Ahmet Hakan’dan Akif Beki’ye sert çıkış: “Gazetecilere soru dayatıyordu, bana da tehdit mesajı gönderdi.”

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, köşesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski basın müşaviri Akif Beki’yi hedef aldı. Beki’nin Halk TV’de görev dönemini “özgürlük ortamı” olarak tanımlamasına tepki gösteren Hakan, geçmişte gazetecilere baskı uygulandığını ve kendisinin de tehdit edildiğini ileri sürdü.

Ahmet Hakan, “Akif Beki sen gazeteci tehdit etmiş adamsın” başlıklı köşe yazısında, Akif Beki’nin Halk TV’de yaptığı açıklamalara sert yanıt verdi. Beki’nin görev yaptığı dönemi “özgürlük rüzgârlarının estiği” bir dönem olarak tanımlamasına karşı çıkan Hakan, bu dönemde medya üzerinde ciddi baskılar olduğunu savundu.

Hakan şöyle yazdı:

"Tayyip Erdoğan'ın eski basın müşaviri Akif Beki, Halk TV'ye çıkmış.

Görev yaptığı dönemi anlatıyor.

Aman da aman.

Onun döneminde özgürlük rüzgârları esiyormuş. Gazetecilerin sorularını önceden vermesi mümkün değilmiş, sadece konu başlıklarını isterlermiş falan.

O dönemin tanıkları anlatsınlar bakalım Akif Beki'nin medya üzerinde estirdiği terörü.

Hangi gazetecinin boğazını sıktı? Hangi gazetecileri işten attırdı? Akreditasyon uygulamasını nasıl başlattı?

O dönem kurumsal ilişkilerin ötesinde tam bir medya müfettişi haline gelmişti Akif Beki. Tehditler savuruyordu sağa sola.

Bir keresinde bana dolaylı yoldan mesaj göndermişti, 'Ona aman dileteceğim' diye tehdit etmişti resmen.

Dün Hüsnü Mahalli açıkladı: Ali Kırca'nın programında Tayyip Erdoğan'a soru soran gazeteciler arasındaymış Hüsnü Mahalli.

'Benim dönemimde soruların istenmesi akıldan bile geçmezdi, bu çok büyük rezalettir' diyen Akif Beki, şunu yapmış:

Erdoğan'a soru soracak gazetecilerin eline kâğıt tutuşturup 'Bu soruları soracaksınız' demiş.

Hüsnü Mahalli, kendisine verilen soruyu sormayınca da... Reklam arasında Mahalli'ye bağırıp çağırmış, Hüsnü Mahalli de ona bağırıp çağırmış.

Şu anda İletişim Başkanlığı...

Kimsenin eline soru tutuşturmuyor. İsteyen istediği soruyu sorabiliyor. Sadece sorulmak istenen sorular önceden isteniyor.

Gazetecilerin eline soru tutuşturmaya cüret etmiş, bunun dışına çıkana da bağırıp çağırarak had bildirmeye kalkmış Akif Beki, bugün çıkmış 'Benim döneminde böyle bir şey olamazdı' falan diye atıp tutuyor.

İnsanda azıcık da olsa utanma, sıkılma olmaz mı?

Olmayabilirmiş demek ki."