Türkiye’nin ’’Gamze’’si kansere yenik düştü
Türkiye'nin kendisi için seferber olduğu lösemi hastası Gamze Akbaş (31) İzmir'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Türkiye'nin kendisi için seferber olduğu lösemi hastası Gamze
Akbaş (31) İzmir'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Türkiye'nin "Oğlum Atakan için yaşamak istiyorum"
çığlıklarıyla tanıdığı lösemi hastası Gamze Akbaş, tedavi gördüğü
hastanede sabah saatlerinde hayatını kaybetti.
Türkiye, lösemi hastası İzmirli bankacı Gamze Akbaş'ı, 3 yaşındaki
oğlu Atakan'a yazdığı mektupla ve "Ölmek istemiyorum,
Atakan'ın büyüdüğünü görmek istiyorum" feryadıyla tanıdı.
Doktorlar tarafından 3 aylık ömrünün kaldığının söylenmesi ve genç
annenin yürekleri titreten feryadı, bir anda ülkenin gündemine
oturdu. 20 bin kişi kan vermek için sıraya girdi. Türkiye'nin
'Gamzeli anne' diye nitelendirdiği Akbaş, oğlunun onu hasta haliyle
görmemesi için ondan aylarca uzak kaldı. Uygun kemik iliği ise
aylar sonra İtalya'da bulundu ve genç anne hasretini çektiği oğluna
kavuştu. Ancak Gamze Akbaş sabah saatlerinde tedavi gördüğü
hastanede hayatını kaybetti. Akbaş'ın yaşama tutunma sebebi olan
oğlu Atakan'ın ise annesini kaybettiğinden henüz haberi olmadığı
belirtildi.
"KELEBEKLER KADAR KISA OLMAYACAK ÖMRÜM"
Son röportajını 4 Şubat'ta röportajını İHA'ya veren Gamze Akbaş,
"Kelebekler kadar kısa olmayacak ömrüm" diyerek
yaşama azmini göstermişti. Dünya Kanser Günü'nde kendisiyle aynı
kaderi taşıyan Melis Akbaş'ın hayat resmi hediye ettiği Gamze Akbaş
son röportajında şunları söylemişti:
"Hediyen için o kadar sevindim ki. Kalplerimiz birbirimizle
aynı atıyor. Bu zaferi biz yendik. Yenecek olanlar da var.
Kelebekler kadar renkli, ama kelebekler kadar da kısa olmayacak
ömrümüz. Tamam mı? Ben senin düğününe geleceğim. Sende benim
oğlumun düğününe geleceksin. Oy yandı yavrusuna, ben yandım
yavruma. Ben oğlumu göremeyeceğim diye, o gözlerinin önünde
eriyecek diye. Aslında farklı gibi ama aynı ortak duyguydu
yaşadığımız. Hayata tutunmak zorundaydık. O evladı için, ben
oğlumun yanında olmam için şu an işe yaramasam da hiç olmazsa nefes
alıyorum. Bunun mutluluğu çok güzel. Soyadlarımızdan dolayı akraba
olduğumuzu düşünenler çok oldu. Kader ortaklığımız varmış öyle
diyelim. Akraba değiliz. İnşallah sonumuz güzel olur önemli olan o.
Renkli renkli günlerimiz olsun."
"ÖLMEYİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZDE TUTUNACAK DALINIZ SİZİ
ÇEKİYOR"
Çok zor günler geçirdiğini belirterek kanser hastalığıyla mücadele
edenlere de tavsiyelerde bulunan Akbaş, sözlerine şöyle devam
etmişti:
"Sevdiklerinizin yanınızda olması çok önemli. Eşim, anne,
babam kardeşim, Atakan. Hastanedeyken hem ölümü düşünüyorsun hem de
Atakan'la buluşunca yapacağın şeyleri düşünüyorsun. Bir şeye
muhakkak tutunmak lazım. Her şey o zaman daha inançlı ve güzel
oluyor. Hastalığı hiçbir zaman düşünmedim. Çektiğiniz acılar hepsi
unutuluyor. Tutunacak dalınız varsa ölmeyi düşündüğünüz an o
tutunacak dal gelip sizi o kuyudan çıkarıyor."
YARIN TOPRAĞA VERİLECEK
Akbaş'ın cenazesi, yarın Karşıyaka Ali Gültekin Camisi'nde öğle
namazına müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Doğançay
Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
(İHA)