"Helikopter para" dillendiriliyor
Küresel ekonomideki daralma eğilimi uygulamaya alınan birçok önleme rağmen engellenemezken, analistler, kamu politikalarının da yetersiz kalması halinde merkez bankalarının piyasalara "helikopter para" ile müdahale edebileceğini belirtiyor.
Küresel ekonomideki daralma eğilimi uygulamaya alınan birçok
önleme rağmen engellenemezken, analistler, mali politikaların da
yetersiz kalması durumunda "helikopter para" kartının
kullanılabileceğini belirtiyor.
Artan belirsizlikler, ticaret savaşları ve siyasi gerilimler başta
olmak üzere çeşitli sebeplerden dolayı ekonomik aktivite, global
anlamda düşüş eğilimini sürdürüyor. Analistler, merkez bankalarının
para politikası araçlarını radikal biçimde kullanarak hakim trendi
değiştirmeye çalıştığını ancak mali politikaların desteği olmadan
bu çabalarının "beyhude" olduğunu vurguluyor.
Mali politikaların dahi bu durumu değiştirmeye "muktedir"
olmayacağını düşünen bazı akademisyenler ve fon yöneticileri de
şimdiden "helikopter para" konusunu yazılarına taşıdı.
Helikopter para; para ve maliye politikalarının büyüme ve harcamayı
artıramadığı durumlarda politika yapıcıların, tek sefere mahsus
olmak üzere harcamaları amacıyla kişilere karşılıksız para
vermesini ifade ediyor.
Küresel ekonomi "senkronize" bir yavaşlama
içinde
Uluslararası kuruluşların büyüme tahminlerindeki gerileme, küresel
ekonomideki kötü gidişatı yansıtmaya devam ediyor. Uluslararası
Para Fonu'nun (IMF) hafta içinde açıkladığı Küresel Ekonomik
Görünüm Raporu'nda, küresel ekonominin "senkronize" bir yavaşlama
eğiliminde olduğu belirtildi.
Bu yıl, 2008 küresel finans krizinden beri en düşük büyümenin
gerçekleşeceği tahminine yer verilen raporda, 2020'de görece
toparlanma olacağı vurgulansa da bunun kapsamlı ve istikrarlı
olmayacağı aktarıldı.
Bu arada, IMF, küresel ekonomik büyüme tahminini 2019 için 0,2 puan
düşürerek yüzde 3'e, 2020 tahminini de 0,1 puan azaltarak yüzde
3,4'e indirdi.
Dünya genelinde ticaret hacminin de gerileyeceği öngörüsüne yer
verilen raporda, küresel ticaret hacmine ilişkin 2019 beklentisi
1,4 puan, 2020 beklentisi de 0,5 puan aşağı çekildi.
Raporda, gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ekonomilerinin büyüme
tahminleri 2019 için 0,2 puan düşürülerek sırasıyla yüzde 1,7 ve
yüzde 3,9 oldu. 2020'de gelişmiş ülke ekonomilerinin yüzde 1,7,
gelişmekte olan ülke ekonomilerinin ise 0,1 puanlık düşüşle yüzde
4,6 büyüyeceği öngörüldü.
Çin ekonomisi, 3. çeyrekteki yüzde 6'lık büyüme ile yaklaşık son 30
yılın en kötü büyüme performansını sergiledi. Küresel ekonominin
motoru konumundaki ülkelerin başında gelen Çin'in bu seviyelerde
büyümesi, analistler tarafından aslında "küçülme" olarak
yorumlanıyor.
Negatif faizler krizden çıkmaya yardımcı oldu
Küresel ekonomideki negatif seyir ve olası bir resesyon riski,
politika yapıcıları ellerindeki araçları sonuna kadar kullanmaya
zorluyor. Önde gelen birçok merkez bankası, halihazırda negatif
politika faizi uygularken, mali politikaların gidişatı değiştirmede
rol oynaması bekleniyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, eylül
toplantısından sonra yaptığı konuşmada, Avro Bölgesi (AB)
ülkelerinin para politikasını mali politikalarla desteklemelerinin
önemine işaret etmişti.
ABD Merkez Bankası (Fed), uyguladığı yüzde 1,75-2,00 politika faizi
ile henüz negatif politika faizine uzak görünse de ABD ekonomisi
için de negatif politika faizi tartışılmaya başlandı.
San Francisco Fed tarafından yayımlanan "Getiri Eğrisinin Negatif
Politika Faizi Oranına Tepkileri" adlı çalışmada, negatif politika
faizi uygulanan bazı ülke ekonomileri ve negatif faizin etkileri
ele alındı.
2008 küresel finansal krizi sonrası negatif faiz uygulanması
durumunda ABD ekonomisinin daha hızlı toparlanabileceği sonucuna
varılan çalışmada, incelenen ülkelerin bu uygulamayla ekonomik
aktiviteyi artırmada görece daha başarılı oldukları
değerlendirmesine yer verildi.
Gelişmiş ekonomilerin makroekonomik verilerinde gözlemlenen negatif
trend, başta Batılı yatırımcılar ve akademisyenler olmak üzere
finansal piyasaların içinden birçok kişiyi "negatif faizlerin ve
mali politikaların da işe yaramaması durumunda ne yapılması
gerektiğini" sorgulamaya yönlendiriyor.
"Merkez bankaları, ekonomiyi canlandırmak için yerleşiklere
doğrudan fon sağlamak zorunda kalabilir"
Bu arada, yurt dışında bazı fon yöneticisi ve akademisyenler de son
yazılarında, "helikopter para" konusunu ele aldı.
120 milyar doların üzerinde varlığı yöneten Bridgewater Associates
Kurucusu ve Yöneticisi Raymond Dalio, para politikasını üç evreye
ayırdığını belirttiği yazısında, birinci evrede para politikasının
yalnızca faizlerle belirlendiğini, ikinci evrede parasal
genişlemenin olaya dahil olduğunu kaydetti.
İlk iki evrede kullanılan para politikası araçlarının etkilerinin
artık sınırlı olduğunu vurgulayan Dalio, düşük, hatta negatif
bölgedeki faizlerin bu iki stratejinin saf dışı kalmasındaki en
önemli etkenler olduğuna dikkati çekti.
Dalio, yaklaşan ekonomik döngüde, merkez bankalarının ekonomiyi
canlandırmak için yerleşiklere doğrudan fon sağlamak zorunda
kalabileceğini belirtti. Bu durumun çeşitli riskleri ve zorlukları
barındırdığına işaret eden Dalio, şunları kaydetti:
"Merkez bankalarının sadece helikopter para ile müdahale etmesi
yeterli olmayabilir. Merkez bankaları, insanlara sadece para
vermekle kalmamalı. Ayrıca, insanları bu parayı harcamaya teşvik
etmeli. Yapılacak müdahalenin büyüklüğü ve yönetiminin iyi
hesaplanması gerekmektedir. Aksi takdirde yarar sağlamaktan çok
zarar verebilir."
"Helikopter nerede?"
Eski Columbia Üniversitesi Öğretim Üyesi, Yardeni Research
şirketinin Başkanı Edward Yardeni de yazısında, merkez bankalarının
2008 küresel finansal kriziyle birlikte enflasyonu ve büyümeyi
artırmak için araç çeşitliliğine gittiğini, bunların içinde negatif
faiz oranları, sözle yönlendirme ve parasal genişlemenin olduğunu
belirtti.
Bu araçların artık geleneksel hale geldiğini kaydeden Yerdani, "Bu
araçlar artık çok geleneksel kalıyor. Şimdi ise modern para teorisi
'helikopter para" konusu üzerine eğiliyor. Bu gibi konular, para
politikası için uç noktalar..." ifadelerini kullandı.
Yerdani, merkez bankalarından konuya ilişkin şu ana kadar olumlu
bir yaklaşım gelmediğini, Fed Başkanı Jerome Powell'ın konuya dair
bir soruya "Bu tür şeyler sadece yanlış" dediğini aktardı.
Powell'ın "fikir değiştirmesiyle" meşhur olduğunu belirten Yerdani,
"Bir sonraki krizde düşük ya da negatif faiz oranları ve düşük
enflasyonla karşı karşıya kalındığında bir gün 'helikopter nerede?'
denilecek." ifadesini kullandı.