“Seçimi gündemden çıkarmaktan başka çare yok”
Başbakan Binali Yıldırım, "Defalarca seçim zamanında yapılacak dememize rağmen, siyasi partilerimizin bazıları hemen seçim, derhal seçim söylemlerini devam ettirdiler. Yatırımcı için öngörülebilirlik her şeyin önünde gelir. Seçim lafı ortada dolaşamaya başlayınca herkes vites küçültür, bekler. Bundan ülke kaybeder. Onun için bu meseleyi gündemden çıkarmaktan başka çare yok" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, "Defalarca seçim zamanında
yapılacak dememize rağmen, siyasi partilerimizin bazıları hemen
seçim, derhal seçim söylemlerini devam ettirdiler. Yatırımcı için
öngörülebilirlik her şeyin önünde gelir. Seçim lafı ortada
dolaşamaya başlayınca herkes vites küçültür, bekler. Bundan ülke
kaybeder. Onun için bu meseleyi gündemden çıkarmaktan başka çare
yok" dedi.
Sigorta sektöründe faaliyet gösteren Allianz Türkiye'nin 27 milyon
avroluk yatırımla hayata geçirdiği Allianz İzmir Kampüsü Başbakan
Binali Yıldırım'ın katılımıyla açıldı.
Açılış töreninde Başbakan Binali Yıldırım, bir hikaye anlatarak
konuşmasına başladı. Siyasetçilerin konuşmayı çok sevdiğine dikkat
çeken Yıldırım, "Bizim sermayemiz konuşmak. Böyle görüldüğü
gibi bir toplantıda açılışta konuşmalar başlamış. Konuşmacının biri
çıkıp biri iniyor. Milletin de canı sıkılıyor, şu konuşmalar bitse
de işimize baksak diyorlar. Bir türlü biteceği yok meydandakiler
gitmeye başlıyor. Konuşmak için sırasını bekleyenler de tedirgin
oluyor. Ne oluyor, insanlar gidiyor biz çıkacağız ne yapacağız
diye. Birini anons edince, kürsüye çıkınca bakıyor bir kişi kalmış.
Hepsi gitmiş. Çok bozuluyor. İyice de hazırlanmış. Çok güzel de
konuşma notları var. İstifini bozmadan konuşmasını heyecanla
tamamlıyor. Kürsüden iniyor, doğru karşıda oturan beyefendinin
boynuna satılıyor, öpüyor. Oturan adam şaşkın, ‘Kardeşim teşekkür
ederim' diyor. ‘Niye teşekkür ediyorsun' diyor. ‘Neden etmeyeyim,
herkes ben konuşmaya başlayınca çekti gitti, sen sonuna kadar
ayrılmadın, beni dinledin' diyor. Birader teşekkür etmene gerek
yok, senden sonraki konuşmacı benim diyor" dedi.
Başbakan Yıldırım, Allianz kampüsünün modern ve güzel bir tesis
olduğunu belirterek, "Çok güzel bir mekan yapmışlar, emeği
geçen herkesi tebrik ediyorum. İzmirimize iş, aş sağlayan herkesin
başımız gözümüz üzerinde yeri var. Bu yatırım ülkemize,
ekonomimize, sigortacılık hizmetlerimize hayırlı olsun. İstihdama,
gelişmeye katkı sağlayan her girişimin arkasında olduk, olmaya
devam edeceğiz. Her yapılan yatırım Türkiye için kalkınma refah
demek. Allianz gurubu bölgesel istihdama da katkı sağlıyor. 16
yıldır olduğu gibi yatırımcılara verdiğimiz desteklerin b undan
böyle artarak devam edeceğini bilmenizi istiyorum"
ifadelerini kullandı.
"YATIRIMCILARIN TÜRKİYE'Yİ SEÇMESİ TESADÜF
DEĞİL"
Küresel yatırımcıların Türkiye'yi tercih etmesinin tesadüf
olmadığını dile getiren Başbakan Yıldırım, "Çünkü
Türkiye'de 15 yıldır istikrar ve güven var. Geçen İspanya'daydım ve
yatırımcılar da Türkiye'ye yatırım için adeta can atıyor. Çünkü
Türkiye jeopolitik konumu, coğrafyası ve hitap ettiği etrafındaki
ülkeler bakımında cazip bir yer. Düşünün Türkiye'den 3,5 saat
uçuşla 60 ülkeye varıyorsunuz. Bir buçuk milyar yıllık 30 trilyon
dolar bir hasılanın olduğu bölgeden bahsediyoruz. Türkiye'ye
yatırım sadece Türkiye değil Ortadoğu , Kafkaslara, Orta Asya ve
Balkanlara yatırımdır. Allianz Gurubu güzel bir iş yapmış ve işini
Türkiye'de büyütmeye karar vermiş. Sadece Türkiye değil bizim de
şehrimiz güzel İzmir'de karar kılmış" dedi.
"SEÇİM MESELESİNİ GÜNDEMDEN ÇIKARMAKTAN BAŞKA ÇARE
YOK"
Türkiye'de seçim kararı alınmasının gerekliliklerinden bahseden
Başbakan Binali Yıldırım, şunları söyledi:
"Her türlü iç ve dış spekülasyonlara rağmen yüzde 7.4 net
büyüme ile G20 ülkelerinin birincisi oldu. Bütün o değerlendirme
kuruluşları ters köşe oldu. Türkiye 2018'de de büyümeye devam
ediyor, devam edecek. Çünkü Türkiye ekonomiyi üretim, istihdam ve
ticaret olarak görüyor. Biz yenilikçi anlayışımız hiçbir şart
altında arka plana atadan bugünlere geldik. Şimdi de toplumsal ve
siyasal uzlaşıyı göstererek seçim kararı aldık. Aslında bir buçuk
yıl daha seçim yapmayabilirdik. Ama seçim gönüllerden ağza gelince,
laf sokağa gelince işi uzatmamak lazım: Defalarca seçim zamanında
yapılacak dememize rağmen, siyasi partilerimizin bazıları hemen
seçim, derhal seçim söylemlerini devam ettirdiler. Yatırımcı için
öngörülebilirlik her şeyin önünde gelir. Seçim lafı ortada
dolaşamaya başlayınca herkes vites küçültür, bekler. Bundan ülke
kaybeder. Onun için bu meseleyi gündemden çıkarmaktan başka çare
yok. İnşallah 24 Haziran'da sandığa gideceğiz, demokratik hakkımızı
kullanacağız. Bu seçimin bir yeniliği var. İlk defa değişen
Anayasamıza göre iktidar sandıkta seçmen tarafından belli ediliyor.
Önceki dönemlerde vekiller seçilir ama ülkenin kimin yöneteceğine
karar vermezdi. Aklındaki seçtiği Ankara'ya gidince iktidar
olmadığını görünce hayal kırkılığına uğrardı. Şimdi işi kaynağında
hallediyor. İşte bu demokrasinin en olgun şeklidir. Demokrasinin
doğrudan vatandaş eliyle ülke yönetimine
taşınmasıdır."
Sigortacılığın yavaş yavaş Türkiye'de geliştiğini ifade eden
Başbakan Binali Yıldırım, "Neden yavaş yavaş diyorum. Çünkü
sigortacılık konusunda bizim batı toplumlarına göre farklı
düşüncelerimiz var. Biz ‘Allah Kerim, bir şey olmaz' deriz.
Yolumuza devam ederiz. Sigortacılık deyip geçmeyin, bu bir planlama
işidir. Bin bir zahmetle parayla bir şey alıyorsunuz bir şey
gelirse başına toparlayamıyorsunuz. Ama sigorta olunca havaya
boşuna verilen para gibi gelebilir. Keşke hiç ihtiyaç olmasa, ama
ihtiyaç olunca keyfiniz kaçmaz. Bu yatırım Türk Alman dostluğun da
kadim bir göstergesidir" dedi.
Başbakan Yıldırım, son 15 yılda Türkiye'nin 191 milyar doğrudan
yatırım aldığını, bu rakamın 2002 yılından önceki 15 yılda 14
milyar dolar olduğunu belirterek, Türkiye'nin boşu boşuna durup
dururken 3 kat büyümediğini ve böyle yatırımlarla büyüdüğünü
söyledi.
"GÖZ DİKENLERİN GÖZÜNÜ ÇIKARMAYI BİLİRİZ"
Bugün Türkiye'yi bölmeye çalışanlara gereken dersi hem içeride hem
dışarıda verdiklerini kaydeden Başbakan Yıldırım, "Bazı
dost bildiğimiz ülkeler, Suriye ırak sınır boyunca terör çemberi
oluşturmaya çalışıyor. Ama yanlış hesap yaptılar. Fırat Kalkanı ile
Zeytindalı ile onların bu çemberini kırdık, hayallerini yerle bir
ettik. Biz kimsenin düşmanı değiliz, ama bizim toprak
bütünlüğümüze, ay yıldızlı bayrağımıza, 81 milyon kardeşimizin
kardeşliğine göz dikenlerin gözünü de çıkarmayı biliriz. Bu ülkenin
bu günlere gelmesinde canını seve seve veren şehitlerimize
Allah'tan rahmet, gazilerimize uzun ömürler diliyorum"
ifadelerini kullandı.
İZMİR'DE 81 BİN KİŞİYE İSTİHDAM
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, bakan olduktan
sonra İzmir'e ilk gelişi olduğunu belirterek, yeni bir başlangıca
şahit olma ve Allianz ailesiyle birlikte olmanın kendisi için onur
olduğunu ifade etti. Bakan Sarıeroğlu, "İzmir'de başlayacak
olan bugünki yolculuğun hayırlı olmasını diliyorum. Büyüyen,
gelişen, uzun yıllardır ülkemizde faaliyet gösteren Allinaz'ın
Türkiye'nin kalkınmasına katkı olarak daha yüksek katkılar
sağlayacağına inanıyoruz. Buranın çalışan dostu olarak dizayn
edilmesinden büyük bir memnuniyet duydum. Burada istihdam edilecek
kişilerle ilgili olarak 400 istihdam için İŞKUR ile büyük bir
işbirliği gerçekleştirildi. Ayrıca, işbaşı eğitim programları da bu
kampüste uygulanıyor. 2002 yılında itibaren 414 bin kişinin İŞKUR
olarak işe yerleşmesine aracılık etmişiz. Bu rakam 2002 yılında 3
bin 130 kişi ile sınırlıyken, 2017 yılında 27 kat artarak 81 bin
kişiye ulaşmış olması uyguladığımız projelerle katkı sağladığını
görüyoruz" diye konuştu.
İzmir Valisi Erol Ayyıldız, Allianz ailesine şehre ve ülkeye
getirdikleri katma değerden dolayı teşekkür etti.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, verdikleri doğru
bir yatırım kararı olduğunu vurgulayarak, "İzmir'e yoğun
bir beyaz yakalı göçü var. Herkes bu kentte yaşamak için can
atıyor. Ama Allianz herkesten önce İzmirli oldu. İzmir'e inandı,
güvendi. İyi de etti. Artık kendimizden bir parça olarak gördüğümüz
Allianz ailesine ‘Hoşgeldiniz' diyorum. İzmir'in entelektüel
birikimi, eğitim gücü yüksek genç ve dinamik nüfusu ile İzmir'in
yeri çok ayrı. İnsanları hoşgörülü, aydın, katılımcı. Sevgi ve
saygı kenti İzmir. Daha da önemlisi İzmir demokrasinin, özgürlüğün
ve Mustafa Kemal Atatürk'ün kenti. Barışa ve adalete inanıyor. Aynı
ölçüde devletine, milletine, bayrağına sıkı sıkıya bağlı.
Çağdaşlığın simge kenti İzmir. Sürdürülebilir kalkınmanın yolu
İzmir'de yatıyor. Yerelden kalkınma için sürekli projeler üretiyor
ve uyguluyoruz" ifadelerini kullandı.
OPERASYON MERKEZİNİ İZMİR'E TAŞIDI
Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Oliver Baete, kampüsün uzun
vadede var olma niyetlerini gösterdiğini ve Türk ekonomisine ve
Türk insanına güvenlerini sergilediğini gösterdiğini söyledi.
Allianz için Türkiye çok önemli şirketlerden biri. Biz
operasyonlarımızı İzmir'e taşımaya karar verdik ama bu büyük bir
şehir olmasından değil. Dünya şehri olması, saygın kurumları
olması, doğası. Çok güzel ve renkli bir sosyal hayata sahip. Bana
sorduklarında ‘Allianz 10 yıl sonra neye benzeyecek.' ‘Allianz
Türkiye'ye iyi bakın' diyorum. Türkiye gibi iyi girişimci,
eğlenceli, müşteri odaklı ve işbirliği kültürüne dayanan şekilde
olmalıyız" diye konuştu.
Allianz Türkiye CEO'su Aylin Somersan Coqui bugünün kendileri için
büyük bir anlam taşıdığını belirterek, "Bin yüz kapasiteli
operasyon merkezimizi muazzam bir şehre taşımanın mutluluğunu
yaşıyoruz. İzmir'e taşıma kararımız, büyüme öngörüleri, iş
sürekliliği ve sürdürülebilirlik yaklaşımları doğrultusunda
yaklaşık 2 yıl önce aldık. Neden İzmir? Çünkü metropol olması,
kaliteyi yansıtacak potansiyeli ve sanayisi ile hem yerel hem
ulusal yatırımcı için cazip bir şehir İzmir" dedi.
Açılışa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, İzmir
Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz
Kocaoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili
Hamza Dağ, milletvekilleri ve çok sayıda firma çalışanları
katıldı.
(Mihrap Düzöz - Sinan Yeniçeri /İHA)