Bahçeli: Pandoranın kutusu açıldı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülmesinin ezberleri bozduğunu söyledi. Bahçeli, "Pandoranın kutusu açıldı" dedi. Bahçeli, Türkiye'nin NATO üyeliğinden hep zararlı çıktığını iddia ederek "Türkiye terörle mücadelesini sürdürdükçe sözde müttefiklere bir haller olmaktadır" dedi.
Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde
(TBMM) düzenlenen grup toplantısında konuştu.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan İstanbul
Başkonsolosluğu'nda öldürülmesiyle ilgili olarak değerlendirmelerde
bulunan Bahçeli, "Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuştur. Pandoranın
kutusu açılmıştır" ifadesini kullandı.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar
şöyle:
— Dün Mevlid Kandili'ni dua ve şükran ile andık. Kandiller nefsin
yanıltıcı istek ve arzularından uzaklaşmayı sağlayan müstesna
zamanlardır. Peygamberimiz, dürüstlük, iyi niyet, hoşgörü
meşalesiydi. Sözü dinlenirdi, herkes tarafından takdir edilirdi.
Eminliğinden hiç şüphe duyulmazdı. Ne mutlu bize ki, onun izinden
yürüyoruz. Peygamberimizin doğumu beşeriyet tarihinin en önemli
hadiselerindendir. Tıpkı bugünkü gibi mazlumlar inim inim
inliyordu. Peygamberimizin doğumu ile huzur ve refah yeniden
yeşermişti. İslam toplulukları dinimizin ana rotasından ne zaman
ayrılmışsa savrulmuştur. Müslüman coğrafyası öyle bir buhrana
girmiştir ki, haksızlıklar ve zulüm çoğalmıştır. Zillet bugünkü
şartlarda öne çıkmış, fırlamıştır.
— İslam ülkelerinde servet ve şehvete kapılmış prenslere, emirlere,
krallara dikkat ediniz. Bunun neresinden tutalım, nasıl düzeltelim?
Bir yanda karıncayı incitmekten korkan peygamberimiz duruyorken,
bir yanda en vahşi cinayeti Müslüman kisvesi altında işleyebilen
cüce bir azınlık vardır. İnanıyoruz ki Allah Cabbar'dır, Kerim'dir,
Rauf'tur, Aziz'dir. Dünya iktidarları için zulmedenler, ihanetten
geçinenler zelildir, yozlaşmıştır, günahkardır, haramzadedir."
— Kuran'ın bir insanın canına kıyan tüm insanlığa kıymış gibidir
ifadesi kimsenin gündeminde yoktur. Ortak akıl paslanmış, ortak
vicdan kurumuştur. Her gün 5 vakit okunan ezanların hatırına, her
gün amin diyen eller adına soruyorum; İslam topluluklarını
pençesine alan kargaşa ve karmaşa nereye kadar sürecektir?
Efendimiz yetim büyüdü, tüm yetimlerin umudu oldu. Peki bugünkü
yetimlerin hakkı ne zaman korumaya alınacaktır? Aksi halde bu
girdap daha da genişleyip, Allah muhafaza hepimizi içine
alacaktır."
— İslam coğrafyası terörle yıldırılmak, teslim alınmak isteniyor.
Bölgenin mihenk taşı olan Türkiye, bu senaryolardan etkileniyor,
zarar görüyor. Ortadoğu'daki kavganın temelinde hakimiyet kaygısı
yatmaktadır, paylaşım kavgası yaşanmaktadır. İstenen zayıf ve kukla
devletlerdir. İstenen maşalığa hazır terör devletleridir.
Ortadoğu'nun ve İslam ülkelerinin kanlı bıçaklı hale getirilmesi
burada aranmalıdır."
— Sözde kral, emir ve şeyhler için öncelik İslam'ın itibarı değil,
saltanat çıkarlarıdır. İşin asıl boyutu hala bu tehlikenin fark
edilememiş olmasıdır. Yeri gelince mangalda kül bırakmayan her ülke
terörizmi kınamaktadır. Kazın ayağı hiç de görüldüğü gibi değildir.
Göz vardır, izan vardır. Her şey ortadadır. Herkes teröre karşıysa
bu caniler nasıl yaşayabiliyorlar? Bir bakıma üzüm üzüme baka baka
kararmış. Emperyalizm tuzağına düşen ülkelerin yüzleri simsiyah
kesilmiştir. Teröristlere TIR'lar dolusu silah gönderenleri nereye
koyacağız? 2013 ile 2017 yılı arasındaki silah satışları yüzde 20
artmış durumdadır. Caniler ekmek alır gibi silah almaktadır. Önemli
bir bölüm silah ise bedelsiz ve hibedir. Teröristlere silah satışı
yapacak kadar haysiyetsiz olmuşlardır. Bu nasıl bir ilkesizliktir.
Önce sorun yaratıp sonra silah satmak, sorun çıkarıp, müdahale
etmek bilinen bir sömürgeci politikasıdır. Yoksulluk İslam
ülkelerine sinmiştir. Yolsuzluk İslam ülkelerine demir atmıştır.
Tarihe bakınca nice bedbahtın ibretlik acıklı sonunu görmek
mümkündür. Allah mutlak galiptir. Bunu yine göreceğiz. Büyük Türk
Milleti olarak tanık olacağız.
— Günlerdir Cemal Kaşıkçı cinayeti konuşuluyor. Kimlerin doğrudan
parmak izi olduğu tartışılıyor. Kaşıkçı krizi uluslararası bir
meseleye dönmüştür. Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuş, pandoranın
kutusunu açmıştır. Ülkemiz hakkın ve hukukun yanındaki duruşu ile
takdir toplamaktadır. 2 Ekim 2018 tarihinde vukuu bulan Kaşıkçı
cinayeti birçok soru işaretini peşinden getirmiştir. Suudi
Arabistan'ın örtbas çabası Türkiye'nin delilleri ile çürütülmüştür.
Riyad yönetimi ilişkisi olmadığını savunmuştur. Titiz çalışmalar
sonrası, Kaşıkçı'nın konsolosluta öldürülerek parçalara ayrıldığını
itiraf etmek zorunda kalmıştır. Türkiye, Suudi Arabistan'a 18 kişi
için iade talebinde bulunmuştur. Suudi yönetimi 18 kişiyi gözaltına
almış, 5'i hakkında idam kararı vermiştir. Kimi kurtarıp, kimi
asacakları aşikardır. Cinayetin baş azmettiricisi olarak belirtilen
veliaht bu olayların bir daha yaşanmaması için kurulan heyetin
başına getirilmiştir. Kuzu, kurda teslim edilmiştir. Gerçeğin
ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. Anlaşılıyor ki Suudi Arabistan
yönetimi sanal bir mahkeme ile cinayetin üstünü kapatmaya
yönelmiştir. Yerli işbirlikçinin kimliği hala aydınlanmış
değildir."
— 15 Kasım'da açıklama yapan Suudi Dışişleri Bakanı, meselenin
siyasileştirilmesinin İslam coğrafyasının bölüneceğinden
bahsetmiştir. Bu bakan bana göre halt etmiştir. Maktul bellidir,
müşteki bellidir, cinayet mahali de bellidir. Kaşıkçı'yı öldüren
caniler bellidir. Saklanacak ne kalmıştır? Gizlenecek ne kalmıştır?
Kutsal toprakları hakimiyeti tutan bir ülke terör yöntemlerinden
medet umacak bir noktaya nasıl gelmiştir? Suudi Arabistan
yönetiminin Ladin zihniyetinden ne farkı kalmıştır? Cinayet üssü
olarak Türkiye ne hakla kullanılmıştır. Veliaht prens için çember
daralmaktadır, kaçış yolları daralmaktadır.
'ABD, İSLAM ÜLKELERİ ARASINDA KARGAŞA
AMAÇLIYOR'
— ABD, Kaşıkçı cinayeti ile başından beri Veliaht Prensi koruma
yoluna gitmiştir. Emri verenin Veliaht Prens olduğu söylense de
Trump tarafından görmezden gelinmiştir. Trump, Kaşıkçı ile ilgili
ses kayıtlarını dinlemek istemediğini söyleyerek kesin rapor
sonuçlarını bugün açıklayacağını söylemiştir. ABD, İslam ülkeleri
arasında kargaşa amaçlamaktadır. Suudi Arabistan artık şapkasını
önüne koymalıdır.
— AB, İtalya'nın bütçe sorunu ile ilgili kararı 21 Kasım'da
verecektir. AB'nin geleceği meçhuldür. AB bir anlamda iflasın
eşiğindedir. Fransa'nın başını çektiği, Almanya'nın yeşil ışık
yaktığı, Trump'ın karşı çıktığı Avrupa Ordusu konusu 58 yıllık
arayışın ardından yeniden ortaya çıktı. Avrupa Ordu kurulursa bir
cepheleşme ortaya çıkacaktır. Burada Türkiye'nin alacağı tavır ve
pozisyon bizim için önemlidir. Türk ordusu dünyanın en büyük 3
ordusundan biridir. Bu hiçbir şartta değişmeyecektir. Kiminle
müttefiksek beka meselesinde karşı karşıyayız. Kiminle NATO
şemsiyesi altında birlikteysek teröristlere destek veriyorlar.
İttifak adamlık,adanmışlık, fedakarlık ister. Türkiye seçeneksiz
falan değildir. Önde müttefik olup arkada iş çevirmek rezilliğin
daniskasıdır. Güney sınırlarımız boyunca arkamızdan iş
çeviriyorlar. Hangi taşı kaldırsak altından ABD, YPG ortaklığı
çıkıyor. Neymiş taktik ilişkiymiş. Cani ile taktik ilişkisi
kurulamaz.
'ABD, İÇİŞLERİMİZE KARIŞMAYI MESLEK EDİNDİ'
— ABD içişlerimize karışmayı ilk iş ve meslek edinmiştir. Anadolu
A.Ş'nin kurucusu olan şaibeli kişilik ve bağlantılı kişiler
hakkında gözaltı kararı alınmıştır. Bunların Gezi Parkı olaylarını
Anadolu'ya yaymaya çalışmak için görüşme yaptıkları iddia
edilmiştir. Gezi ile ilişkisi olduğu iddia edilen kişilerle hukuk
önünde hesaplaşmanın neresinde sorun vardır? Onu bıraksın, FETÖ
elebaşını ne zaman iade edecek ondan bahsetsin. Ülkemizde garip ve
üzerinde durulması gereken gelişmeler ülkemizde yaşanıyor. Yeni bir
terör konsepti tedavüle sokulmuştur. Koordinat belirleyen droneları
PKK kullanmayı başlamıştır. Yakın zamanda Şırnak'taki üs bölgesi
yakınlarında patlayıcı yüklü drone düşürülmüştr. Terör örgütü bu
yöntemi kimlerden öğrendi? Bu İHA'ları kimlerden sağladı? Sokaklar
karıştırılmaya çalışılıyor. FETÖ, PKK iş bölümü yapmış ortaklar
pusuda bekliyor. Terörün hedefi olan korku ve kuşku
tırmandırılıyor. Türkiye üzerinde yeni bir şer ve hain deneme
planlanıyor.
— 31 Mart yerel seçimleri için provokasyonlar planlanıyor. Zillet
ittifakının oyunlarına izin vermeyeceğiz, oyunlarını
sonlandıracağız. Granit kayasına çarpan kayalar dev olsa ne yazar.
Hepsi silinip gidecektir. Bu can vatana da, millete de bin kere
feda olsun.