Rafine şekere gıda değildir
“En İyi Şef Yazar” ödülüyle de dünyanın en iyileri arasına girmiş Aydan Üstkanat'ın Gourmand tarafından ödüle değer görülmüş şekerSİZ kitabı yenilenen baskısı ile Altın Kitaplar etiketiyle raflardaki yerini aldı!
Aydan Üstkanat'ın reaktif hipoglisemi hastası olduğunu
öğrendiğinde kendine sağlıklı bir gurme mutfak yaratma arzusundan
doğan şekerSiz, sağlıklı beslenmek isteyenler
ve rafine şekersiz bir hayatı tercih edenler için bu alanda öncü ve
ilk örnek!
Çikolataya düşkün, pilavdan vazgeçemeyen Üstkanat, o güne kadar
elinde bulunan binlerce tarifi çöpe atarak, hem sağlıklı hem de çok
lezzetli yepyeni reçeteler ortaya çıkardı. Bu tarifler tek tek
yapılarak lezzetleri test edildi ve Üstkanat'ın doktorları
tarafından onaylandı.
Sonuçta şekerSİZ isimli
bu kitap ortaya çıktı. Kitap, farklı pişirme teknikleri ve doğru
malzeme dengesiyle, alışıla gelmiş yemek yapma şeklini yeniden
yapılandırıyor. şekerSİZ, rafine şekersiz ve
glisemik yük değerleri düşük beslenmek isteyenler için ilk günden
bu yana bir rehber olurken, restoran ve şeflerin de başvurduğu bir
kaynak olmuştur.
Beslenmesine özen gösterenler ve reaktif hipoglisemi hastaları için
Üstkanat'ın özenle hazırladığı ŞekerSiz'de siz de keyfinizden ödün
vermeden sağlıklı beslenmenin kapılarını aralayacaksınız!
Doktorlar ŞekerSİZ'i
Öneriyor!
Bu Kitap Hayatımızı Tatlandıracak!
Yaşam kalitemiz daha anne karnından başlayan beslenme seçimleriyle
şekillenirken maalesef son yıllarda şeker ve şeker endüstrisinin
geldiği nokta çok korkutucu.
Bilim, tecrübe ve Aydan'ın maharetli elleriyle eminim şeker ilave
etmeden de bu kitap ile hayatımızı tatlandıracak.
ŞekerSİZ'in insülin ve glikoz duyarlılığı yaşayan pek çok insanın
mutfağında yol göstereceğine inanıyorum
Hünerli ellerine sağlık…
Dilara Koçak
Diyetisyen ve Beslenme Uzmanı
***
Vücuduz Mükemmel Bir Makine…
Voltaj Oynamaları İle Bozulmasına İzin
Vermeyin!
Kilo vermek ve sağlıklı yaşamak isteyenlerin sıkça karşılaştığı
kavramların başında insülin direnci (kandaki insülin düzeylerinin
normalden yüksek olması) ve reaktif hipoglisemi (yemekten sonra kan
şekerinin düşmesi) geliyor. Yükselen kan şekerini normale indirmek
insülin hormonunun birçok görevinden sadece bir tanesi ve maalesef
bu hormondan başka da bu işi yapabilecek yok… Diğer taraftan
görevi, düşen kan şekerini yükseltmek olan en az dört tane hormon
var. Demek ki, doğanın asıl endişesi kan şekerinin çok yükselmesi
değil de kritik bir seviyenin altına düşmesi. Yani, başta beyin
olmak üzere dokulara düşük voltaj gitmesine tahammülü yok.
Yanlış beslenerek vücudumuzu uzun süre şeker bombardımanına
tuttuğumuzda metabolizmamızın tek savunma mekanizması (adeta
sigortası) insülin düzeylerini giderek yükseltmek. Ancak bu da, bir
noktadan sonra maalesef istenmeyen sonuçlara yol açabiliyor.
Bilhassa tatlı, bazen de tuzlu atıştırma krizlerine kadar varabilen
iştah artışı, açlığa tahammülsüzlük, kilo alma, geçmeyen baş
ağrıları, olur olmaz bulantılar, sürekli yorgunluk/enerjisizlik,
yemekten sonra fenalık hissi (iç çekilmesi/bayılacak gibi olma),
odaklanamama, çarpıntı, baş dönmesi, kulak çınlaması, tahammülde
azalma (öfke kontrolünde güçlük) bunlardan sadece birkaçı. Kulağa
tanıdık geliyor mu?
İçinizdeki hekimin bunları yaşamayın diye sarf ettiği çabalara siz
de sağlıklı beslenerek yardımcı olun. Vücudunuzu doğru besleyin. Bu
kitap tam sizlik!
Doç.Dr.Gökhan ÖZIŞIK
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı
***
"ŞekerSİZ" dünyayı
değiştirmeyecek ama sizin dünyanızda tat bırakacak!
Bir edebiyat ve fotoğraf kitabı tadını içeren ama iyi bir gurme ve
sağlık kitabı olarak da ‘'şekersiz bir hayatın ne kadar leziz"
olabileceğini gösteren bu değerli kitabı ilk günden beri kliniğimin
en güzel köşesine koydum. Hastalarıma, yakınlarıma heyecanla
öneriyorum. Sağlıklı beslenmenin püf noktalarını gündelik
yaşamımıza rahatlıkla sunmanın yanında öneri ve örnekleri ile ciddi
bir ustalığa gerek kalmadan herkesin sağlıklı bir mutfak ustası
olmasını gösterdiği için her evin kitaplığında olması gereken bir
eser olarak görüyorum.
‘'Şeker olmadan şeker tadında mutfak" günümüzün en zor mutfağı olup
özellikle şeker hastalığı, şişman, şeker düşmesi yakınması olan
hastalarımda bir hekim olarak en çok zorlandığım konu. En büyük
öğretmen ve şifacı doğa ve doğada canlılar yiyecekleri en doğal
halleriyle tüketir. Tüketim kültürü ile birlikte işlenmiş, glisemik
indeksi yüksek, kimyasal gıda takviyesi yüksek ürünlerin
hayatımızda yer alması ile şeker hastalığı, şişmanlık, kalp damar
hastalığı gibi yaşamı kısaltan, kalitesini düşüren beslenme
modelinin de katkısı vardır. Bu modelden vazgeçmek sanıldığı kadar
da kolay değil, belki küçük değişiklikler beklediğimizden daha
fazla yarar sağlayabilir. Bir polisiye kitap tadındaki ‘'şekerSİZ"
dünyayı değiştirmeyecek ama sizin dünyanızda tat bırakacak.
Dr. Erdal Duman
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı