S-400’ler için tarih verdi
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Rusya Federasyonu'ndan S-400 sistemleri tedariki için sözleşme imzalandığını ve ilk sistemin teslimatının 2019 yılında gerçekleştirilmesinin planlandığını söyledi.
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Rusya Federasyonu'ndan
S-400 sistemleri tedariki için sözleşme imzalandığını ve ilk
sistemin teslimatının 2019 yılında gerçekleştirilmesinin
planlandığını söyledi.
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonunda 2018 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2016 Kesin Hesap Kanun
Tasarısı ile Sayıştay Raporları görüşmelerine katılarak, bakanlığı
ile ilgili sunum yaptı. Türkiye'nin milyonlarca insana yardım
ettiğine dikkat çeken Bakan Canikli, Türkiye'nin dünyada kişi
başına milli gelirden yapılan yardımlar sıralamasında dünya
birincisi olduğunu ifade etti. Canikli, "Suriye'deki iç
savaş, zulümden, ölümden kaçan 3 milyon 200 Suriyeliye ev sahipliği
yapmaktayız. Irak'tan, Afganistan'dan ve başka ülkelerden
gelenlerle birlikte Türkiye'ye sığınanların sayısı 3,5 milyona
ulaşmıştır" dedi. Canikli şöyle konuştu:
"Milli savunma sanayiinin geliştirilmesinin bu topraklarda,
coğrafyada özgürce yaşamamız için hayati öneme haiz olduğunun
altını çizmemiz gerekiyor. Özellikle son yıllarda daha önceki
dönemlerde çok rahatlıkla temin edebildiğimiz savunma sistemlerini
ve onların yedek parçalarını aynı ittifak içerisinde olduğumuz dost
ülkelerden temin etmekte zorlandığımıza ve bunun örtülü ambargo
şeklinde ortaya çıktığına dikkat etmemiz gerekiyor. Güçlü bir
savunma tesis ederken sadece 80 milyon vatandaşımızın hak ve
hukukunu müdafaa etmekle yetinmiyoruz."
Bakan Canikli, Suriye'de icra edilen Fırat Kalkanı Operasyonu'na
ilişkin olarak, "Suriye'de icra edilen Fırat Kalkanı
Harekâtı'nda desteklenen Özgür Suriye Ordusu ile 243 yerleşim
birimini kapsayan toplam 2 bin 15 kilometrekarelik alanda kontrol
sağlanmış, 2 bin 647 DEAŞ mensubu etkisiz hale getirilmiş ve
böylece ülkemize yönelmiş olan tehdit bertaraf edilmiştir. Fırat
Kalkanı bağlamında Türk Silahlı Kuvvetlerinin harekâtta konuşlanma
ihtiyaçlarına yönelik üs bölgesi kurulması çalışmaları büyük ölçüde
tamamlanmıştır" şeklinde konuştu.
Terör örgütü PKK ve uzantıları olan PYD/YPG'nin amacının Suriye ve
Irak'ta DEAŞ'la mücadele kisvesi altında kendilerine alan açarak
siyasi güç kazanmak ve yapı oluşturmak olduğunu söyleyen Bakan
Canikli, "Bu gerçeği görüyoruz, bu gerçeği biliyoruz.
Özellikle altını çiziyorum ki Türkiye bu tür oluşumlara asla
müsaade etmeyecektir. Bu nedenle sahada yürütülen faaliyetler,
Suriye ihtilafının siyasi çözümü için temel alınan ilkelerle
çelişmemelidir. Söz konusu ilkelerin başında Suriye'nin üniter
yapısının ve toprak bütünlüğünün korunması gelmektedir. DEAŞ
sonrası dönemde Suriye'de PKK/PYD/YPG terör örgütüyle işbirliğinin
sürdürülmesi, bölgeyi içinden çıkılamaz şiddet sarmalına
sürükleyecek, terör bataklığının genişlemesine ve terör
örgütlerinin daha fazla yaşam alanı bulmasına yol açacaktır. Bu
nedenle sahada yürütülen faaliyetler, Suriye ihtilafının siyasi
çözümü için temel alınan ilkelerle çelişmemelidir. Söz konusu
ilkelerin başında Suriye'nin üniter yapısının ve toprak
bütünlüğünün korunması gelmektedir. DEAŞ sonrası dönemde Suriye'de
PKK/PYD/YPG terör örgütüyle işbirliğinin sürdürülmesi, bölgeyi
içinden çıkılamaz şiddet sarmalına sürükleyecek, terör bataklığının
genişlemesine ve terör örgütlerinin daha fazla yaşam alanı
bulmasına yol açacaktır" diye konuştu.
"ULUSLARARASI HUKUKTAN DOĞAN MÜDAHALE HAKKIMIZI
KULLANACAĞIMIZDAN KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMASIN"
Canikli şöyle konuştu:
"Müttefiklerimiz koalisyon tarafından, özelikle ABD,
PKK/PYD/YPG'ye temin edilen silahların ülkemizdeki bazı terör
saldırılarında da kullanıldığını tespit ettik. Bu bilgiyi başta ABD
olmak üzere ilgili müttefiklerimizle defalarca paylaştık. Milli
güvenliğimizi tehdit eden PKK/PYD/YPG'nin silahlandırılmasına
ilişkin tepkilerimiz ABD'li muhataplarımıza en üst düzeyde
iletilmiştir. Şu ana kadar çok ciddi sayıda ve orada DAEŞ ile
mücadele konseptinin çok ötesinde olacak şekilde bu yapıya silah
sağlanmıştır ve sağlanmaya devam etmektedir. Unutulmamalıdır ki
PKK/PYD/YPG'nin olduğu her yer Türkiye için bir tehdittir ve bu
kapsamda uluslararası hukuktan doğan müdahale hakkımızı
kullanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın."
NATO'nun 8-17 Kasım tarihlerindeki tatbikatlarında olumsuz
gelişmeler yaşandığını hatırlatan Canikli, "Bu tatbikat
esnasında hangi amaca ve örgüte hizmet ettiği henüz belli olmayan
iki şahıs tarihimize, Cumhuriyetimizin kurucu lideri Gazi Mustafa
Kemal Atatürk'e ve Cumhurbaşkanımızın şahsına yönelik olarak son
derece çirkin, provoke edici ve aslında Batı'nın savunduğu temel
değerlerle asla bağdaşmayan vahim ve kabul edilemez nitelikte
provokasyona imza atmışlardır. Özellikle vurgulamak istiyorum.
Tarihimize, mirasımıza, liderlerimize karşı yapılan bu saygısızlık
ve bu rezillik kesinlikle cevapsız bırakılmayacaktır. Nitekim ilk
tepkimiz olarak askeri ve sivil makamlarımızca derhal gerekli
adımlar atılmış, tatbikata katılan personel geri
çekilmiştir" ifadelerini kullandı.
"İLK S-400 SİSTEMİNİN TESLİMATININ 2019 YILINDA
GERÇEKLEŞTİRİLMESİ PLANLANMAKTADIR"
S-400 füzelerine ilişkin olarak ise Canikli, "Ülkemizin
hava savunması için uzun menzilli bir hava savunma sisteminin milli
imkan ve kabiliyetleri göz önünde bulundurarak tasarlanıp,
üretilmesine yönelik çalışmalarımız son hızla devam etmektedir.
Orta ve uzun vadeli olarak ortak tasarım ve üretim boyutlarını
içeren ayrı bir proje başlatmakta olduğumuzu belirtmek isterim.
Ancak aciliyet arz eden hava savunma sistemi ihtiyacımızın bir an
evvel karşılanması maksadıyla Rusya Federasyonu'ndan S-400
sistemleri tedariki için sözleşme imzalanmış ve avans ödemesi
yapılmıştır. Bir adedi opsiyon olmak üzere 2 adet S-400 sistemi
sözleşme kapsamında tedarik edilecektir. İlk sistemin teslimatının
2019 yılında gerçekleştirilmesi planlanmaktadır. Bu sistemler
teslim alındığında ülkemiz önemli bir hava ve füze savunma yeteneği
kazanmış olacaktır" dedi.
Hain darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçtiğini hatırlatan Bakan
Canikli, "FETÖ terör örgütü ile organik bağı tespit edilen
150 general, 4 bin 630 subay, 2 bin 168 astsubay, bin 211 uzman
erbaş/sözleşmeli er, 411 devlet memuru/işçi olmak üzere toplam 8
bin 570 personel ihraç edilmiştir. İhraçlar dolayısıyla
karşılaşılan personel açığını kapatmak için personel temin
faaliyetleri kapsamında 20 Ekim 2017 tarihi itibarıyla bin 537
subay, 4 bin 36 astsubay, 3 bin 26 uzman/erbaş, 5 bin 790
sözleşmeli er olmak üzere toplam 14 bin 389 personel temin
edilmiştir" şeklinde konuştu.
(Ahmet Umur Öztürk - İbrahim Berat Yılmaz/İHA)