“Türkiye bir daha IMF’nın kapısına gitmeyecek"
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Bir daha Türkiye IMF'nın kapısına gitmeyecek, IMF'ye muhtaç olamayacaktır" dedi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "Bir daha
Türkiye IMF'nın kapısına gitmeyecek, IMF'ye muhtaç
olamayacaktır" dedi.
Bir dizi temasta bulunmak üzere Eskişehir'e gelen AK Parti Genel
Başkan Vekili Kurtulmuş, partisinin Genişletilmiş İl Danışma
Toplantısı'na katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal
Marşı okunması ile başlayan toplantı, divan üyelerinin tanıtılıp
oylanması ile devam etti. Burada bir konuşma yapan Numan Kurtulmuş,
Eskişehir'e bir Büyükşehir Belediye Başkanı lazım diyerek,
"Bugün itibariyle Eskişehir'de yerel seçim çalışmalarının
startını vermiş oluyoruz. İlerde tabii adaylarımız belli olduktan
sonra çok görkemli aday tanıtım toplantıları da yapacağız. Ama
bugün itibariyle bu çalışmaları başlatmış oluyoruz. Eskişehir'e
güzel hizmetler yapıldı. Nabi hocanın anlattıkları Eskişehir'e
yapılanların 20'de biri 30'da biri değildir. Ben de sözlerime
onların bitirdiği noktadan başlayayım. İnşallah Eskişehir'e bir
Büyükşehir Belediye Başkanı lazım, Odunpazarı'na bir Belediye
Başkanı lazım, Tepebaşı'na bir Belediye Başkanı lazım. Sizin bugün
buradaki coşkunuz, buradaki kararlılığınız, hedefe kitlenmiş
haliniz inşallah 31 Mart 2019'da Eskişehir'de bir Büyükşehir
Belediye başkanı, bir Tepebaşı ve Odunpazarı Belediye Başkanının
olacağını şimdiden müjdeliyor. Hayırlı uğurlu, bereketli
olsun" açıklamalarında bulundu.
"EMPERYALİST GÜÇLER MAŞALARI OLAN TERÖR ÖRGÜTLERİNİ
KULLANARAK KENDİ GÜÇLERİNİ ARTTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR"
Dünyanın yeni bir döneme girdiğini hatırlatan Kurtulmuş,
emperyalist güçlerin terör örgütlerini kullanarak kendi güçlerini
arttırmaya çalıştıklarını söyleyerek, "İki kutuplu bir
ekonomik tahterevalli şimdiden ortaya koyuldu. Kendisine bir
şekilde yer seçmesi gibi bir sürece dünya sokulmaya çalışılıyor.
Hepiniz yakından takip ediyorsunuz. Dünya yeni bir döneme girdi.
Dünyada çok taraflı çatışmaların, gerilimlerin, kavgaların,
ekonomik ve siyasi anlamda büyük bir rekabetin yaşanacağı yeni bir
döneme girdi. Bir tarafında Çin Halk Cumhuriyeti'nin bir tarafta
Amerikan'ın olduğu iki kutuplu bir tahterevalli zaten şimdiden
ortaya konuldu. Diğer ülkelerin ve bölgelerin bu iki kutup arasında
kendisine bir şekilde yer seçmesi gibi bir sürecin içerisine dünya
sokulmaya çalışılıyor. Ayrıca özellikle Amerika'nın Irak'ı
işgaliyle başlayan süreçte dünya yeni bir döneme girdi. Hani soğuk
savaş bitti, duvarlar kalkıyordu ya maalesef fiziki ve görünmez
duvarların kurulduğu yeni bir dünyaya doğru geçiyoruz. ABD güney
sınırı ve komşusu olan Meksika'ya duvar örüyor. Macaristan
Çekoslovakya'ya tel örgülerle duvar örüyor. Dünyanın her yerinde
fiziki duvarlar olduğu gibi bir akşamda karar verilen gümrük
duvarları, ülkeleri, ticareti insanlar arasındaki alışverişi, gönül
bağlarını birbirinden koparmaya çalışılıyor. Bu yeni dönemde
Türkiye'nin de bu durumdan bir şekilde etkilendiğini söylemek
mümkündür. Önce vekalet savaşları adıyla emperyalist güçler, büyük
güçler Ortadoğu coğrafyasında, burnumuzun dibinde kendileri bizzat
ellerini ateşe sokarak değil, maşaları olan terör örgütlerini bu
ateşin içinde kullanarak kendi güçlerini arttırmaya çalışıyorlar.
Daha önceki dönemde görülmemiş yeni bir savaş olarak vekalet
savaşları ortaya çıkıyor ve maalesef Suriye'yi Irak'ı paramparça
ediyor. Bölge ülkelerinin sınırlarını yeniden düzenlenecek ortama
hazırlıyor" diye konuştu.
"BRUNSON DAVASI ÜZERİNDEN TÜRKİYE'YE BİR ŞEKİLDE SÖZ
SÖYLEMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Genel Başkan Vekili Kurtulmuş, Türkiye'yi gerilimlere sokmak ve
Türkiye'ye söz söylemek için Brunson davasını kullandıklarını
söyleyerek, "Bana kim DEAŞ denilen örgütün hangi sahiple,
motivasyonla dünyanın dört bir tarafından gelen insanların, en çok
90 bin kişiye ulaştığı, bu kadar büyük sayıda insanın bir araya
getirilerek, ellerine silahlar verilerek bir terör örgütü olduğunu
nasıl anlatabilir. Bir haftada Suriye'nin bütün şehirlerini ele
geçiriyor. Bir haftada Musul'u Kerkük'ü etrafındaki şehirleri ele
geçiriyor. Bana kim PYD/YPG denilen terör örgütünün, eline dünyanın
en modern silahları verilerek, bir zamanlar kimlik kartına bile
sahip olmadıkları, Türkiye olarak da bizim Esat'a sürekli olarak
‘ya bu Kürt kardeşlerimize neden kimlik kartı vermiyorsun?' diyerek
yıllardır hep uyardığımız Suriye'de nasıl oluyor da koskoca bir
coğrafya tam da Türkiye'nin güneyinde başlayan sınırda bir terör
örgütü, terör devleti kurmak üzere hazırlık yapıyor. Bunun izahı
son derece basittir. Büyük güçler bu maşalarla coğrafyayı yeniden
oluşturmak, yeniden şekillendirmek, sınırları bir şekilde
değiştirmek, halklar arasına düşmanlıkları koymak, bir asır evvel
sınırların bölüp gönüllerini ve zihinlerini bölemedikleri
Türklerin, Kürtlerin, Arapların ve diğerlerinin arasına husumet ve
düşmanlık koymak için bu örgütleri kullanıyor. Bölgede bu oyunu
bozabilecek gücü olan tek ülke Türkiye'dir. Bölgede bu oyunların
farkında olan tek siyasi hareket AK Partidir. Onun için Türkiye'nin
üzerine baskı yapıyorlar. Onun için Türkiye'nin üzerine baskı
kuruyorlar, onun için Türkiye'yi gerilimlere sokmak istiyorlar. Biz
parçalarla teferruatla değil, biz kuklalarla değil, kuklacılara
uğraşıyoruz. Döviz o yüzden yükseliyor. Onun için Brunson davası
üzerinden Türkiye'ye bir şekilde söz söylemeye
çalışıyorlar" şeklinde konuştu.
"BİR DAHA TÜRKİYE IMF'NIN KAPISINA GİTMEYECEK, IMF'YE
MUHTAÇ OLMAYACAKTIR"
Bir daha Türkiye'nin IMF'ye muhtaç olmayacağını belirten Kurtulmuş,
"Ben 8-9 ay önce bir demecimde söyledim. Birileri
Türkiye'nin yakın zamanda IMF'nin kapısına tekrar gitmesini
isteyecekler. Çünkü okuyoruz takip ediyoruz. Yurt dışında yavaş
yavaş yazılmaya başladı. İçeride de kafası dışarıdakiler gibi
çalışanlar söylemeye mırıldanmaya başladı. Türkiye IMF'ye muhtaç
hale gelebilir. Hiç heveslenmesinler. Çok açık söylüyoruz, bir daha
Türkiye IMF'nın kapısına gitmeyecek, IMF'ye muhtaç olamayacaktır.
Çünkü iyi hatırlıyoruz IMF Türkiye masası şefinin karşısında herkes
böyle düğmesini ilikliyordu. Koca koca bakanlar, hatta başbakandı
biri. Dolayısıyla Türkiye bu devirleri geride bıraktı"
dedi.
"CUMHURİYET HALK PARTİSİ SİTTİN SENE BİR DAHA İKTİDARA
GELEMEZ"
Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir daha iktidara gelemeyeceğini
söyleyen Kurtulmuş, sözlerini şu şekilde noktaladı:
"Biz halka güvenen bir partiyiz. Yukarıdan tepeden inme
halka tepeden bakan bir parti değiliz. Halka güvendiğimiz için halk
tarafından seçilmesini isteriz. Arşivimde vardır. Dün Sapanca'da
İstanbul İl Teşkilatında konuşurken bir belediye başkanı
arkadaşımız o tur mitingdeki sunucu bendim dedi. 1985 ya da 1984
yılı. Refah Partisi yeni kurulmuş Gaziosman Paşa meydanında
Cumhurbaşkanını halk seçsin diye bir miting yapmış. Ya adama
sorarlar, ‘yeni kurulmuşsun. Yüzde 1-2 oyun yok. Neye güveniyorsun
da sen Cumhurbaşkanını halk seçsin diyorsun. Çünkü biz millete
güveniriz. Bu millet yanlış yapmaz. Yapsa da bir müddet sonra o
yanlışı düzeltir. Bu millet yanlış yapmadığı için de kusura
bakmasınlar Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) sittin sene bu memlekette
iktidara getirmez, bundan sonra da getirmeyecektir. Halka güvenen
Cumhurbaşkanını halk seçsin der. Halka güvenmeyen hala bıraksanız
bu arkadaşlar Cumhurbaşkanını parlamento seçsin derler. Diyorlar da
zaten."
Gerçekleşen toplantıya Numan Kurtulmuş'un yanı sıra; AK Parti
Eskişehir Milletvekilleri Harun Karacan, Nabi Avcı, Emine Nur
Günay, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Zihni Çalışkan, protokol
üyeleri, AK Parti il ve ilçe teşkilat üyeri ve çok sayıda partili
katıldı.
(Burak Tekin - Oğuzhan Demir - Çağatay Gür/İHA)