme şahit olmamıştır.
Sonuçta Allah muhafaza bölünmemiz sağlanacak son yurdumuz ateşe
verilecektir. Çok şükür 15 Temmuz dirilişi yeni bir Çanakkale
ruhudur.
"7'DEN 70'E MÜCADELE EDELİM"
Siyasi mücadelenin ahlaki dengeden mahrum olmasına müsaade
etmeyeceğiz. Bu devlet bizimdir, bu millet biziz. Desteğimiz devam
edecektir. Gönül kazanalım, gönüller yapalım. Kalpler fethedelim.
Türkiye geleceğine umutla bakmalıdır. Hukuk devletine bağlı kalarak
insan hak ve hukukunun çiğnenmesine sessiz kalmayalım. TSK'nın
hedef yapılmasına mutlaka engel olalım. Terörle aynen 7'den 70'e
mücadele edelim, bu belanın kökünü tümden kurutalım.
Terörle mücadele misyon, karar ve uygulamanın yönetilmesi gereken
bir süreç demektir. Başta hükümet olmak üzere bu stratejinin,
terörle mücadele siyaseti oluşturulmalıdır. Terörle mücadele
yalnızca asker, polise verilmiş basit bir mücadele değildir,
diplomatik bir terörle mücadele ilişkileri oluşturulmalıdır.
Terörle mücadelede kitle kazanma programı devreye sokulmalıdır.
Terörle mücadele içte olduğu kadar dışta da ittifak gerektiren bir
çalışmadır. Tutarlı bir terörle mücadele, tanıtım çalışmasına
ihtiyaç vardır.
Terörle mücadele devam ettiği sürece partimiz devletinin ve
hükümetinin yanında sapasağlam duracaktır. Gerekirse bütün
fedakarlıkları da yapacaktır.
SORU-CEVAP
"ADLİ YIL AÇILIŞI'NA KATILACAĞIM"
15 Temmuz'dan öncelikli bir mevzu olmaması gerekir. Sürekli bir
ismi telaffuz etmek size yakışmayan bir davranıştır. 1 Eylül'deki
Adli Yıl Açılışı'na katılacağımı bildiriyorum. Madem
Cumhurbaşkanı'yla 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin gündemini konuşmak
için gidiyorlar, başka bir sebepten Beştepe'ye gitmekten
çekiniyorlar. Bunu da anlamak zordur.
"GÜLEN İÇİN BANA GELDİLER..."
Uzun zamandan bu yana basında farklı farklı şekilde yorumlanan
olayı siz tekrar söylediniz. 2009 yılının Haziran ayında Gazi
Üniversitesi'nin Sayın Rektörü her yıl olduğu gibi ziyarete gelmek
istemişler, ziyaretten sonra da biz kendilerine randevu
vermişizdir. Sayın Rektör ziyareti sırasında yanında bir zat ile
gelmiştir. Bir davetiyesinin olduğunu, bu davetiyeyi de takdim
etmişlerdir. Geçmişte partimizin kurucu başkanı Sayın Alparslan
Türkeş, Gülen denilen şahısla zaman zaman görüştüğünü
söylemişlerdir. Ben kendilerini dinledim. Bazı davranışlarınız
kabul görmüştür fakat bazıları olmamıştır. Bu böyle devam eder,
toplumumuzun bütün değerlerini tahrip ederseniz bir gün ülkücü
hareket ile karşı karşıya kalırsınız demiştim. Bundan 1.5-2 ay
sonra MHP'de bir fitne yayılmıştır, bazı kişiler haraç olarak
kullanılmıştır. Bugün değişim şeklinde söylenen laflar 2009 yılının
Ekim ayından beri söylenen laflardır. Şu an için FETÖ denen
örgütleme 7 ayakta genişlemiştir. Bunların içinde TSK'dan tutun
eğitim alanında da vardır. Siyaset ayağınında da var olduğu
söyleniyor. Eğer varsa, bugün FETÖ ile mücadele edenler siyaset
alanını da gözden geçirmelidir. Eğer bu varsa, MHP ile ilişkisini
keseriz.
Bu ülkenin başsavcıları var. Bu tür bir müdahalenin ikinci defa
olacağını söyleyen insanlara başvurup, gerekli tedbirleri almaları
konusunda hükümete destek vermeleri lazımdır.