Trump’la görüştü, Putin’le de görüşecek
AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, ABD Başkanı Trump'la görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Rusya Devlet Başkanı Putin ile de görüşeceğini söyledi.
AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, ABD Başkanı Trump'la görüşen
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Rusya Devlet Başkanı Putin ile de
görüşeceğini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal,
Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısının gündemine ilişkin
basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın
ABD Başkanı Donald Trump ile yapacağı telefon görüşmesi için MKYK
toplantısının başkanlığını Başbakan Binali Yıldırım'a bıraktığını
belirten Ünal, Trump'la olan görüşmenin sona erdiğini ve
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birazdan Rusya Devlet Başkanı Putin ile
görüşeceğini söyledi. Toplantının gündemine değinen Ünal,
"MKYK toplantısında teşkilat başkanlığımızın sunumu, 15
Temmuz Milli Birlik Günü şehitlerimizi anma faaliyetlerinin
partimizle ilgili, etkinlikleriyle ilgili değerlendirme yaptık.
TBMM parti grubu çalışmaları ve gündemin değerlendirilmesi ile
ilgili görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Partimiz, 2017 yılı sonuna
kadar bütün ilçe teşkilatlarımızın kongrelerinin tamamlanması ve
teşkilatlarımızla ilgili genel bir gözden geçirme çalışması
yürütecektir. Hükümetimiz de 180 günlük eylem planı çerçevesinde 6
aylık çalışma yürütecek. Diğer taraftan hükümetimizin 6 aylık
çalışmaları ile ilgili, yürütülen çalışmayla eş zamanlı olarak
belediyelerimizle ilgili 2019 yılına dönük hem performans
değerlendirme hem de yerel yönetimler başkanlığımızın yapacağı
çalışmalar konusunda genel başkanımızı ve parti kurullarımızı
bilgilendirmesi söz konusu oldu. İç siyasi gelişmelerin
değerlendirilmesi çerçevesinde şu anda devam eden CHP yürüyüşü ve
buna ilişkin hususlar da bu çerçevede ele alındı"
ifadelerini kullandı.
ALMANYA'NIN G-20 ÖNCESİ TAKINDIĞI TUTUM
Ünal, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir
gazetecinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Hamburg'taki G-20
Zirvesi sırasında Almanya'da vatandaşlarla bir araya gelme isteğine
Berlin yönetiminin verdiği olumsuz mesajı sorması üzerine Ünal,
"Bu konuda hem Dışişleri Bakanımız, hem AB Bakanımız, hem
partimizin Dış İlişkiler Başkanlığı gerekli açıklamaları yaptı.
Almanya'nın özellikle son bir yılda Türkiye'ye karşı takındığı
tutuma ilişkin son derece üzücü ve kabul edilemez olduğunu ifade
ettik. Sayın Cumhurbaşkanımızın orada daha önce de orada yaşayan
vatandaşlarımızın bir toplantısına canlı yayınla bağlanmasına
Almanya izin vermemişti ama maalesef aynı Almanya terör
destekçilerinin programında terör elebaşısının Murat Karayılan'ın
canlı yayınla bağlanmasına müsaade etmişti. Biz, Almanya ile olan
ilişkilerimizi uluslararası ölçekte normal, olağan ve yürütülebilir
bir diplomasi düzeyinde devam ettirmek istiyoruz. 15 Temmuz'dan
sonra Almanya'nın FETÖ'cülere dönük tutumu, hem PKK terör örgütünün
Almanya içindeki faaliyetine dönük tutumu hem de Almanya'nın
Cumhurbaşkanımıza dönük bu tutumu kabul edilebilir değil.
Cumhurbaşkanımız 7-8 Temmuz'da Hamburg'da G-20 Zirvesi'ne
katılacak, 9 Temmuz'da Cumhurbaşkanımız vatandaşlarımızla bir araya
gelmek istedi. Bu konuda temaslarımız devam ediyor. Bu temaslarla
ilgili sizleri bilgilendireceğiz" şeklinde konuştu.
CHP'NİN YÜRÜYÜŞÜ
CHP'nin yürüyüşünün sorulması üzerine Ünal, "CHP'nin bu
yürüyüşü, MKYK toplantısında özel olarak ele alınmamıştır. Bu
yürüyüş iç ve dış siyasi gelişmeler çerçevesinde ele alınmıştır.
CHP sözcülerinin son dönemde ifade ettiği açıklamalar açıkçası beni
de şaşırtıyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun hangi dönemde millet
hassasiyetiyle hareket ettiği araştırılsa herhalde bununla ilgili
çok şeye rastlayamayız. Şunu net olarak söyleyelim ki Gezi'de nasıl
ki mesele ağaç değilse, 17-25 Aralık'ta mesele hukuk değilse, bugün
de maalesef mesele adalet değil. Bizim adaletten anladığımız her
şeyin yerli yerine konulmasıdır. Adalet yerli yerine koymak
anlamına da gelir. Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının, uygulamalarına,
siyasi pozisyonlarına ve söylemlerine baktığımızda eğer bu ülkenin
savcısı Selim Kiraz şehit edildiğinde savcıyı şehit edenlerin
savunuculuğuna soyunuyorsa, eğer bazı CHP milletvekilleri Türkiye
için Avrupa'dan yaptırım talebinde bulunuyorsa, aynı CHP bu dönemde
Türkiye'nin 17-25 Aralık'ta yaşadığı süreçte bizim genel
başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın paralel devlet yapılanması ve
terör örgütü olarak nitelendirdiği FETÖ'ye kalkan olacak birtakım
davranışlarda bulunuyorlarsa ve bunlara dönük hukuki süreçler
başlatıldığında gidip orada bunların korunuculuğuna soyunuyorsa,
YPG ve PYD ile ilgili terör örgütü değildir denebiliyorsa, aynı
şekilde PKK için 'arkadaşlar' ifadesi kullanılabiliyorsa, burada
adaleti nerede arayacağız? CHP'li sözcüler bu yürüyüş esnasında
korkmadan cesaretle yürüdüklerini söylüyorlar. Devletimiz gerekli
güvenliği sağladığı için tabii ki güven içinde yürüyecekler. Biz
orada yürüyen her bir vatandaşımızın hükümet olarak güvenliğinden
tabii ki sorumluyuz" açıklamasında bulundu.
Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Mesele, CHP'nin kontrollü darbe dediği, 15 Temmuz gecesi
devletin uçağını, tankını ele geçiren teröristlerin olduğu gece
yürümekti, cesaretle yürümekti mesele. O gecenin kahramanlığına
dönük CHP'nin kullandığı ifadeler hepimizi incitiyor, kanatıyor. Bu
milletin her bir ferdini kanatıyor. Bu ifadeleri kullanan CHP
sözcülerinin yerli yerine koymak anlamında adaletten ne
anladıklarını da bir kez daha gözden geçirmelerini talep ediyorum.
Cesaretten bahsedeceksek cesaret 15 Temmuz gecesi bu millet
tarafından ortaya konan şeydir."
KAMP AĞUSTOS-EYLÜL AYI GİBİ GÜNDEME ALINACAK
AK Parti'nin istişare kampına ilişkin soru üzerine Ünal,
"Öncelikle ilgili kampla ilgili yarın il başkanları
toplantımız var, bugün MKYK toplantımızda da konu toplantının
sonlarında ele alınacak. Yarın il başkanları toplantımızda da bu
konu ele alınacaktır. Kamp kısa sürede düşünülen bir şey değil.
Partimizin Ağustos-Eylül ayı gibi gündemine almayı planladığı ve AK
Parti'nin geleneksel hale gelen ve yılda iki defa tekrarladığı bir
istişare değerlendirmesi toplantısı" diye konuştu.
İç tüzük konusuna ilişkin soruya Ünal, "AK Parti tarafından
MHP'ye bir iç tüzük paketi sunuldu. 11 Temmuz günü de Anayasa
Komisyonunda iç tüzük görüşülmeye başlanacak" karşılığını
verdi. MHP ile yapılan görüşmeleri de Meclis grubunun sürdürdüğüne
dikkati çeken Ünal, bu görüşmelerin nihayetinde Meclis grubunun iç
tüzüğü gündemine alacağını açıkladığını ifade etti.
15 Temmuz anma törenlerinin yaklaştığını belirten Ünal,
"Benim içimi kanatan Türkiye'nin 15 Temmuz gibi kırılma
süreci yaşadıktan sonra Türkiye bu travmayı üzerinden atmaya, bunun
sonuçları üzerinden de siyasetçisi, sivil toplumu, iş adamıyla el
ele vererek Türkiye normalleşmeye çalışıyor. Türkiye bunu yaparken,
CHP'nin siyasi sorumluluk örneğine sığmayacak yaklaşımları, MİT
tırları operasyonu üzerinden sonuçlanan davayı gerekçe göstererek
adalet adına yürüyüşe kalkışması, burada AK Parti'den beklenen
yargıya müdahale midir? Sonuçta, bu bağımsız ve tarafsız yargının
verdiği karardır. 15 Temmuz yaklaşırken CHP'nin tutumu da içler
acısı bir görüntü sergiliyor. Bu törenler, Cumhurbaşkanlığı
himayesinde gerçekleştirilecek resmi devlet törenleri. Biz de AK
Parti olarak 00.13'te salaların okunmasıyla birlikte diğer
vatandaşlarımız gibi sivil toplum örgütleriyle 81 ilde daha önce
demokrasi nöbeti tuttuğumuz yerlerde yürüyüşümüzü
gerçekleştireceğiz. Belediyelerimizin aynı şekilde 11-15 Temmuz
arası yapacağı anma törenleri olacak" dedi.
(Enise Vural / İHA)