"YÖK’ü kaldıracağız"
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin seçim beyannamesinin 4 stratejik ayaklarını vatandaşlarla paylaşmaya devam etti.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin seçim beyannamesinin 4
stratejik ayaklarını vatandaşlarla paylaşmaya devam etti.
Kılıçdaroğlu, 4 stratejik ayağı anlatmaya şöyle devam etti:
"Stratejimizin ikinci ayağı, ülkemizin uluslararası alanda
ciddi bir rekabet gücüne kavuşması gerekiyor. Yani Türkiye'nin orta
gelir tuzağından kesinlikle kurtulması gerekiyor. Üretken
yatırımlara, verimlilik artışına, nitelikli istihdama ihtiyacımız
var. Önce üreteceğiz sonra hakça bölüşeceğiz. Katma değeri yüksek
ürün üretmek zorundayız. Yani cebimizde taşıdığımız cep telefonları
gibi katma değeri yüksek ürünler üretmek zorundayız. Katma değeri
ürünler üretmek için Türkiye'yi bilgi toplumuna taşımak
zorundasınız.
YÖK'Ü KALDIRACAĞIZ
Üniversiteleri birer bilgi üretim üssü haline getirirseniz
Türkiye'yi bilgi toplumuna taşırsınız. Üniversitelerin bilgi
üretmesi için, 12 Eylül darbesinin ürünü Yükseköğretim Kurulu'nu
(YÖK) kaldıracağız. Üniversite öğrencilerimiz üniversitelerinin
kararlarında söz sahibi olacaklar. Üniversitelerin hocaları kendi
rektörlerini seçecekler. Her yıl en az 15 bin üniversite
mezunlarını yurtdışına doktoraya göndereceğiz.
ZORUNLU EĞİTİMİ 13 YILA ÇIKARACAĞIZ
Bir yılı okul öncesi olmak üzere zorunlu eğitimi 13 yıla
çıkaracağız. Herkesin aşının ve işinin olduğu bir Türkiye,
yaşanacak bir Türkiye'dir. İş garantili eğitim başlatacağız. Bütün
Organize Sanayi Bölgeleri'nde (OSB) yatılı meslek liseleri
kuracağız. Anneler ve babalar çocuklarının okumaları için 5
kuruşluk br masraf bile yapmayacaklar. Çocuk okuyacak, sanayide
stajını yapacak ve mezun olunca işi hazır olacak.
Teşvik Sistemi'ni de sil baştan yenileceyeceğiz. Bölgesel teşvikten
çok sektörel teşviğe ağırlık vereceğiz. Vergi ve sigorta primi
borcu olmayan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ)
ödedikleri sigorta ve vergi borcu kadar 1 yıl süreyle sıfır faizli
kredi alacaklar. Eğer katma değeri yüksek ürün üretiyorlarsa çok
önemli bir teşvik alacaklar. Bu teşviğin doğurduğu sonuçlar;
Türkiye'de üretim artacak, istihdam artacak, kayıt dışı istihdam
azalacak, devletin tahsil edemediği vergi borçları ödemek için
borçlanıyor. Bunun da önünü kesiyoruz. Çünkü vatandaşa kredi
alabilmek için vergi borcunu gidip ödeyecek. Bir siyasi parti ilk
kez bir seçimde bu kadar ciddi, bu kadar tutarlı, bu kadar inançlı,
bu kadar onurlu projelerle milletin önüne çıkıyor."
ÜÇÜNCÜ AYAK SOSYAL DEVLETİ GÜÇLENDİRMEK
Kılıçdaroğlu, üçüncü ayağın sosyal devleti güçlendirmek olduğunu
belirterek, "Yarattığımız refahı hakça bölüşeceğiz. Önce
üreteceğiz, sonra adam gibi bölüşeceğiz. 13 yıldır bu ülkede refah
hakça bölüşülmedi. 17 milyon yoksul bu ülkeye yakışmıyor. 17 milyon
yoksulun refah düzeyini yükselteceğiz. 17 milyon yoksul ben yoksul
değilim diyecek yaşanacak bir Türkiye'de. Devletin 2002 rakamlarını
açıklıyorum; ülke nüfusunun yüzde 1'i toplam Türkiye servetinin
yüzde 39'una sahip. Geliyorum 2014 yılına ülke nüfusunun yüzde 1'i
toplam Türkiye servetinin yüzde 54'üne sahip. Neden 17 milyon
yoksulumuz var. İşte bu yüzden. Yoksulluğu bitirmediler, yoksulluğu
yönetmek istediler. Sözüm söz, namus sözü 4 yılda Türkiye'de yoksul
kalmayacak. Son 10 yılda bu yoksul insanlar bankalara 128 milyar
dolar faiz ödediler. 5 milyon vatandaşım borç batağında. 2009 ile
2012 arasında ben borcumu ödeyeceğim diyen bir milyon 20 bin kişi
var. Bir milyon 20 bin kişiye dava açıldı. 525 bin kişi mahkum
oldu. Bunlardan 89 bini borcunu zamanında ödemediği için hapse
girdi. 436 bini kaçak hapse girmemek için. Siyaset toplum bana ne
verecek demek değildir, ben topluma ne vereceğim demektir"
dedi.
İŞSİZ EVLAT VERGİSİ
"Siz işsiz evlat vergisi duydunuz mu?" diyen
Kılıçdaroğlu, "Çocuk ilkokulu, liseyi, üniversiteyi
bitirmiş ama işsiz. Diyorlar ki gelip sigorta primi ödeyeceksin.
Sen ödemezsen baban ödeyecek. Ödemezsen sağlık hizmeti
vermeyeceğiz. O yüzden buna işsiz evlat vergisi diyoruz. Çıkıp
desinler ki böyle bir şey yok. Sizi bu vergiden kurtarmak benim
boynumun borcudur. Herkes bunu böyle bilsin" dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"11 milyon emekli dinlesin. Size Ramazan ve Kurban
Bayramları'nda birer maaş ikramiye vermek benim boynumun borcudur.
Senin hayır duanı istiyorum emekli kardeşim. Bütün CHP'liler sana
minnet duyuyor. Bizim sana vefa borcumuz var onu yerine getireceğim
ben. Çalışan emekli kardeşim yüzde 15 sosyal destek primini
kaldıracağım. Bu benim namus sözümdür. Sağlık hizmetlerinde 3 ayrı
yerde senden para alıyorlar. Bunu kaldıracağım gidip sağlık
hizmetini alacaksın, evine onurlu gideceksin. Her ailenin güvencesi
olacak. Ayda 200 liranın altında gelirle ne yapsın. Aile
sigortasını getireceğim. Hiçbir ailenin geliri 700 liranın altında
olmayacak, sözüm sözdür. Hiçbir çocuk CHP iktidarında yatağa aç
girmeyecek. Kamuda çalışan 800 bin taşeron işçi var. Sözüm söz, CHP
iktidarında taşeron işçisi diye bir kavram olmayacak.
TAŞERON İŞÇİLERİ KADROLU OLARAK İŞE BAŞLATACAĞIZ
Taşeron işçilerin tamamını kadrolu olarak işe başlatacağız. Zaten
parayı devlet veriyor. Taşeronu aradan çıkaracağız ve devlet işçi
karşı karşıya kalacaklar. Asgari ücretle çalışanlar ayda 949
lirayla geçimini sağlamak isteyenler size sesleniyorum. CHP
iktidarında asgari ücret üzerinden vergiyi kaldıracağız. Asgari
ücret bin 500 lira olacak. Bunlar konut sorunu çözemediler. Benim
Türkiye'ye sözümdür; arsa payı alınmayacak, hazinenin arsası
üzerine yapılacak. Ayda 277 lira sabit taksitle 70 metrekareyle
sana ev yapacağım. Çiftçiler ürünlerinin karşılığını almadıklarını
söylüyorlar. Onlara şu güvenceyi veriyorum;ürettiğin ürünün
karşılığını alacaksın, ürettiğin ürüne devlet ne veriyor bir yıl
önceden bileceksin. Hiçbir şeker fabrikasını özelleştirmeyeceğim.
Çiftçi götürüp pancarını satacak. Sana mazotu 1,5 liradan
vereceğim."
(İHA)