Trabzon’da 450 kişilik ’Hobbit evi’ yapıldı
Trabzon'un Rus işgali sırasında mühimmat deposu olarak kullanıldığı için halk arasında 'Cephanelik' olarak adlandırılan tarihi kulenin yanına yapılan 14 bin 900 fidanın kullanıldığı Hobbit evi turistlerin ilgisini çekiyor.
Trabzon'un Rus işgali sırasında mühimmat deposu olarak
kullanıldığı için halk arasında 'Cephanelik' olarak adlandırılan
tarihi kulenin yanına yapılan 14 bin 900 fidanın kullanıldığı
Hobbit evi turistlerin ilgisini çekiyor.
Trabzon'da yapılan restorasyon çalışmaları sonrasında yaklaşık 8
yıldır restoran olarak kullanılan ve Trabzon'un Rus işgali
sırasında mühimmat deposu olarak kullanıldığı için halk arasında
'Cephanelik' olarak adlandırılan tarihi kulenin yanına yapılan
büyük Hobbit evinin inşaatı tamamlandı. Yapımı esnasında yerel
basında çıkan haberler ve sosyal medyada artan tepkiler üzerine bir
süre inşaatında durdurma kararı alınan Hobbit evi hizmete açıldı.
450 kişilik restoran olarak kullanılan ve yapımı 4 ay süren Hobbit
evinin yeşil çatı sistemi ise Türkiye'de ilk kez uygulandı. 14 bin
900 fidanın kullanıldığı bina gelen turistlerin ilgisini
çekiyor.
Cephanelik Restoran işletmesinin ortaklarından Ahmet Sarı, dünyanın
en büyük Hobbit evi olarak tasarlanan yapının restoran olarak
kullanılacağını belirterek, "Türkiye'de ilk bu kadar büyük
bir yeşil çatı sistemiyle bir bina yapıldı. İçini restoran olarak
kullanacağız. Restoran amacı tarihi yaşatabilmek adına
işlevselliğini artırmak, genişletmek. Tarihi mekanlarda kullanıcı
geldiği müddetçe bunlar ayakta durur. O anlamda biz burayı restoran
olarak turizm hizmetine açmıştık ancak binamız bu anlamda hem
yeterli değildi hem de bunun kullanıcı sayısı pek fazlaydı. O
açıdan onlara ek bir bina ile hizmet verebilmek, hem oranın
sürdürülebilirliğini daha uygun tarihlere taşımak hem de hizmet
sektörüne de, turizm sektörüne katkıda bulunmak amaçlı bu anlamda
bir restoran yaptık. Burası yaklaşık 450 kişilik bir restoran. Türk
mutfağı, Karadeniz mutfağı ve etin her çeşidi. Karadeniz halkı
zaten biraz et sevdalısıdır. Türkiye'de şu anda et tüketimi ciddi
anlamda revaçta. O anlamda özel bir menümüz var. Misafirlerimiz
mutfağı görerek beğenip lezzetini tadıyor" dedi.
"ARAŞTIRMA YAPTIM, BUNDAN BÜYÜĞÜ YOK"
Hobbit evinin yer altı mağara mantığı ile yapıldığını dile getiren
Sarı, "Daha önce buradaki yerel yapıyı aynen orijinal
haline dönüştürdük. Daha önce burada bir dağ vardı, zaman içinde
tarla olarak kesilmiş burası. 1919 yılında bir patlamayla
kullanılmaz hale gelmiş bir tarihi mekan. Çevre insanları gelip
gidenler burayı birçok amaçla kullanmış, yerel yapıyı da bozmuşlar.
Dağı kesmişler, tarla benzeri şeyler yapmışlar. Biz onu eski haline
getirdik. Yani bir mağara mantığı ile yaptık. Revaçta olan bir
dikey yamaç sistemi var yeşil çatı adı altında. Bizde bunu birebir
kullandık. Hobbit evi ile karşılaştırdığımız zaman evet dünyanın
bence en büyük Hobbit evlerinden bir tanesi. Bu konuda bir
araştırma yaptım. Bundan büyüğü yok. Yanı kaplı, üstü kaplı olan
var ancak komple üst ve yanlar, balkonu da yeşil çatı olan bunun
bir benzeri yok. Bu anlamda Trabzon adına çok faydalı bir hem
turizm yatırımı hem de mimarı açıdan da yatırım yaptığımızın
kanaatindeyim" şeklinde konuştu.
"14 BİN 900 TANE KÖK FİDAN VAR"
Hobbit evinde 14 bin 900 tane fidanın olduğunu kaydeden Sarı,
"Biraz sancılı süreç yaşadık. Haksız olduğu inancında
olduğumuz bir süreç yaşadık. Saldırılarda durma sürecini çıkarırsak
yaklaşık 4 ayda biten, bu da bir rekordur. 4 ayda biten bir inşaat
sürecimiz var. İç hazırlanması da dahil olmak üzere süren bir 4
aylık süredir. Bence başarılı, hızlı ve aslına birebir uygun yani
rendırlarımızla üstüne koyduğunuz zaman eğimlerimiz bile, pencere
eğimlerimiz bile birebir olan uygulama oldu. Bu tür mekanlar
yaşayan mekanlardır, sürekli bir yenilik ister. Şu anda yüzde 95'i
bitti diyebiliriz. Ufak tefek aksesuarlar kaldı, onları da zaman
içinde gerçekleştireceğiz. Gelen turistlerin çok dikkatini çekiyor.
Bize sordukları ilk soru, 'Bu doğal mı?' Evet üzerindeki tamamen
doğal. Üzerinde tam 14 bin 900 tane kök fidan var. Bu yeşil çatı
sistemleri kat kat, kademe kademe geçen bir sistem. Yaklaşık 6
katlı bir sistemdir, hepsi doğal" ifadelerini
kullandı.
HOBBİT EVİNİN YANINDAKİ CEPHANELİĞİN NE ZAMAN YAPILDIĞI
BİLİNMİYOR
Trabzon'da restorasyon çalışmaları sonrasında yaklaşık 8 yıldır
restoran olarak kullanılan ve Trabzon'un Rus işgali sırasında
mühimmat deposu olarak kullanıldığı için halk arasında 'Cephanelik'
olarak adlandırılan tarihi kulenin yanına yapılan ve tartışmalara
konu olan Hobbit evinin yapımı sancılı geçmişti. Yerel basında ve
sosyal medyada tartışmalara konu olan Hobbit evinin inşaatı 30
Ocak'ta durdurulmuştu. Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kurulu'nun ilgili yazısı gereğince 30 Ocak'ta inşaatı durdurulan
tarihi yapının hemen yanındaki inşaat ile ilgili Anıtlar Kurulu'nca
"26.02.2018 tarihli Anıtlar Kurulu kararı ile proje
inşaatında bir sakınca bulunmadığına" dair karar
verilmişti. Cephanelik Restoran işletmesinin ortaklarından Ahmet
Sarı, SİT alanındaki yapının Anıtlar Kurulu'nun onayı alınarak
rekreasyon alanına dönüştürülmesi ve ardından imara açılarak burada
restoran-kafe olacak yapıyla ilgili kendilerine yönelik bir linç
kampanyası başlatıldığını belirterek duruma tepki göstermişti.
Aynı zamanda Fatih Kulesi veya İrena Kulesi olarak bilinen tarihi
yapının kitabesi olmadığından tam olarak ne zaman yapıldığı ise
bilinmiyor. Kulenin İmparatoriçe İrena tarafından 1340-1341
tarihleri arasında Trabzon aristokrasisinin toplantı yeri olarak
yaptırıldığı bazı kaynaklarda yer alırken, yapının 2. Abdülhamid
Han tarafından 1887 yılında Fatih Sultan Mehmet Han zamanından
kalma bir yapının yerine yaptırıldığı da belirtiliyor. 25 metre
yüksekliğinde iç içe yer alan kalın duvarlı iki dairevi kuleden
oluşan binanın 1887 yılında cephanelik olarak kullanıldığı
bilinirken, 1916-1918 Trabzon'un Ruslar tarafından işgali sırasında
cephanelik olarak kullanılan yapı 1918 yılında bir patlamayla hasar
görmüştü. Halk arasında 'Cephanelik' olarak adlandırılan tarihi
kulenin restorasyonuna Turizm Bakanlığından alınan izinle 2006
yıllarında başlanmıştı. Tarihi kulenin restorasyonu 4 yılda
tamamlanarak 2010 yılında turizm işletmesi haline
dönüştürülmüştü.
(Ozan Köse - Ersen Küçük /İHA)