Bahçeli: “Hem Aleviyiz hem Sünniyiz, Müslüman Türk milletiyiz”

Devlet Bahçeli, MHP grup toplantısında Alevi-Sünni birlik vurgusu yaptı: "Birbirimize yan gözle bakmaktan bıkmadık mı?" ifadelerini kullanan Bahçeli "Gayemiz milli birliktir. İblis uşaklarının tezgahını bozmanın vakti gelmedi mi? Tek yürek olmayalım mı? Cami ne kadar bizimse cemevi de bizimdir.Alevi kardeşlerimizin cemevini ibadet olarak görmelerine anlayış göstermek lazım."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şu şekilde: 

Değerli vekiller, saygıdeğer misafirler, basınımızın mümtaz temsilcileri, grup toplantımızın başında sizleri en iyi dileklerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımızı hasretle selamlıyorum.

Savaş yerine barış, kutuplaşma yerine kucaklaşma, istismar yerine iş birliği, imtiyaz yerine eşitlik, baskı yerine hür irade her sorunu çözecek tariftir.

Eski defterleri karıştırırsak müflis tüccar durumuna düşeriz. Gönüllere ulaşırsak kardeşliğimizi güçlü şekilde pekiştiririz. Türk ve Türkiye Yüzyıl'ındaki dipsiz tartışmaları mutabakata bağlamanın hedefindeyiz. Bu hedef ahlakidir. Temelinde akıl, izan, insaf ve insan vardır. Siyasi, manevi, tarihi, kültürel ve fikrî imkânlarla kireçlenmiş kronik gerilimleri bertaraf etmek mümkün, hatta mukadderdir.

TÜRK VE İSLAM MUHALİFLERİNİN KARA KAMPANYASI

Türk-Kürt, İnanan–inanmayan, laik–anti-laik ikilemini körükleyen yine aynı odaklardır. Dâhili ve harici tezgâh ise Alevî-Sünnî bloklaşmasını siyasî ve ideolojik dürtülerle süreklilik içinde tahrik ve tahkim etmeye kalkışan Türk ve İslam muhaliflerinin kara kampanyasıdır. İnanç ve ifade hakkıyla insan ve fikir hürriyetinin kullanımına ses çıkaran, itiraz eden, tepki gösteren; buna her kim teşebbüs ve tenezzül ediyorsa ya akıl ve vicdan mahrumudur ya da taşeron olarak sahaya sürülmüş bir ajan provokatör mahlûktur.

"İBLİS UŞAKLARININ TEZGAHINI BOZMANIN VAKTİ GELMEDİ Mİ? "

Alevi kardeşlerimizle ilgili düşüncelerimizi samimi şekilde paylaştık. İşin özünde hepimiz Müslüman değil miyiz? İtikadımız bir değil mi? Hepimiz Türk milletinin onurlu mensupları değil miyiz? Mezhebi ayrılıklar kimi mihraklarca silah gibi kullanılmadı mı? Birbirimize yan bakmaktan bıkmadık mı? Yetmedi mi çektiğimiz çile ve eziyetler? Yetmedi mi yanlış anlamalar ve peşin hükümler? İblis uşaklarının tezgahını bozmanın vakti gelmedi mi?

"HEM ALEVİ HEM SÜNNİYİZ"

Tek yürek olmayalım mı? Gönül rahatlığı ile diyorum ki hem aleviyiz hem Sünni, hepsinden evvel Müslüman Türk milletiyiz. Bu düşüncelerim Alevi kardeşlerimizin beklentilerini seslendirmeye mani değildir. Alevi kardeşlerimiz bizim canımız, can beraberimizdir. Onların her sorunu bizim sorunumuz her isteği bizim de isteğimizdir.

"CAMİ NE KADAR BİZİMSE CEMEVİ DE BİZİMDİR"

Aleviliği inanç ve kültür alanından çıkarmaya çalışanlar büyük yanlıştadır. Cami ne kadar bizimse cemevi de bizimdir. Gerginlikleri diri tutmanın hiçbir sonu yok. Alevi kardeşlerimizin cemevini ibadet olarak görmelerine anlayış göstermek lazım.

Başta Cumhurbaşkanımız dahil olmak üzere Hacıbektaş Horasan Erenleri Dergâhı Cemevi Külliyesi'nde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Dün ne diyorsak bugün de aynı çizgideyiz. Maraş'tan Çorum'a kadar yaşananların iç yüzünü okumayanlar, emin olun ki bizim ilgi ve irtibat sahamızın sonuna kadar dışındadır. 

Hacıbektaş'ta yaklaşık 6 bin metrekarelik dünyanın en büyük cemevi külliyesinin milli birliğimizin nişanesi olması Allah'tan niyazımızdır. Ehlibeytin aydınlık meşalesi orada yanacaktır. Ehlibeytin aziz büyüklerini saygı büyüklerini saygı ile yad ediyorum.

 GAZZE'DEKİ ATEŞKESE DİKKAT ÇEKTİ

738 günlük dehşet kısmen son bulmuş ve ateşkes 10 Ekim'den itibaren tesis edilmiştir. Anlaşmanın devreye girmesi ile müsbet gelişmeler yaşanmaya başlamıştır. Dün Mısır'da tertiplenen zirvenin sadece Filistin İsrail ihtilafı çözümünün değil orta Doğu'nun çözümlemesini diliyorum. İsrail'in güven vermeyen tutumu karşısında tedbirli olmak gerekliliktir. Savaş suçunun cezasız kalması düşünülmeyecektir. Vandallar küresel vicdan ve yargı karşısında hesap vereceklerdir.

İsrail ordusunun kısmı geri çekilmesi ve ateşkes ile yüz binlerce Filistinli zoraki bir tebessüm ile yıkık dökük evlerine dönmeye başlamıştır. İnsan seli bir halkın hayat mücadelesinde çektiği ızdırapların geçit merasimini çağrıştırmaktadır. Temennimiz kalıcı barışın yeşermesidir. Akıbetinin ne olacağı kestirilemeyen ateşkes ile oyalanmanın alemi yoktur. Gazze'de 67 bin mazlumun canı alındı.

67 sınırları içinde başkenti Doğu Kudüs olan, BM'den tam üyelik statüsünü elde etmiş bir Filistin kurulmadıkça mevzi kazanımlarla avunmak boştur. Gazze'e Türkiye'nin yer alması huzura katkı sağlayacaktır. Türkiye'nin kudreti artık herkesçe görülmüştür. Ülkesine yabancılaşmamış herkes bunu görecektir. 

ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ 

Özgür Bey'in İspanya ile başlayan turlarında ülkemizi kötülemesi, sayın cumhurbaşkanına Gazze konusunda iftira atması kabul edilir şey değildir. Soykırımı tribünden izleyenlere, hala ne duruyorsunuz diyen Türkiye'dir. Böyle bir Türkiye'den iftihar etmek için şu partili bu partili olmaya lüzum yoktur. Mertçe davranmak, ülke sevgisi ile erimek ve adam gibi adamlıktan taviz vermemek yeterlidir.

"ÖZGÜR BEYİN YOLU YOL DEĞİLDİR"

Özgür Bey'in yolu yol değildir. Her ülkede Türkiye ve Cumhurbaşkanımızı hedef alması işbirlikçi bir özlemin hezeyanıdır.

Takip ettiği siyaseti, ahlaklı bir siyaset değildir. Bu muhalefet patırtısının yurt dışında ziyaret ettiği her ülkede, Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanlığı kabinesini hedef alması; işbirlikçi ve manda özlemi çeken bir siyasetçinin hezeyanıdır.

Dünya genelinde hangi ülkeye bakarsanız bakın, biraz sonra anlatacağım bazı istisnalar dışında, hangi ülkenin muhalefetini incelerseniz inceleyin: Ülke ve milletini seven çürümüşlüğe ortak olanlara da yuh olsun.

Bu yılki Nobel barış ödülü Venezuellalı bir hanım efendiye verildi. ABD'nin ülkesine müdahale etmesini isteyecek kadar zıvanadan çıktı. İmamoğlu da bu hanımefendiyi kutladı. İşte CHP budur. Aziz Atatürk'ün kemikleri sızlamaktadır. Bu barış ödülü elbette yok hükmündedir.

CHP YANLIŞ ROTADADIR

Alın ödülünüzü tepe tepe kullanın sonra da başınıza külah diye geçirin. Yabancı ülkelerde cumhurbaşkanına iftiralar savuranların yeri, memleketi haricimizdeki herhangi bir ülkedir. İstiyoruz ki kol kırılsın yen içinde kalsın. Ülkemizi yabancılara şikayet etmek şerefli bir tavır değildir. CHP yanlış rotadadır, başındaki zat histeri krizine tutulmuştur.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ

Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, istişarelerin sonuna yaklaşmaktadır. Bölgedeki terör sorununun çözümü, maddî olarak 41 yılı bulan bir süreçtir; bir günde çözülmesini elbette bekleyemeyiz. Ancak herkesin, özellikle muhatapların, sorunlu bir dil kullanmaktan kaçınmasını özellikle davet ediyoruz.

ŞEHİTLERLE İLGİLİ SÖZLERE TEPKİ 

Şehitlerimize ‘gencecik cesetler’ demek doğru ve isabetli bir söz değildir. Şehitlerimize ‘gencecik cesetler’ demek doğru ve isabetli bir söz değildir. 

Onlar bizim kahramanımız, manevi rehberimizdir. Bâkî İmrân Sûresi’nde buyurulduğu gibi: ‘Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanmayın; onlar diridirler.’

Türkiye’ye büyük milletin menfaati ve güvenliği açısından, asla kaos yaratmak isteyenlere yer ve fırsat verilmemelidir. Herkes ve hepimiz, terörsüz Türkiye hedefinin sekteye uğramamasına özenle dikkat etmeliyiz. Maksimalist terör girişimlerinin gündeme gelmesine asla fırsat vermemeliyiz.

Hepimiz Türk milletiyiz. Denizi geçtikten sonra derede bocalamanız hiç kimseye fayda sağlamayacaktır. Terörsüz Türkiye, Türk milletinin müşterek arzu ve amacıdır. Bu arzu ve amaçtan sapma gösterenler ahlaken, vicdanen ve siyaseten çok ağır sonuçlarla karşılaşacaklardır.27 Şubat İmralı açıklaması dışında hiçbir söz, teklif veya değerlendirmenin bizim nazarımızda hükmü yoktur.

27 Şubat açıklaması bize göre esastır; o esas üzerinde yürüyen her insan akıllı insandır.
Değerli arkadaşlarım, bu yaşam yılında sosyal ve ekonomik göstergelerin çıtayı yükselteceğine inanıyorum. Milletimizin aşına aş, işine iş, refahına refah katmak hepimizin görevidir.

Bu çerçevede, haklı istek ve ihtiyaçları da mutlaka karşılamakla mesulüz.

ASKERİ HASTANELER AÇILMALI

Vatandaşın haklı isteklerini karşılamakla mesulüz. Bunlardan biri de askeri hastanelerin tekrar devreye alınmalıdır. Kapatılmaları hataydı ama açılması sevap olacaktır.