Avustralyalı enişte bizden biri oldu
Karadenizliler gibi horon vuruyor, işçilerle birlikte yemek kuyruğuna giriyor. Günün yorgunluğunu ise kendi elleri ile pişirdiği Türk kahvesi keyfi ile atmaya çalışıyor. O eski bakan Hayati Yazıcı'nın ‘enişte' diye hitap ettiği, Avustralyalı Genel Müdürü Iain Anderson.
Karadenizliler gibi horon vuruyor, işçilerle birlikte yemek
kuyruğuna giriyor. Günün yorgunluğunu ise kendi elleri ile
pişirdiği Türk kahvesi keyfi ile atmaya çalışıyor. O eski bakan
Hayati Yazıcı'nın ‘enişte' diye hitap ettiği, Avustralyalı Genel
Müdürü Iain Anderson.
Dünyanın en büyük maden şirketlerinden birisi olan First Quantum
Minerals'a ait yeraltı maden işletmesi olan ve Rize'de faaliyet
gösteren Çayeli Bakır İşletmeleri'nin Genel Müdürlüğü görevini
yürüten Iain Anderson, 14 yıldır yaşadığı Türkiye'ye ve Türk
insanına olan yakınlığıyla dikkat çekiyor. Anderson'un Türkiye
macerası 2000 yılında başladıktan sonra çalıştığı şirkette
tanıştığı ve birlikteliklerini evlilikle taçlandırdığı Türk
Arkeolog eşi Nihal Anderson ile kesişiyor. Kültürel farklılıklarını
saygı çerçevesinde aşkla yaşatan çiftin evlilikle taçlanan Rize -
İstanbul arasındaki hem iş hem ev yaşantıları ilk kez
görüntülendi.
ÇAYELİ BAKIR MADENİNDE GÜVENLİK İLK SIRADA
Yıllık 1.3 milyon ton bakın ve çinko işleme kapasitesi ile
Türkiye'nin en büyük metal madeni olan Çayeli Bakır İşletmeleri iş
güvenliğine verdiği önem ve yaptığı yatırımlar ile Türkiye'nin en
güvenilir madenlerinden bir tanesi kabul ediliyor. 1983 yılında
kurulan, 1994 yılında faaliyete başlayan fitmanın yıllık cirosunun
yüzde 70'lik kısmı yurt içinde kalıyor. 600 metre derinliğinde ve
6.5 kilo metre uzunluğundaki madende 11 adet yaşam odası bulunuyor.
Tüm çalışanların bulundukları noktalar üzerlerindeki personel takip
sistemi ile takip ediliyor. Madenden cevherin çıkartıldığı 20 tonun
üzerindeki dev makineler operatörler tarafından uzaktan kumanda ile
yönlendiriliyor. Personelin çökme riski bulunan alanlara girmesi
kesinlikle yasak. Tesislerde 1.5 metrenin üzerindeki yüksekliklere
güvelik kemerleri ve çelik bağlantı sistemleri olmadan çıkmak
yasak. Anderson, madenden çıkan en değerli şeyin madenciler
olduğunu ifade ederek, güvenliğin sağlanmadığı alanlarda kesinlikle
çalışmanın yasak olduğunu en değerli cevherin madencileri olduğunu
belirtti.
KARADENİZLİLERE TAŞ ÇIKARTAN HORON
Çayeli Bakır İşletmeleri tarafından Çayeli İlçesi Madenli
Beldesi'nde tüm köylerde inşa ettirilen Köy Konaklarını sürekli
ziyaret eden Anderson, düzenli olarak köy sakinleri ile kahvaltı
yaparak sohbet edip talep ve şikayetlerini dinliyor. Rize'nin
kültürüne kısa sürede adapte olmayı başaran Avustralyalı genel
müdür, Hemşin Horonu'nda da bir çok Rizeliye taş çıkartacak kadar
başarılı bir şekilde oynayabilir. Horonda ki tek sıkıntısı ise boy
farkından kaynaklanan uyum sorunu.
KÖY KAHVESİNDE FUTBOL MUHABBETİ
Anderson'un bilinen en belirgin özelliklerinden bir tanesi ise
futbola olan ilgisi. Kendisi koyu bir Galatasaray taraftarı.
Sıklıkla düzenlediği turnuvalar ve halı saha maçları ile biliniyor.
Ancak, Madenli beldesi sakinleri ve personeli horonda olan
yeteneğinin futbolda da olduğunu düşünmüyor. Takımlar kurulurken
genel müdürü bir diğer takıma vermek için tartışmalar yaşanıyor.
Futbol denilince köy sakinleri ve personelinin akıllarında
kalanlar, "duran topları bile ıskalaması, kahvehane
sohbetlerinde koyu taraftarı olduğu Galatasaray'ın kötü
gidişatından dert yanması."
MADENLİ BELEDİYESİNE DESTEK
Madenli Belediyesi ise merkezi yönetimden alamadığı desteği Çayeli
Bakır İşletmelerinden alıyor. Belediye Su, Drenaj, mıcır tesisi, iş
makinesi gibi bir çok sorununu Çayeli Bakır İşletmeleri ile çözmüş
durumda. Neredeyse her ay Çayeli Bakır İşletmeleri ile Yeni bir
protokol imzalayan belediye yöneticileri hallerinden memnun.
Madenli Belediye Başkanı Necip Yazıcı, Anderson'a olan
yakınlıklarını şu sözlerle dile getirdi. "Kendisi bir Türk
ile evlenerek eniştemiz oldu. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı
aldı. Şimdi de soyadını değiştirmesini bekliyoruz. Yazıcı soyadını
kullanırsa mutlu oluruz." Enişte yakıştırması ise sadece
başkana ait değil. Eski Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da
Anderson'a sürekli "enişte" şeklinde hitap eden
Rizelilerden.
TÜRKİYE'DE YAŞAMAYI DÜŞÜNÜYOR
Anderson 10 yıl önce Nihal Anderson ile evlenerek 1.5 yıl önce
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı aldı. Altı yaşında Kayra Anderson
isimli bir oğlu olan Iain Anderson emekli olduktan sonra da
Türkiye'de yaşamayı düşünüyor. Türkiye'nin yaşanabilecek bir çok
güzel yere sahip olduğunu belirterek, emekliliğinin ardından Rize
veya eşinin memleketi olan İzmir'de yaşamayı düşünüyor. Anderson
Türkiye içerisinde alternatiflerini arttırabileceğini de ifade
ediyor. Türk yemeklerini çok sevdiğini ve koyu bir Galatasaray
taraftarı olduğunu belirterek, "Yemeklerimiz çok güzel.
Beni buraya bağlayan birazda bu oldu. Domatesin lezzetini
Türkiye'de öğrendim. Türkiye'ye gelmeden önce burada herkesin
Galatasaraylı olduğunu tahmin ediyordum. Türkiye'ye geldiğimde öyle
olmadığını anladım" dedi.
HAYIRSEVER KURUM
Çayeli Bakır İşletmeleri Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında
Rize'de bir çok hizmete imza attı. Bunlarından bazıları şunlar;
kadınların istihdamına yönelik cam süsleme atölyelerine destek,
dokuma tezgahı projesi, Çaykur Rizespor'a sponsorluk, iki adet
sağlık ocağı, Madenli Belediye Su İçme Projesi, 19 dar gelirli
ailenin ücretsiz olarak konakladığı apartman, 9 müstakil ev,
Madenli Belediyesi mıcır tesisi, Çayeli İlçesi Emniyet Müdürlüğü
MOBESE sistemine destek, onlarca öğrenciye burs, çay sayıda
ambulans ve iş makinesi desteği, iki amatör futbol kulübüne
sponsorluk, Rize'de bulunan bir çok hastaneye milyonlarca TL
değerinde tıbbı cihaz yardımı. Okul onarımları.
İŞÇİLERLE YEMEK YİYEN BİR GENEL MÜDÜR
Çayeli Bakır İşletmeleri Genel Müdürü Iain Anderson'un ortaya
attığı "tek aile" projesi ile tüm firma
çalışanları eşit hak ve şartlara sahip. İşçi, memur ve yöneticiler
aynı yemekhaneleri paylaşıyor. Genel Müdür Anderson, madenciler ile
birlikte yemek sırasına girip aynı masalarda onlarla yemeğini
yiyerek tepsisini yine kendisi kaldırarak mutfağa taşıyor.
İşçilerin ise bu duruma fazlası ile alışık. Anderson, Sendika
temsilcileri ile yaptığı görüşmelerde bu yönde gelen taleplerin
değerlendirilerek "tek aile" çalışmasının tam
anlamı ile uygulanacağını belirtti.
FARKLI BİR DİNDEN AMA İŞÇİSİ İLE ORUÇ TUTTU
Özellikle madenciler Anderson'u çok seviyor. Madenciler onu şu
sözlerle ifade ediyor, "Bir iş gezisinde birlikte olmuştuk.
Bizimle iş veren ve işçi şeklinde değil de iki arkadaş gibiydi.
Aynı dili konuşmuyoruz. Ama buna gerek kalmıyor. Biz ne
konuştuğumuzu anlamasak da birbirimizi çok iyi anlayabiliyoruz. O
bizden birisi. Bir Ramazan ayında oruç tuttuğumuzda neler
hissettiğimizi anlayabilmek için bir gün bizimle birlikte oruç
tutup bizimle birlikte iftar yaptı."
EVDEKİ ANDERSON
10 yıllık evlilikteki hem aşkı hem de kültürel nüansları anlatan
Anderson'un eşi Nihal Anderson beraberliklerindeki en önemli
özelliğin karşılıklı saygı olduğunu belirtti. Nihal Anderson iş
dışında kalan zamanlarda eşiyle birlikte nasıl vakit geçirdikleri
sorusuna, "Birlikte oyunlar oynarız. Tiyatroya ve sinemaya
gideriz. İyi anlaşan bir çiftiz" sözleri ile yanıt verdi.
Rize'de kaldığı süre zaman zaman Karadeniz'e özgü ezgileri sadece
dinlemekle yetinmeyen ve Rizelilere taş çıkartacak nitelikte horon
tepmeyi de öğrenen Anderson'nun bilinen en belirgin özelliklerinden
bir tanesi ise futbola olan ilgisi. Eşinin koyu bir Galatasaray
taraftarı olduğunu anlatan Nihal Anderson, "Ciddi bir
Galatasaray taraftarı. Bizim ailemizdeki tek Galatasaraylı.
Dolayısı ile derbi maçlarında herkes ayrı bir koltukta kendi
forması ile oturuyor. Türk sanatçılardan en çok Hadise'yi
beğeniyor. Türk televizyon programlarından ise genellikle ‘O Ses
Türkiye' isimli programı kaçırmıyor. Türk yemeklerini çok seviyor.
Türk siyasetini de yakından takip eden birisi" dedi.
FORMÜL: KARŞILIKLI SAYGI
Nihal Anderson farklı kültürlerin oluşturduğu mozaiğin saygı
çerçevesine oturtulması gerektiğini hatırlatarak şunları söyledi:
"Aslında çok ciddi kültür kargaşası yaşamıyoruz. 6
yaşındaki oğlumuz Kayra benimle birlikte Türkçe konuşuyor ve
benimle birlikte Türk geleneklerini ve göreneklerini öğreniyor.
Eşim de bu anlamda çok saygılı Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramını
takip eden bir aileyiz. Bunun yanında Noel'i de takip ediyoruz. Bu
da karşılıklı saygı ile olan bir şey."
"TÜRK BAYANLA EVLENMEK BEKLEMEDİĞİM BİR OLAY"
Hayatının geri kalanını Bir Türk bayanla evlenerek geçirmenin
kendisi için beklenmedik bir olay olduğunu anlatan Iain Anderson;
"Türk bayanla evlenmek hayatımdaki en beklemediğim bir
olaydı. İsteme olayı da benim için biraz stresliydi. Çünkü
babasının hayır diyeceğinden çok korkmuştum. Beni çok güzel ve
sıcak karşıladılar. Hiç yabancılık çekmedim" diye
konuştu.
Türkler ve Türkiye'ye karşı bakış açısını da anlatan Iain Anderson,
konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Türkiye'yi çok
seviyorum. Türkiye çok karışık kültürleri bir arada barındıran bir
ülke. Herkesin birbirine çok saygılı olduğunu görüyorum. Kendi
ülkemde de bu doğru orantı biraz. Çünkü Avustralya da çok farklı
ülkeleri içinde barındıran bir ülke olduğu için iki ülke arasında
bu benzerlik zorluk yaşamamın önüne geçiyor" dedi.
GÜLDÜREN DİYALOG
Kendisi için Türkiye'de en önemli sorunun dil olduğunu da belirten
Anderson, sıkıntıyı geçmiş dönemlerde yaşadığı güldüren bir diyalog
ile şöyle anlattı: "Dil problemi yaşıyorum. Tamamen hakim
değilim. Zaman zaman sıkıntılarını yaşıyorum. Bazen de öğrendiğim
şeyleri Türkçe'ye uyarlamaya çalışıyorum. Ama sanırım benim Türkçe
konuşabilmem de çok inandırıcı gelmediği için karşı tarafa o zaman
hiçbir şekilde anlaşamıyoruz. Bir keresinde bir restorana gidip fiş
istemiştim. Türk arkadaşlarıma sordum yemek yedikten sonra fatura
istemek için ‘fiş lütfen' demem yeterliymiş. Ama garsonu elinde bir
balıkla görünce yanlış anlaşıldığımı gördüm. Önemli olan bunlara
gülebilmek tabii. Bazen de ben insanları yanlış
anlayabiliyorum"
(İHA)