"Türkiye’nin bekası için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz"
MHP lideri Bahçeli, Cumhurbaşkanı "Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin ismini Alparslan Türkeş Üniversitesi olarak belirlemeyi düşündüklerini söyledi" dedi. Bahçeli, Türkiye'nin bekası için mücadeleden vazgeçmeyeceklerini de belirtti.
MHP lideri Bahçeli, Cumhurbaşkanı "Cumhurbaşkanımız
Erdoğan, Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin ismini Alparslan
Türkeş Üniversitesi olarak belirlemeyi düşündüklerini
söyledi" dedi. Bahçeli, Türkiye'nin bekası için
mücadeleden vazgeçmeyeceklerini de belirtti.
MHP'nin kuruluşunun 50. yıl dönümü sebebiyle çeşitli programa
katılmak üzere Adana'ya gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
partisinin TÜYAP Çukurova Fuar Alanı'nda düzenlenen kutlama
etkinliklerine katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal
Marşı'nın okunmasıyla başlayan program, MHP'nin 50 yıllık siyasi
hayatını anlatan film gösterimiyle devam etti.
Programda konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP'nin 9 Şubat
2019 tarihindeki 50'nci kuruluş yıldönümü kutlamalarına katılmak
maksadıyla Ankara'dan Adana'ya yola çıktığında Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan'ın Sivas'tan kendisini telefonla aradığını
belirterek, "Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Adana Bilim ve
Teknoloji Üniversitesinin ismini Alparslan Türkeş Üniversitesi
olarak belirlemeyi düşündüklerini söyledi. Partimizin 50. Kuruluş
yıldönümünde böylesine heyecan verici bir düşünce, MHP mensuplarını
ve dava arkadaşlarımızı memnun etmiştir. Cumhurbaşkanımızın böyle
bir düşünce ve tasarrufu, müstesna ve muazzez bir armağan
olmuştur" dedi.
"ÜÇ HİLALİ BAŞININ ÜZERİNDE TAŞIYAN KARDEŞLERİMİZE TEŞEKKÜR
EDİYORUM"
Milliyetçi hareketin, Adana'dan yürüyen, Ankara'da yükselen bir
kahramanlık öyküsü olduğunu ifade eden Bahçeli, "Bizimkisi
beka diye yazılan, birlik ve kardeşlik diye anılan bir ruhtur.
Gözünü kızıl elmaya çeviren, gönlünü turana adayan, Türklüğün
gururunu, İslam'ın ahlakıyla birleştiren bir ülküdür. 1996'dan
sonra yine aynı yerde, aynı çizgideyiz. Dile kolay, bir ülkünün
peşinde 50 yıl geçti. Kopan takvim yaprakları sarardı, yıllar
yılları kovaladı, ömürler su gibi akıp gitti. Tarih 1969'un 9
Şubatıydı. Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'nin olağanüstü
kongresi, Adana'da toplanmıştı. Bir karar verilecekti. Merhum
başbuğumuz Alparslan Türkeş, 50 yıl evvel bugün, Türkiye'nin şanlı
geleceği için yeni bir çağı bildiriyordu. Ne mutlu ki 9 Şubat
1969'da partimizin ismi Milliyetçi Hareket Partisi oldu.
Amblemlerimiz ‘Üç Hilalin' mührüyle buluştu. Bu vesileyle 50 yıllık
onurlu bir mücadelede ‘Üç Hilali' başının üzerinde taşıyan her
kardeşime içtenlikle teşekkür ediyorum" diye konuştu.
On yıllardır daha güçlü bir Türkiye'nin hasreti çekildiğini ve her
zaman zora talip olduklarını ifade eden Bahçeli, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
"Her zaman zorbalara kafa tuttuk. Karanlık gecelere ışık
olmak için katran emellere su olmak için 50 yıl mücadele ettik. 50
yıl duadır, duruştur, dirayettir. 50 yıl vatan sevgisinin kefili,
millete mensubiyetin kazancı, devlete muhabbetin kalbidir.
Türkiye'nin varoluşuna aşkla bağlandık. Kimi zaman görünmedik kimi
zaman gösterilmedik, kimi zaman da görmezden gelindik. Haksızlarla
boğuştuk, yılmadık. İftiralarla boğaz boğaza geldik yıkılmadık.
Sonu gelmez tahriklerle tükenmeyen komplolarla yolumuzu kesmek
istediler, yeni bir yol açtık. İhanete uğradık inmedik, hançer
yedik düşmedik, şehit olduk ölmedik. Sabrettik, öfkemizi
yüreklerimizin mahzenlerine kilitledik. Değişimin yönü, hız ve
boyutu dengeli olmak durumundadır. Dikkat edilmesi gereken püf
nokta budur. Bununla birlikte kompleks duygular ve özenti
psikolojisi kapsamında özden kopuşlar yaşanabilir. MHP, 50 yılda
başkalaşmadan değişmeyi, özünden kopmamayı, gelişmeyi başarmıştır.
Nice siyasi partiler ülkemizden gelip geçti. MHP, dünyayı
Türk-İslam kavrayışıyla sürekli yenilenmeyle ayakta tutabilmiştir.
Darbeler yaşanmış, demokrasi kepenk indirmiş, partiler teker teker
kapanmıştı. Zaman olmuş sadece ülküdaşlar değil davamız
yargılanmıştı. Bütün bu dönemlerde yine de bir ülkünün peşinde
koşan dava büyüklerimiz ve arkadaşlarımız teslim olmamıştı. Bugün
de kan, aynı kandır. Fıtrat ve fikir değişmemiş, tıpa tıp aynı
noktada düğümlenmiştir. Kök aynıysa, köken korunuyorsa değişimden
kaygılanmaya gerek yoktur. Tarihimizle kavgalı, milletimizle
mesafeli sözde aydınlar, Türkiye'nin kuyusunu kazmakla meşgul olan
köksüzlerdir. Onlar değişim çığlığı atarken biz, 50 yıldır bu
korkaklarla ters düştük. Biz kovaladık bunlar kaçtı. Kaçtıkları
yerde tuzak kurdular, saklandıkları delikte hep kalleşliğin
kıvılcımını saçtılar. Bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Hainin
satılmışın hesabını eninde sorunda göreceğiz."
"31 MART YEREL SEÇİMLERİ BİR BEKA İMTİHANIDIR"
31 Mart Yerel Seçimleri'ni bir beka imtihanı olarak gördüklerini
dile getiren Bahçeli, muhalefetin AK Parti'nin arka bahçesi ve
bekçisi çıkışlarına yönelik şunları söyledi:
"Birlik varsa düzen vardır. Birlik varsa istiklal, beka,
istikrar vardır. Milli beka olduğu için Türk devlet felsefesi
yaşamış, asırları aşmıştır. İsimler farklı olabilir fakat ruh, kök,
cevher, millet, devlet aynıdır. Akıllarınca bizle alay edip
aşağılamaya çalışıyorlar. Ancak battıkça batıyorlar. Bekçilik
şerefli bir görevdir. Sabırla beklemek, sebatla nöbet tutmak,
onurların en büyüğüdür. Türkiye'nin bekası için bekçi olmaya
hazırız. Türk milletinin varlığı için gereken bekçilikse bize
düşeni seve seve yaparız. 15 Temmuz darbe girişimine tiyatro diyen
ajanlarla muhatap değiliz. Bizler, kalpleri imanla çarpan vatan
bekçileriyiz. 1918'in Kasım ayında parmağıyla işaret ederek,
‘Geldikleri gibi giderler' diyen Mustafa Kemal Atatürk'ün mirası
Cumhuriyet Halk Partisi'ni yiye yiye kuşa çeviren Kemal
Kılıçdaroğlu, bela mıdır, yoksa bir siyaset enkazı mıdır? Bunlar
utançları daha sonra unutkanlığa dönen gafillerdir. Beka sorunu
değil, zeka sorunu olduğunu söyleyen hakikat katilleridir. 15
Temmuz'da dehşet verici bir gece yaşamıştır. FETÖ iblisi silaha
davranmış, bombaları kuşanmış, işgale teşebbüs etmiştir. Milli
bekamız, ağır bir saldırıya maruz kalmıştır. Anadolu karanlığa
gömülecek, Türk milleti birbirine düşecekti. Ama biz tarih şuuruyla
hareket ettik. Milli sorumluluğumuzun gereği neyse onu yaptık. 7
Ağustos Yeni Kapı Mitingi'nin de çatısı, beka
kavgasıydı."
BAHÇELİ, İYİ PARTİ'YE YÜKLENDİ
1 Kasım 2015 Seçimleri'nin ardından başlarına gelmeyen kalmadığını,
MHP'yi bitirmek için her şeyin yapıldığını belirten Bahçeli, İYİ
Parti'ye de yüklenerek, "Pensilvanyalı kardinal ve Trump,
Türkiye'nin zaaf anını kolluyordu. İş başa düştü. Cumhur İttifakı
da işte bu şekilde doğdu. Türk milleti, 16 Nisan Referandumu'nda
yeni bir sayfa açtı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, milletin
iradesiyle kabul gördü. 24 Haziran Seçimleri'yle Türkiye, yeni bir
hükümet sistemine resmen geçmiş oldu. 1 Kasım 2015 Seçimleri'nden
sonra başlayan hain akın, 24 Haziran Seçimleri'nde zirveye çıktı.
Partimize olmadık saldırılar yapıldı. Adeta siyasi bir lince
uğradık. Kötüden iyi çıkartmak için tezgah kuruldu. Paradigma
değişikliği parolasıyla duyguları istismar edilen arkadaşlarımızdan
imzalar toplandı. İhtilal yapacağız diyerek, tarlalarda toplanıp
siyası şovlar yapıldı. Tam bir imha operasyonuydu. MHP'yi tellere
asmak, yok etmek için korsan kurultaylardan, siyasi kundakçılığa
kadar her şey yaşandı. Geldiğimiz bugünkü aşamada ise İYİ Parti,
önce HDP'ye ulaştı, CHP'ye dolandı, Pensilvanya'ya çoktan ulaştı.
İYİ Parti'nin Genel Başkanı, 12 Eylül Mahkemeleri'nde inim inim
inleyen dava arkadaşlarımıza idam kararı çıkartan Nurettin Soyer'in
oğlunu, destekleyeceklerini ilan etti. O günlerde yargılanan dava
arkadaşlarımızın ailelerinin sabıka kayıtları, haksız ve hayasız
şekilde sakıncalı gösterildi. Ne öğretmen olabildiler, ne hakim ne
de savcı. Hani babadan oğula suç geçmiyordu? Ey zalimler, size
gelince geçmeyen, bize gelince kurşun gibi deldi de geçti"
dedi.
"BABASIYLA GURUR DUYAN TUNÇ SOYER'E RIZA GÖSTERMEMİZİ
BEKLEMEYİN"
Eleştiri oklarını İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e yönelten
Bahçeli, babasıyla gurur duyduğunu söyleyen Tunç Soyer ismine rıza
göstermeyeceklerini belirterek, "Ülkücülük ağabeyden
kardeşe geçerken sorun olmuyor da suç babadan oğula geçerken mi
sorun oluyor? Akıl tutulması değil mi bu? Suçun babadan oğula geçip
geçmediğini, 12 Eylül Mahkemeleri'nden sonra işkenceye uğrayan,
elektrikler verilen kahramanlarımıza sorsunlar. Nurettin Soyer'in
işkencesinde şehit düşen Bekir Bağ'a sorsunlar. Zalim kimmiş, cani
kimmiş, gaddar kimmiş ibreti alem için öğrensinler. Zulüm savcısı
Nurettin Soyer'in, aralarında başbuğumuzun da olduğu davada idam
cezası isterken hiç mi dudağı titremedi? Biz yıllarca ses
çıkarmadık. Devlet de bizim, ordu da bizim dedik. Ama babasıyla
gurur duyan Tunç Soyer ismine rıza göstermemizin kimse
beklemesin" diye konuştu.
Millet İttifakı'nın terörle anlaşma yaptığını belirten Bahçeli,
"CHP, HDP, İYİ Parti, ÖDP ile PKK ve FETÖ ittifakı
netleşmiştir. Zilletin taşları iyice yerli yerine oturmuştur.
Kılıçdaroğlu'nun tükenişine ise çok az kalmıştır. Yara kaşımaktan
bahsedenler saptırmasın. Bizim derdimiz, 12 Eylül öncesi cunta
mahkemelerindeki haksızlıkları ve bunların faillerini afişe
etmektir. Babasıyla gurur duyan Tunç Soyer'e herkesin söyleyecek
sözü vardır. Biz, milletimize zehir yedirmeye çalışanların
huzurlarını kaçırıyoruz" dedi.
"ARAMIZDAN AYRILMIŞ AMA PİŞMANLIK DUYAN KARDEŞLERİMLE
HELALLEŞMEYE HAZIRIZ"
MHP'nin kuruluşunun 50. yılı münasebetiyle, gözü ‘Üç Hilalde'
kalan, aralarından ayrılan herkesle helalleşmeye hazır olduklarını
ifade eden Bahçeli, "Aramızdan bir vesileyle kopmuş, hata
yaptıklarını düşünen, pişmanlık yaşayan, yuvasının özlemini çeken
ülkücü her kardeşimle, dava arkadaşımla helalleşmeye hazırım.
Onlara sadece kapımızı değil, gönlümüzü de açıyorum. 18 bin 262
günde herhangi bir sebepten dolayı küsen, kızan, kırılan
kardeşlerime de kavuşmak için vazgeçilmez bir yeminle, 50 yıllık
emanetin hepimize yeteceğini söylemek istiyorum. Gelin belayla daha
fazla ortak olmayın. Milli bekamızın mücadelesine katılın. El
birliği, güç birliği, ülkü birliği yapalım. Ne kadar terör sevici
varsa yakalarından tutalım. Türkiye'ye sahip çıkalım. Türkiye içte
ve dışta büyük bir tehdidin kapanında, siyasi, sosyal ve ekonomik
çembere alınmış durumda. Bırakın, Kılıçdaroğlu tüm Vandalların
izinden yürüsün. Biz Türk milleti için her türlü fedakarlığa
hazırız" ifadelerini kaydetti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, nice 50 yıllara ulaşmak için yine
Adana'dan yola koyulacaklarını, hevesle, imanla, akılla ve yürekle
başaracaklarını belirterek, partililerin 50. yıldönümünü tebrik
ederek sözlerine son verdi.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin 50. kuruluş yıldönümü kutlamalarına
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Jülide Sarıeroğlu, AK Parti Adana Milletvekillerinin yanı sıra
MHP'nin il ve ilçe teşkilatları ile çok sayıda partili katıldı.
(Rüşan Anıl Atar - Mustafa Yusuf Kantarlı/İHA)