Şehit ailesi: Terör saldırısı ihbarına rağmen...
Adana'nın Pozantı İlçesi Emniyet Müdürlüğü'ne PKK'lı teröristlerin saldırısında şehit düşen iki polisten İsa İpek'in kardeşi Ramazan İpek, polis merkezine terör saldırısı ihbarında bulunulduğunu daha önce duyduğunu; bu nedenle saldırıda bir güvenlik zafiyeti olduğunu iddia etti.
Merkez Seyhan İlçesi'ndeki Fevzipaşa Mahallesi'nde bulunan şehit
İsa İpek'in ailesiyle birlikte yaşadığı eve, Türk bayrağı asıldı.
Şehit ailesi de taziye çadırında başsağlığı dileklerini kabul etti.
Şehidin babası Mümin İpek, oğluyla en son olay akşamı görüştüğünü
belirterek, "Hiç terör saldırısı ihtimaliyle ilgili konuşmadık,
başka şeyler konuştuk" dedi. Şehidin kardeşi Ramazan İpek de, "Daha
önce de istihbarat geliyordu ki, ağabeyimle telefonla yaptığımız
görüşmelerde buna benzer şeyler söyledi. Olaydan iki gün önce bir
yakınımızın cenazesine gitmiştik. Ağabeyim bize , 'Bize de
saldırıda bulunulabilir, istihbarat geliyor' diye söylüyordu. Biz
hatta, 'Dikkatli olun' diyorduk" diye konuştu.
GÜVENLİK ZAAFİYETİ VAR
Saldırıya uğrayan polis merkezinde görevli polislerin olayın olduğu
bölgede balık tutan yabancı şahıslar gördüğünü söylediğini anlatan
Ramazan İpek, şöyle devam etti:
"Önceden istihbarat verilmiş ama yakın önlem alınmamış. Bir
de şöyle söylenti var. Merkezde polis sayısı 3-4 kişiymiş saldırı
olduğunda. Bir nöbetçi var. Zaten arkadan girdikleri için nöbetçi
görmüyor. Bir de emniyetin arka tarafında yeterince aydınlatma yok.
Kameralar gece göstermiyor, sadece basit bir tel örgü var. 2-3 tane
polis de içerdeymiş. Bize söylendiğine göre 2'si dinlenme odasında
oturuyorlarmış. Nöbetleri bittiği için istirahat ediyorlarmış. 1
polis memuru da çay ocağına girmiş. Bunu çay ocağına giren polis
kendisi anlattı bize bunu. O polis, 'Ben çay ocağına gittim çay
almak için' dedi. Silah sesleri duyduğunu, 2 teröristin bunlara
ateş ettiğini, birisinin yere düştüğünü anlattı. O da sesi duyar
duymaz çay ocağından çıkıp kendisinin de ateş açtığını, o ara
birinin kaçtığını, o arada dışarıdaki nöbetçinin bu kişiyi
vurduğunu, diğerinin üzerine de saldırıda yaralandıktan sonra şehit
olan Serdar Kazar polisimizin atladığını gördüğünü anlattı. Kimseyi
de suçlamak istemiyoruz ama karakolun yeterince güvenlikli olduğunu
söyleyemeyiz. Güvenlik zaafiyeti var. Bir karakolun bahçesine
PKK'lının girmesi başlı başına bir güvenlik zaafiyetidir. Bir
PKK'lı karakola dışarıdan ateş açsa, buna kimse bir şey diyemez ama
içeriye girip de silah sıkması nasıl bir şeydir. Bunu
anlayamıyoruz. O karakolun güvenlik kamerasını izlemek isteriz eğer
gösterirlerse."