AK Partili Çelik: Fitne ateşini körüklemek isteyen birtakım uydurma haberlerle mücadele etmek durumunda kalıyoruz
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Çok sayıda yalan haberle, fitne ateşini körüklemek isteyen birtakım uydurma haberlerle mücadele etmek durumunda kalıyoruz. Yalan haber kampanyasına karşı bir deneyimimiz var" ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin birçok yerindeki orman yangınlarını büyük bir üzüntüyle takip ettiklerini söyledi.
Bir yandan sahada yangınlarla mücadeleye destek olmaya çalıştıklarını bir yandan da yalan haberlerle uğraşıldığını aktaran Çelik, "Yangın ateşini söndürmek için kahramanca mücadele ediliyor. Bu yangın ateşini söndürmek için Orman teşkilatımız, AFAD'ımız, itfaiye teşkilatımız, belediyelerimiz, Türk Kızılayımız, vatandaşımızın yanına koşuyor. Herkes elinden gelen gayreti gösteriyor. Tabii bunun yanı sıra bir yandan da maalesef fitne ateşiyle, fitne ateşini söndürmekle uğraşmak durumunda kalıyoruz" ifadesini kullandı.
'Yalan haber kampanyasına karşı bir deneyimimiz
var'
Çelik, yangınlar başlar başlamaz
resmi açıklamalara itibar edilmesi konusunda uyarıda
bulunduklarını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Çok sayıda yalan haberle, fitne ateşini körüklemek isteyen
birtakım uydurma haberlerle mücadele etmek durumunda kalıyoruz.
Yalan haber kampanyasına karşı bir deneyimimiz var. O sebeple de
yangınlarla mücadele başladığı andan itibaren resmi yetkililerin
söyledikleri dışındaki yaklaşımlara herhangi bir şekilde itibar
edilmemesi gerektiğini, her türlü çalışmanın valilikler
koordinasyonunda yürüdüğünü ve valiliklerin açıklamasına dikkat
edilerek her türlü yönlendirmenin yapılması gerektiğini ifade
etmiştik. Ama maalesef çok sayıda yalan haberle hala mücadele etmek
durumunda kalıyoruz. Yangınla mücadele için bu kahramanca
mücadeleyi veren kardeşlerimiz kendi hayatlarını riske atarak,
şehitler vererek 'Yeşil Vatan'ımızı, insanımızı, bitkiyi, hayvanı,
topraktaki bütün canlıları korumaya gayret ediyorlar. Bu mücadeleyi
verme konusunda deneyimleri var, kapasiteleri yüksek, azimleri var,
kararlılıkları yüksek ama maalesef aynı anda bu fitne ateşiyle
mücadele etmek zorunda kalmak başka problemleri beraberinde
getiriyor."
Sosyal medya üzerinden asılsız bilgilerin yayıldığına dikkati çeken
Çelik, "En önemli mesele, yangınlarla ilgili yanlış ihbarların
maalesef sosyal medya üzerinden yapılması. Yanlış yönlendirmelerle,
gerek bazı hastanelerle ilgili durumlarla gerek yangına müdahale
konusundaki yapılan mücadelenin son derece yanlış şekilde
sunulduğunu, insanları bir şekilde paniğe sevk etmek için bu
haberlerin yapıldığını görüyoruz. Tabii arkadaşlarımız bu haberlere
karşı, anında karşı bilgilendirmeyi yapıyorlar ama maalesef bu
devam ediyor. Yangın ateşinin yanı sıra bu fitne ateşiyle mücadele
de kararlı şekilde sürdürülüyor" diye konuştu.
Orman yangınları nedeniyle zarar gören vatandaşlarla yüz yüze konuştuklarını anlatan Çelik, "Acil ihtiyaçlar süratli bir biçimde valiliklerimizin koordinasyonunda sağlanıyor. Türk Kızılayımız, AFAD'ımız, jandarmamız, polisimiz, askerimiz herkes sahada. Herhangi bir şekilde gittiğimiz yerlere de vatandaşlarımıza sorduk, hemşerilerimize de sorduk, erzakla ya da başka konularla ilgili herhangi bir sıkıntı Allah'a şükür yok" dedi.
'En önemli mesele yangın ateşini söndürmek
olmalıdır'
Çelik, gittikleri bazı yerlerde kendilerinden önce bulunan bazı
siyasilerin "son derece sorumsuz" biçimde yalan haber yaydıklarını
belirterek, şunları kaydetti:
"Buna gerekli tepkileri de arkadaşlarımız eş zamanlı olarak
verdiler ama esasında bunu yapmaya bile ihtiyaç olmaması gerekirdi.
Herkesin odaklanması gereken şey vatandaşımızın ihtiyaçlarının
karşılanması ve bu yaraların sarılmasıdır. Ondan sonra siyasi
tartışma yapılacaksa zaten yapılacak. Siyaset zaten konuşacağı bir
şey varsa konuşacak, karşılıklı olarak birbirine bazı iddialar
ileri sürecek. Ama topyekun burada yapmamız gereken şey afete karşı
birlik beraberliğimiz ve dayanışmamızı göstermektir. Bütün
siyasetçiler vatandaşın emrindedir, devlet kurumları vatandaşın
emrindedir. Hepimiz milletimizden aldığımız yetkiyle, milletimizin
verdiği yetkiyle bu görevleri yapıyoruz, siyasi partiler bunun için
var. O sebeple en önemli mesele bu yangın ateşini söndürmek
olmalıdır. Yangın ateşinin üzerine bir de fitne ateşi eklemeye
çalışmak, Türkiye'deki bu kardeşlik içerisindeki dayanışmaya zarar
vermeye çalışmak, doğrusunu söylemek gerekirse son derece üzücü
olmuştur."
'Fitne ateşiyle kardeşliğimizi yakmak isteyenlere müsaade
etmeyeceğiz'
Türkiye'de son günlerde çok sayıda ilde yangınlar çıktığına işaret
eden Çelik, "Bu çerçevede bütün kabinemiz, bütün
teşkilatlarımız bu mücadeleye destek oluyor. Cumhurbaşkanı'mız
bizzat ilk günden itibaren yakın bir şekilde süreci takip ediyor
anlık bilgi alıyor, gördüğünüz gibi yangın bölgelerini ziyaret
ederek durumu bizzat hem kriz merkezinde hem sahada
vatandaşlarımızla görüşerek tekrar değerlendirerek talimatlarını
verdi" diye konuştu.
Çelik, yangındaki yaraların sarılması için olağanüstü gayret sarf edildiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Herhangi bir yere gittiğimizde yapmamız gereken şey,
vatandaşımıza sahip çıkmak, zor günlerde yanında olduğumuzu
hissettirmekken, maalesef çok üzücü şekilde birilerinin gidip oraya
fitne ateşi tutuşturmaya çalıştığını, yalan yanlış beyanatta
bulunduğunu maalesef defalarca gördük. Bu ayıp tabii yapanlara
aittir. Şu anda yapmamız gereken şey bunları konuşmak değil bu
meseleye yoğunlaşmak. Bütün bu yangınları söndürdüğümüz gibi tabii
ki bu fitne ateşini de söndürmeye gayret ediyoruz. Fitne ateşini
büyütmeye çalışanlara, bu yangınlarla ormanlarımızın yanmasına
nasıl müsaade etmeyeceksek, bununla nasıl böyle güçlü bir mücadele
vereceksek, elimizdeki bütün imkanlarla tabii ki bu fitne ateşiyle
de kardeşliğimizi yakmak isteyenlere müsaade etmeyeceğiz."
Sosyal medyada, "şuradaki yangın şöyle, buradaki yangın böyle
olmuş" şekilde birtakım bilgiler paylaşıldığını belirten
Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Hiç kimsenin elinde böyle bir bilgi olmadan böyle şeyi yayması doğru değil. Emniyet ve jandarma istihbarat en doğrusunu bilir. Milli İstihbarat Teşkilatı var, emniyette, jandarmada, MİT'te olmayan bir bilgi sanki kendilerinin elindeymiş gibisinden fitne ateşi körüklemeye çalışanlara kuşkusuz vatandaşımız zaten yüz vermiyor ya da pek çok yerde gördüğümüz gibi bu şekilde fitne ateşine benzin dökmek isteyen siyasetçilere de vatandaşımız yüz vermiyor. Bir afetle karşı karşıyayız, bu afeti milletin emrinde bir devlet, milletin emrinde siyasetçiler hep beraber saracak azme de kararlılığa da güce de sahip. İçişleri Bakanlığımızın, Adalet Bakanlığımızın, valilerimizin açıklamadığı onların herhangi bir şekilde söylemediği şeylere karşı sanki ellerinde bir bilgi varmış gibi konuşanlar, yalan yanlış beyanları yaymaya çalışanlar da bu fitne ateşine destek oluyorlar. Bunlara da hiçbir şekilde kulak asılmaması gerekiyor. İllerde bütün mücadele valiliklerin koordinasyonunda veriliyor, o çerçevede herkesin valiliklerin yönlendirmeleri çerçevesinde bu mücadeleye katkıda bulunması en doğru iş olacaktır."