Umudun adı ‘Feride’
Feride Sıla Özcan (4), 2 yıl önce İzmir Buca'daki evlerinin 2. katından aşağıya düştü. Beyninde hasar meydana gelen ve yaşama umudu verilmeyen Feride, 2 yılda cihazlardan kurtuldu ve rehabilitasyon sayesinde büyük bir aşama kaydetti. Kızlarının iyileşeceği umudunu hiç yitirmeyen aile, Feride'nin ihtiyaç duyduğu tedavi için destek istedi.
Feride Sıla Özcan (4), 2 yıl önce İzmir Buca'daki evlerinin 2.
katından aşağıya düştü. Beyninde hasar meydana gelen ve yaşama
umudu verilmeyen Feride, 2 yılda cihazlardan kurtuldu ve
rehabilitasyon sayesinde büyük bir aşama kaydetti. Kızlarının
iyileşeceği umudunu hiç yitirmeyen aile, Feride'nin ihtiyaç duyduğu
tedavi için destek istedi.
İzmir Buca'da yaşayan Oğuzhan (39) ve Başak Özcan (38) çiftinin
çocukları 4 yaşındaki Feride Sıla Özcan, 1 Mayıs 2017'de evlerinin
2. katından aşağıya düştü. Hemen tedavi altına alınan minik Feride,
56 günü yoğun bakımda olmak üzere 89 gün hastanede yattı.
Doktorların ilk gün, "Kızınızı son kez görün"
diyerek umut vermediği Feride Özcan, hayata tutundu ve tedavi
sonrası taburcu oldu. Beyninde hasar meydana geldiği için ilk
başlarda solunum cihazına bağlanan ve yutma reflekslerini bile
yitiren Feride Sıla, uygulanan rehabilitasyon tedavileri ile büyük
bir aşama kaydetti. Artık kendi başına nefes alabilen, yemek
yiyebilen ve destekle de olsa yürüyebilen minik Feride'nin daha iyi
olabilmesi daha fazla tedaviye ihtiyaç duyduğunu belirten aile,
destek istedi. Baba Oğuzhan Özcan, "Kızımın tekrar iyileşme
şansı var. Doktorlarımız da ümitli bakıyor. Fakat bunun yolu,
kızıma rehabilitasyon imkanını tam anlamıyla sağlamamız, bunu
elimizden geldiği kadar artırmamız" dedi.
"DOKTORLARIN ÜMİTLERİ ÇOK YÜKSEK"
Kızının çok güçlü olduğunu belirten baba Oğuzhan Özcan,
"Feride'yi hastaneye ilk götürdüğümüzde doktorlar ümit
vermemişti. Hatta ‘kızınızı son kez görün' demişlerdi fakat ne
kızım bizden vazgeçti, ne de biz ondan vazgeçtik. Şu anda yüzde 100
engelli fakat doktorlarımız her anlamda Feride'nin gelişme
gösterdiğini söylüyor. Kesin bir şey söylememekle birlikte ümitleri
çok yüksek. İlk başta soluk alması ve beslenmesi için cihazlara
ihtiyacımız vardı ama şimdi kendisi soluk alıp verebiliyor, yemek
yiyebiliyor. Ufak ufak hareketlenmeye de başladı" diye
konuştu.
Tedavi sürecinde maddi anlamda zorlandıklarını dile getiren baba
Özcan, "Çocuğunuz hasta olunca gözünüz bir şey görmüyor. O
süreçte çok harcamalarımız oldu. Hastaneden eve döndüğümüzde fark
ettik ki, ihtiyaçlar bitmiyor ve giderek artıyor. Bütçemiz bir yere
kadar yetiyordu. Arkadaşlarımız zaten elinden gelenin fazlasını
yaptı. Bu süreçte bize aile oldular. Her zaman yanımızda oldular.
Hastaneye gidip gelmemiz için bize bir araba tahsis ettiler,
kızımın rehabilitasyon tedavisi için bazı ekipmanlar aldılar. Biz
kazadan sonraki süreçte maddi anlamda çok zorluk yaşadığımız için
evimizdeki her şeyi satmak zorunda kalmıştık. Bize adeta sıfırdan
bir ev döşediler. İş yerim bu süreçte bana çok sahip çıktı.
Vardiyalarımın kızımın hastane süreciyle çakışmaması için inanılmaz
destek oldular" ifadelerini kullandı.
MAAŞA HACİZ GELDİ
Borçları nedeniyle maaşına haciz geldiğini kaydeden İZBAN Trafik
İşletme Şefi Özcan, "Şu an borçlarımı ödeyemediğim için
maaşıma haciz geldi. Maaşımın 4'te 1'i haczediliyor. Kira ödüyorum.
Kızımın durumundan dolayı özel beslenme programı var ve aynı
zamanda ilerleme kaydetmesi için rehabilite edilmesi gerekiyor.
Devlet sağ olsun haftada iki gün rehabilitasyon imkanı veriyor
ancak kızım gibi umut vaat eden hastalarda rehabilitasyonun sık
olması gerektiğini öğrendik. Doktorlarımız da bunu söyledi. Fakat
bu da özel rehabilitasyon anlamına geliyor. Kızımın medikal ve ilaç
ihtiyaçlarını saymıyorum bile. Bir noktadan sonra bunları
karşılayamaz hale geldik" diye konuştu.
"İYİLEŞME ŞANSI VAR"
Feride'nin iyileşeceğine inandıklarını dile getiren Oğuzhan Özcan,
"Kızımın tekrar iyileşme şansı var. Doktorlarımız da ümitli
bakıyor. Fakat bunun yolu, kızıma rehabilitasyon imkanını tam
anlamıyla sağlamamız, bunu elimizden geldiği kadar artırmamız. Eğer
‘kızınız artık böyle kalacak' denseydi duruma çok daha farklı
bakardık belki ama ümitlerimiz var ve bunun için de yoğun bir
şekilde rehabilitasyon ve terapiye ihtiyacımız var. Benim kızım
kazadan sonra yatağa bağımlı bir çocuktu. O zamanlar ona ‘süs
bebeği' diyorduk. Şu anda hayata katılmaya başladı. Maaşıma haciz
geldi ancak bu göz önünde bulundurulmuyor. Gelirim, belirlenen
limiti az da olsa aştığı için evde bakım hizmeti de alamıyoruz.
Yetkililerden tek istediğim var; kızımın şansı var ve bize yardımcı
olun" dedi.
"EL UZATIN"
Kızının kazadan sonra büyük aşama kaydettiğini söyleyen anne Başak
Özcan ise "Duygularımı hiçbir kelime ile anlatamıyorum ama
artık geçmişe dönüp bakmak, geçmişi konuşmak istemiyorum. Her
anlamda yıkıldık. Bir anne için evladını o şekilde görmek tarifsiz
bir acı. Rabbim kimseye yaşatmasın. Ben bu süreci maneviyatımla
aştım. Kızım makineye bağlıydı, şimdi destekle de olsa
yürütebiliyorum. Onu anlayabiliyorum. Gelişim göstereceğine
inanıyorum. Hiçbir zaman umudumuzu kesmedik. O güçlü bir bebekti.
Hala da o gücü sayesinde bu noktaya geldiğine inanıyorum.
Doktorlarımız gelişiminden çok memnun. Ege Üniversitesi
Hastanesinde en alttan en üst kademeye kadar bizimle çok
ilgilendiler. Hastanede 3 ay kaldık ve aile gibi olduk. Kızımın
güzel giden bu sürecinde ona el uzatılmasını istiyorum. Ona güç
verin, destek olun. Ben bu dünyada olmadığımda en azında bileyim ki
kızım artık iyi oldu, rahat olayım" şeklinde konuştu.
(Ceren Atmaca - Halil Karahan/İHA)