Hastaneye gitmek için 5 saat beklemiş
'Kobra' cinsi yılan tarafından ısırılan illüzyonist Aref Ghafouri'nin hastaneye gitmek için 5 saat beklediği öğrenildi.
'Kobra' cinsi yılan tarafından ısırılan illüzyonist Aref
Ghafouri'nin hastaneye gitmek için 5 saat beklediği öğrenildi.
Gösterilerinde kullandığı 'kobra' cinsi yılan tarafından 2 gün önce
sağ kolundan ısırılan ve Türkiye'de panzehiri olmadığı için özel
uçakla Mısır'a giden illüzyonist Aref Ghafouri'nin tedavisine
Kahire Üniversitesine bağlı Qasr El Eyni Hospital'da başlandı.
Yılanın ısırdığı sağ kolunda his kaybı yaşayan Ghafouri'ye tedavisi
boyunca 24 tüp yılan serumu verileceği kaydedildi.
YILAN ZEHRİNİN TOKSİT ETKİSİ TANISI KOYULDU
Aref Ghafouri'nin Mısır'a götürülmeden tedavi gördüğü Antalya
Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki çıkış özeti raporunda 'yılan
zehrinin toksik etkisi' tanısı koyulduğu kaydedildi. Ghafouri'nin
klinik seyrine ilişkin raporda, şu bilgiler yer aldı:
"15.07.2018 tarihinde anemneze göre saat 15.00 civarında
kobra cinsi olduğu ifade edilen yılan ısırması nedeni ile başka bir
dış merkeze başvuran hasta, saat 20.16 civarında hastanemize
yönlendirilmiştir. Acil Serviste kol atele alınmış olup, eritem
düzeyi işaretlenmiştir. Hastanın sağ ön kol bileğe yakın bölgede
ısırığı mevcut olup, hasta Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Özlem Çakın
tarafından kabul edilmiştir. Hastanın mevcut ısırığı evre 2 olarak
değerlendirilmiş olup sağ ön kolda olup dirseği geçmemektedir.
Hastanın nörolojik muayenesi olağandır ve duyu motor defisit
bulunmamaktadır. Kraniyal muayene olağandır. Patolojik refleks
yoktur. Hastanın kan tablosunda geliş değerlerinde
hematotoksisiteye bağlı olası pansitopeni tablosu yoktur. Hastanın
ön kolu atele alınıp lezyon bölgesi işaretlenmiş olup, kompartman
ve ödem açısından lezyonun ilerleme takibi
yapılmaktadır."
"ISIRILAN BÖLÜMDE HİS KAYBI VAR"
Kobra zehrine karşı Türkiye'de panzehir bulunmadığı aktarılan
raporda, "Ülkemizde kobra türüne ait yılan sokmasına karşı
venom yoktur. Olası hepatotoksisite ve nörotoksisite açısından
hastanın takibi yapılıyor. Hastanın geliş kanlarına göre kontrol
kanlarında hemogramda değişim yok. Pansitopenisi yok. Hasta ara ara
kollarda bacaklarda yüzde dudak çevresinde uyuşukluk tarifliyor.
Motor kayıp yok, vitalleri stabil normotansi (140/90), normokardik
(nab 90) satürasyon normal )97), hastanın ön kolu atelde, ödem
hiperemi takibi ve kampartman sendromu açısından takibi yapılıyor.
Lezyon çevresinde nekroza gitme yok. Ön kolda ödem artmış durumda.
Dirsek çevresine yaklaştı. Takiplerinde kobra türü yılanın
antidotunun ülkede olmamasından dolayı hastaya venom uygulanamadı.
Hastaya kısa sürede kobra ısırığı maruziyetinden dolayı antidotunun
uygulanması gerekmektedir. Bu nedenle hasta yurt dışında
antidotunun bulunması üzerine kendi isteğiyle hastaneden çıkmak
istemiştir. Hastanın çıkış hemogramı stabil, biyokimyasında kreatin
kinaz 230'ten, 659'a ilerlemiş olup, karaciğer ve böbrek fonksiyon
testleri diğer kan tetkikleri normaldir ve vitalleri stabil
izlenmiştir. Sağ ön kolda şişlik, ödem mevcut, nekroz yok. Hastaya
çıkış için tüm bilgiler verilmiş, riskler anlatılmış, kendisinden
de yazılı beyan alınmıştır" ifadeleri kullanıldı.
"5 SAAT SONRA HASTANEYE GELMİŞ"
Aref Ghafouri'nin, yoğun bakım ünitesinde tedavisini yürüten
erişkin Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Özlem Çakın, Aref Ghafouri'nin
geçtiğimiz pazar günü hastaneye yılan ısırması şikayetiyle
başvurduğunu hatırlattı. Hastanın yılan ısırığının üzerinden 5
saatlik sürenin ardından hastaneye geldiğini kaydeden Çakın,
Aref'in durumunun iyi ve bilincinin açık olduğunu kaydetti.
"8-10 SANTİMETRELİK ERİTİM"
Sağ bileğe yakın bir yerde ısırık izi olduğunu ifade eden Çakın,
"8-10 santimetre civarında bir eritim vardı. Hasta ve hasta
yakınları evde boğma yöntemini kullanmışlardı. Acil servis
doktorlarımız müdahale etti ardından biz olaya müdahil olduk. Genel
durumu iyiydi. Kobra yılanı tarafından sokulmuştu"
dedi.
"HAYATİ BİR BOZUKLUĞU YOKTU"
Türkiye'de kobra yılanı panzehirinin bulunmadığını dile getiren
Özlem Çakın, "Mısır bölgesinde yaşayan bir yılandı.
Panzehiri de özeldi. Hastamızın durumu yoğun bakımda stabil
seyretti. Bu tür zehirlenmelerde genelde nörolojik ve kan
tablosunda bozukluklarla seyreder. Bizim takibimizde böyle bir
durum olmadı. Böbrek, karaciğer ve sık sık kan tahlili tablosuna
baktık. Bir sıkıntımız yoktur. İkinci gün bilekteki kızarıklık
azaldı ama ödemde bir artış vardı. Diğer bulguları iyiydi. Kas
enziminde ılımlı bir yükselme olmuştu" ifadelerine yer
verdi.
"MISIR'A KENDİ İSTEĞİYLE GİTTİ"
Sağlık Bakanlığının Aref Ghafouri'nin tedavi sürecinde yakından
ilgilendiğini ve panzehiri bulmak için yoğun çaba harcadığının
altını çizen Dr. Özlem Çakın, "Üretici firma ile bağlantıya
geçildi. Zehir danışmanı bize yardımcı oldu. Firma artık panzehiri
üretmediğini bildirdi. Üretimde olmadığı için belirli ülkelerde
panzehirler olduğunu öğrendik. Bu da özellikle yılanın fazla olduğu
Mısır'da vardı. Hastanın kendisi tedaviyi olma konusunda
ısrarlıydı. Devletimizin de desteği ile Mısır'a sevk
edildi" diye konuştu. Çakın, Aref Ghafouri'nin Antalya'da
kaldığı süre içinde hiçbir zaman hayatını tehlikeye atacak bir
fonksiyonunun olmadığının altını çizdi.
"AREF'İN KAPLANINA EL KOYULMUŞTU"
Öte yandan 3 yıl önce bir kişinin, illüzyonist Aref Ghafouri'nin
sosyal medya hesaplarında, evindeki kaplan ile fotoğraflar
paylaştığı ihbarında bulunmuş ve jandarma ekipleri de durumu
Antalya Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü ekiplerine
aktarmıştı. Aref Ghafouri'nin Beldibi Mahallesi'ndeki evine giden
Doğa Koruma ve Jandarma ekipleri, o dönem 8 aylık olduğu belirlenen
ve nesli tükenme tehdidi altında bulunan Bengal kaplanına 'vahşi
hayvanların ev ortamında bakılmasının ve bir ilden başka bir ile
nakledilmesinin yasak olması' nedeniyle el koydu.
KAPLAN ANTALYA HAYVANAT BAHÇESİ VE DOĞA PARKI'NA TESLİM EDİLDİ
Antalya Hayvanat Bahçesi ve Doğa Parkı'ndaki kaplanın bakımını
yapan Veteriner Aygül Arsun, "Zara kızımız bize haziran
ayında geldi. Hayvanat bahçemize yedi emin olarak teslim edildi.
2015 yılından bu yana hayvanat bahçemizde misafir ediyoruz. Genel
sağlık durumu çok iyi. Manavgat Hayvanat Bahçesi'nden bir erkek
kaplan getirdik ve ikisi beraber bu geniş kafeste havuzlarında
mutlu mesut yaşıyorlar" dedi.
Kaplanlardan henüz yavru alamadıklarını dile getiren Arsun,
"Suyla oynamayı çok seviyor, gayet keyifli. Bakıcısı ona
günün belirli saatlerinde suyla banyo yaptırıyor" diye
konuştu.
"AREF'İN KAPLANI DA ÜZGÜN"
Zara'nın bakıcısı Levent Ediz ise şu bilgileri verdi:
"Erkek kaplanın ismi Atılgan biraz vahşi, Zara biraz daha
evcil ve duygusal. Normalde 2 günde bir yiyecek veriyoruz, bugün
vermedik. Kırmızı et ve tavukla besliyoruz. Havanın sıcak olmasıyla
birlikte biraz durgun oluyorlar. Sahibinin başına gelenleri
hissetmiş olabilir" dedi.
(İHA)