"Tezkereye ’hayır’ derse IŞİD’in yayında"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Meclis'e sevk edilen tezkereye ilişkin, "Yarın CHP, Kılıçdaroğlu'na özellikle söylüyorum 'Tezkereye hayır derse' tarihe IŞİD'in yanında yer almış biri olarak geçecektir ve kendisiyle bu kadar çelişkili bir duruma düşecek ki biz bunu sürekli gündemde tutacağız. CHP için bir sınav günüdür" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Meclis'e sevk edilen tezkereye
ilişkin, "Yarın CHP, Kılıçdaroğlu'na özellikle söylüyorum
'Tezkereye hayır derse' tarihe IŞİD'in yanında yer almış biri
olarak geçecektir ve kendisiyle bu kadar çelişkili bir duruma
düşecek ki biz bunu sürekli gündemde tutacağız. CHP için bir sınav
günüdür" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM 24. dönem 5. yasama yılı açılış
resepsiyonunda gazetecilerin sorularını cevapladı. Davutoğlu, bir
gazetecinin, "HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile
yaptığınız görüşme nasıl bir görüşmeydi" sorusuna,
"Demirtaş'ın randevu talebi bir nezaket ziyaretiydi. Güzel
bir örnek teşkil etti, hayırlı olsun ziyaretiydi Başbakanlık ve
Genel Başkanlık için. Dolayısıyla aslında daha önceden bir planlama
yapılmıştı, fakat tabii aynı anda bir gün önce çözüm süreci ile
ilgili yasal düzenlemenin Bakanlar Kurulu esası çıkartıldığı için,
biliyorsunuz yasal her türlü düzenlemeden sonra bir Bakanlar Kurulu
kararı çıkar, Haziran ayında Terörün Sona Erdirilmesi ve Çözüm
Süreci için yaptığımız yasa çalışması dün Bakanlar Kurulu'nda
Bakanlar Kurulu kararıyla hem metine bağladık, hem süreci
tanımladık, hem aktörleri tanımladık. Bu aslında ileride inşallah
çözüm süreci başarılaştığında en önemli dokümanlardan biri olarak
tarihe geçecektir. Bir görev dağılımı, temel felsefemizi yansıtan
çözüm süreciyle ilgili bir metindi. Sayın Demirtaş da bu metinin
çıkması sonrasında görüşmüş olduğumuz için çözüm süreci üzerinde
detaylı olarak görüştük. Ayrıca bir taraftan da Kobani'den gelen
kardeşlerimizle ilgili de konuştuk. Her zaman söylediğimiz gibi
hiçbir mülteci sorununda, insani sorunda şu ana kadar etnik ve
mezhep temelli bir ayrım yapmadık. Nasıl Arap ve Türkmenler daha
önceki 3 yıl içinde Suriye'den kaçtıklarında bağrımızı açıp her
türlü imkanla yanlarında olmuşsak şimdi Kürt kardeşlerimiz
Kobani'de IŞİD'den kaçarken aynı tavrı sürdürdük, sürdüreceğiz.
Bizim tabii arzumuz ve beklentimiz herkesin mülteciler konusunda
ilkeli ve eşit bir tavır takınması. Bir grup mülteci geldiğinde
benim akrabam deyip sahip çıkmak başka grup mülteci geldiğinde ona
sahip çıkıldığında eleştirmek bu doğru bir şey değildir. Hepimizin
bilmesi gereken şey, kardeşlerimizin hepsinin aynı değerde bizim
akrabamız, komşumuz, kardeşimiz olduğudur. Bunları Sayın
Demirtaş'la paylaştık, olumlu bir görüşme oldu. Yasama yılı
öncesinde çözüm süreci bağlamında hep beraber ele alacağımız
hususlar ve sadece bu konuda değil, parlamento içinde de diğer
konularda da gündeme gelecek konular hususunu da ele
aldık" karşılığını verdi.
"BUGÜN BİR SENE YAŞANANLARDAN SONRA KİMSE TÜRKİYE'Yİ
SORUMLU TUTAMAZ"
"PYD ile alakalı olarak bir görüşme kurulmasının iyi
olacağını söyledi ve sonrasında 'bir değerlendirebilir' dediğinizi
söyledi" sorusuna Davutoğlu, "PYD ile biz geçen
sene diyalog da kurduk. Benim Dışişleri Bakanlığım döneminde, o
zamanki yapılan hataların maalesef bedelini şimdi Kobani'deki Kürt
kardeşlerimiz ödüyor çünkü o zaman PYD'ye söylenen çok açık bir
mesaj vardı, 'Özgür Suriye Ordusu ile birlikte davranın, Kuzey
kuşağında teröre ve rejime izin vermeyin, birlikte çalışın, Suriye
rejimiyle aranıza mesafe koyun ve Türkiye ile iyi ilişkiler
geliştirin'. Eğer bunlar yapılmış olsaydı geçen sene Özgür Suriye
Ordusu ile PYD Suriye muhalefetine katılmış olsaydı, rejimle
işbirliği yapmak yerine bugün IŞİD alanda böylesine bir güç
bulamazdı. Daha sonra bize verilen sözlere rağmen rejimle
işbirliğine devam etti ve Özgür Suriye Ordusu ve Suriye
muhalefetine tavır aldılar. Daha sonra bu iç çatışmalardan IŞİD
kendisine geniş bir alan buldu. Duruma böyle gelindi ve son dönemde
de Özgür Suriye Ordusu'ndan IŞİD'e karşı Kobani'yi korumak için
destek geldi. Burada önemli olan Suriye'de halk iradesine inanan
herkesin aynı safta buluşması. PYD eğer bu tutumunu sergilerse biz
hiçbir Suriyeli Türk grubu, Kürt veya Arap veya Türkmen grubun
sürecin dışında tutulmasını istemeyiz ama tutumlarının net olması
lazım. O bakımdan geçen seneki o fırsatı PYD kaçırdı. Bugün bir
sene yaşananlardan sonra kimse Türkiye'yi sorumlu tutamaz. Bu
konuda hiçbir zamanda Suriye'de olayların herhangi bir etnik ve
mezhebi çatışmaya dönmesinde payı olmamıştır, olmaz da. IŞİD'e
karşı tutumuz da açık ve nettir. Yarın tezkere bu tutumuzu da
gösterir. Kendisine de söyledim, 'Kobani'ye yardım etmemizi
bekliyorsanız bu tezkereye 'hayır' dememeniz lazım. Bu tezkere
Suriye'de IŞİD'e karşı bütün terör örgütlerine karşı çıkartılan bir
tezkere. Bu konuda bir şekilde bir tutum belirlemiş ve tezkere
böyle bir amaç güderken bu tezkereye 'hayır' demelerini de anlamak
mümkün değil" cevabını verdi.
PYD liderinin 'silah verin bize, silah verirseniz çatışırız'
açıklamalarının hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Türkiye
daha önce silah yardımı yapmadığı halde, 3 senedir Türkiye'nin
oradaki muhalif gruplara yaptığı lojistik yardımlar bile, gıda
yardımları bile eleştirilirken şimdi bunun gündeme gelmesi ayrıca
ayrı bir çelişkili tutum. Önemli olan artık uluslararası toplumun
Suriye'deki bu trajediye dur diyecek adımları atması. Türkiye'de bu
hususta eğer rejimi ya da herhangi bir terör unsurunu orada
hakimiyet kurmasını engelleyecek ne tür adımlar atılırsa biz o
adımlara destek vereceğimizi beyan ettik. Kobani'den gelen
kardeşlerimiz de diğer bölgelerden gelenler de Türkiye'de en iyi
şekilde ağırlanacaklardır, herkesin bilmesi lazım özellikle bu
konuyu istismar edenlerin bilmesi lazım ki dünyada hiçbir başka
örnek yoktur ki 3 günde 138 bin kişi alınmış olsun. Suriye'den 1,5
milyon yakın kişiye aldık ama hiçbirisi 3 gün içinde bu kadar
yoğunlukta gelmemişti. Bizim bu tutumumuz sürecek. Ümit ederiz
Türkiye'de bütün taraflar mültecilerin kabulünde ilkeli tutumu
sürdürür. Beklerdik ki HDP Arap ve Türkmenler Suriye rejiminden
kaçarken 250 bin insan öldürülürken aynı hassasiyeti gösterip bizim
akrabamız, kardeşimiz deyip onlara da hassasiyeti gösterselerdi.
Çok ilkeli bir tutum görmüş olurduk ama geçmişte biz onlara
kucağımızı açtık diye bana verilen gensorular Dışişleri
Bakanlığındayken eleştirilirken şimdi Kobani'den gelenlerle ilgili
bu talep geliyor. Biz hepsine bağrımızı açarız. Kobani'den gelen
kardeşlerimizin de Suriye'deki kardeşlerimiz de eğer bir hamisi
olacaksa hamisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir. Kürtlerin de
Arapların da Türkmenlerin de, nihayet onlar onları gördükleri için
hepsi yönlerini Türkiye'ye dönüyorlar. Gidecekleri başka merhamet
yüklü kapı yok. Onun için herkesin merhamet göstermesi
lazım" diye konuştu.
"YARIN CHP VE HDP İÇİN SINAV GÜNÜ"
Başka bir gazetecinin, "CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun AK Parti'nin IŞİD'e destek verdiğini ileri sürdü,
neler söyleyeceksiniz" sorusuna Davutoğlu, "Benim
Sayın Kılıçdaroğlu'da gördüğüm bir özellik var, 'bir şeyi ezberledi
mi terk etmesi mümkün olmuyor'. Bir şeyi bir şekilde eski kerat
cetveli ezberler gibi ezberliyor, ne söylerse aynısını tekrar
ediyor. Allah aşkına, biz IŞİD ve benzer terör örgütlerine karşı
bir tezkere gönderiyoruz, Kılıçdaroğlu 'AK Parti'yi IŞİD'i
desteklemekle itham ediyor. Bir sene önce tam da bu günlerde 10
Ekim 2013'te IŞİD'i terör örgütü ilan etmişiz, bir CHP Milletvekili
çıkıyor 'böyle bir metin yok' diyor. Ertesi gün bizim hükümet
sözcümüz izah ediyor. Resmi Gazete'yi bile açıp okumadan yorum
yapıyorlar. Açık söyleyeyim, yarın ben biraz önce Sayın Bahçeli'nin
kendisine de ifade ettim tezkere tutumları dolayısıyla
destekleyeceklerini ifade ettiler. Her partinin görüşü olur saygı
duyarım ama yarın CHP ve HDP için sınav günü. Kim IŞİD'in yanında
kim karşısında yarın göreceğiz. Bize aylardır rehinelerimiz
Musul'da çok zor şartlardayken IŞİD için açıklama yapmaya nerdeyse
zorlayan Kılıçdaroğlu şimdi karar vakti gelince yarın eğer bu
tezkereye 'hayır' derse bu şu anlama gelir, 'IŞİD'e dönük
Türkiye'den yapılabilecek desteğe 'hayır' demektir"
karşılığını verdi.
"YARIN SINAV GÜNÜDÜR"
Davutoğlu, açıklamasında şunları kaydetti:
"HDP 'hayır' derse o da bir daha Kobani'de IŞİD'e karşı
Kürtleri destekleyin deme hakkına sahip olmazlar. Bunları uyararak
söylüyorum, eğer yarın CHP, Kılıçdaroğlu'na özellikle söylüyorum
'Tezkereye hayır derse' tarihe IŞİD'in yanında yer almış biri
olarak geçecektir ve kendisiyle bu kadar çelişkili bir duruma
düşecek ki biz bunu sürekli gündemde tutacağız. CHP için bir sınav
günüdür, aylardır itham ettikleri AK Parti hükümeti bir tezkere
getiriyor tüm terör gruplarına karşı olabilecek, yapılabilecek her
türlü faaliyeti yapma konusunda karar beyan ediyor. Her türlü
çalışmanın içinde olacağına. Birisi bunu 'hayır' diyorsa esas IŞİD
yanlısı odur. Esas zaten Sayın Kılıçdaroğlu dikkat edin, Maliki
mezhepçi bir politikadan diğerlerini baskı altında tutup IŞİD'in
çıkmasına yol açan Maliki'yi gidip Bağdat'ta ziyaret etti.
Milletvekilleri aynı şekilde gidip kendi halkını katleden ESad'ı
ziyaret etti ve o katliamlardır ki IŞİD gibi bir yapıyı çıkardı.
Şimdi de IŞİD'e karşı getirilen bir tezkereye Kılıçdaroğlu buna
karşı çıkıyor, bunu anlamak mümkün değil. Bu açıklamasını
duyduğumda üzüldüm. Yarın bir sınav günüdür. O sınavdan çıkacak
neticeyi de Türk halkı da Suriye'deki rejimden ve terör
örgütlerinden kaçan Suriyeliler de hiç unutmayacaklar, kimin ne
tutum aldığını göreceğiz."
Davutoğlu, açıklaması öncesi bir süre MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli ile sohbet etti.
(İHA)