’’Savcımız maalesef hayatını kaybetmiştir’’
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "20.25'te başlayan operasyon kısa zamanda tamamlanmış savcımız ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmış çok yoğun çabalara rağmen maalesef hayatını kaybetmiştir" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "20.25'te başlayan operasyon
kısa zamanda tamamlanmış savcımız ağır yaralı olarak hastaneye
kaldırılmış çok yoğun çabalara rağmen maalesef hayatını
kaybetmiştir" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul adliyesinde İstanbul Savcısı
Mehmet Selim Kiraz'ın şehit olduğu rehine eylemiyle ilgili açıklama
yaptı. Davutoğlu, "Savcımızı rehin alıp bu rehin alma
süreci sonrasında uzunca bir süre onu şahadetine sebep olacak bir
terör eyleminde bulundular. Olayı haber alır almaz hemen kriz
yönetimi sürecine geçtik. İçişleri, Adalet ve Ulaştırma bakanları,
ilgili düzeydeki birimlerimizin yetkilileriyle konuya müdahil
olduk. Olayı İstanbul'da tüm emniyet birimlerimiz harekete geçti.
Verilen talimat iki boyutluydu bir; savcımızın her ne süratle
olursa olsun zarar görmeden her türlü çalışmanın yapılması ikincisi
de başka bir olumsuz senaryonun gelişmesi halinde ise hemen olaya
müdahil olunması. 6 saate yakın yaklaşık 20,24'e kadar her türlü
yöntem denenmiş, dünyanın herhangi bir yerinde söz konusu olan
teröre karşı uygulanabilecek hertürlü çaba gösterilmiştir ve bu
çabalar karşılık maalesef bulmayıp aksine 20.24'te bir avukatın
içeriyle bu meseleyi görüşmek için temas halinde olduğu sırada
silah sesleri gelmesi üzerine güvenlik güçlerimiz bu olaya derhal
müdahil olmuşlar. 20,25'te başlayan operasyon kısa zamanda
tamamlanmış savcımız ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmış çok
yoğun çabalara rağmen maalesef hayatını kaybetmiştir. Savcı Kiraz'a
Allah'tan rahmet diliyorum eşi kendileri de hakimedir ona ve
ailesine taziyelerimiz sunuyorum" dedi.
"Terör bir insanlık suçudur dünyanın neresinde olursa olsun
masum insanlara yönelik yapılan bu tür eylemler terör eylemleri en
alçakça saldırı olarak nitelenmiş ve toplumlar böylesi günlerde
büyük bir dayanışma örneği sergilemişlerdir" diyen
Davutoğlu şunları kaydetti:
"Yakın zamanda Fransa'da yine geçtiğimiz hafta Tunus'ta bu
olaylar yaşandı. Aslında toplumların sınavdan geçtiği anlar bu
anlar. Biz devlet olarak bu saldırıyı sadece değerli savcımıza
yönelik olarak bir saldırı olarak değil aynı zamanda Türk yargısına
Türk demokrasisine, vatandaşlarımıza dönük bir saldırı olarak
görüyoruz. Seçim öncesinde bu tür provokatif terör eylemlerine
yönelinebileceği her zaman varit olmuştur. Buna karşı toplumumuzu
sükunete birlik ve beraberliği davet ediyorum. Değişik siyasi
görüşler, değişik hukuk anlayışları içinde olabiliriz. Bunları
medenice tartışırız ama şu an itibariyle kahraman bir savcımızın
şehit düşmesine sebep olan terör eylemi karşısında bütün bu
farklılıkların unutulup omuz omza verme vaktidir. Türkiye zor
zamanlarda omuz omuza vermiş diyarın halkı bu ülke bu tür
durumlarda da eminim birlikte omuz omuza olma sınavına da başarıyla
verecektir".
"Tüm vatandaşlarımızı, yargı mensuplarımız ve tüm toplum
kesimlerimize medyamıza teröre karşı mücadelede en etkin
dayanışmayı gösterme çağırısında bulunuyorum" diyen
Davutoğlu, "Bu olay esnasında tüm yöntemleri deneyerek
çabalayarak savcımızın kurtarılması için mücadele eden ve sonra da
etkin bir müdahale gerçekleştiren emniyet mensuplarına teşekkür
ediyorum. Bir yayın yasağı uygulandı. Benzer durumları tüm
ülkelerde uygulanan bir uygulamadır. Toplumsal psikolojiyi de
korumak ve savcımızın sağ salim kurtarılması içi alınan bir
tedbirdi. Bu yasağa uyan medya mensuplarına teşekkür ediyorum.
Ancak olayın ilk aşamasında özelikle savcımızın kötü şartlara
gösteren resimlerin yayınlanmış olması bizi üzüntüye sevk etmiştir.
Bu resimlerin yayınlanması teröre karşı mücadelede dayanışmamızı
etkileyen olumsuz bir tavır olmuştur. Umarım bundan sonra da bu tür
örneklerden ders alarak teröristlerin eylemlerine neredeyse bazı
çevrelerce haklılık çıkarılacak şekilde sosyal medyada yaygınlık
bulmasına kesinlik izin vermemek icap etmektedir.
Önümüzdeki dönem kritik bir dönemdir. Türkiye yoğun bir siyasi
kampanya yaşayacak. Seçim dönemleri öncesinde bazı provokasyonlara
yönelik bu tür saldırılara karşı karşıya kalmamız halinde tüm
siyasi partilerin herkesin teröre karşı aynı cephe de olması ahlaki
ve siyasi sorumluluk gereğidir" diye konuştu.
(İHA)