"Oyun büyüktür, sinsi planlar henüz son bulmamıştır"
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "15 Temmuz, Türkiye'yi bölgesinde etkisizleştirmeye, güçsüzleştirmeye yönelik emperyalist bir sürecin sadece parçasıdır. Oyun büyüktür. Saldırı henüz hız kesmemiş, sinsi planlar henüz son bulmamıştır" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "15 Temmuz,
Türkiye'yi bölgesinde etkisizleştirmeye, güçsüzleştirmeye yönelik
emperyalist bir sürecin sadece parçasıdır. Oyun büyüktür. Saldırı
henüz hız kesmemiş, sinsi planlar henüz son bulmamıştır"
dedi.
MHP'li Semih Yalçın, TBMM Genel Kurulu'nda bütçe görüşmeleri
sırasında MHP adına konuştu. Yalçın, Türkiye Büyük Millet
Meclisi'nin gündeminde Cumhurbaşkanlığı'nın görev ve yetki
sınırlarını yeniden belirleyecek Anayasa değişikliğinin bulunduğunu
belirterek, "Dolayısıyla ve tabiidir ki bütçesinin
içeriğinden çok Anayasa değişikliği kapsamında Cumhurbaşkanının
giyeceği yeni icra gömleği merak edilmektedir. Çünkü hükümet şekli
ve Cumhurbaşkanının bu şeklin içinde icra ettiği fonksiyon
demokratik sistemin işleyişi bakımından tayin edici
olacaktır" ifadelerini kullandı.
"BU MEŞUM GİRİŞİM BİLİNÇLİ BİR KAOS ZAMANLAMASININ
ÜRÜNÜDÜR"
Yalçın, Türkiye'nin 15 Temmuz'da ciddi bir badire atlattığını
söyleyerek, "15 Temmuz darbe teşebbüsünün ülke adına
olumsuz bir atmosferde ortaya çıkması kesinlikle tesadüfi değildir.
Bu meşum girişim bilinçli bir kaos zamanlamasının ürünüdür. 15
Temmuz girişimi bütün şer odaklarını, Türkiye'nin içindeki ve
dışındaki bütün düşmanlarını maalesef aynı çizgide buluşturmuştur.
Aslında 15 Temmuz, Türkiye'yi bölgesinde etkisizleştirmeye,
güçsüzleştirmeye yönelik emperyalist bir sürecin sadece parçasıdır.
Oyun büyüktür. Saldırı henüz hız kesmemiş, sinsi planlar henüz son
bulmamıştır" şeklinde konuştu.
Anayasa değişikliği konusunda Yalçın, "Burada esas olan,
Cumhurbaşkanlığı makamının görev ve sorumluluklarını belirleyen
Anayasa değişikliğinin kapsamlı olmaması ve sınırlı tutulmasıdır.
Milliyetçi Hareket Partisinin amacı bağcıyı dövmek değil üzüm
yemektir. Rejimin temellerini yıkacak bir çürümeye meydan
verilmeden, dönüşü olmayan bir hukuksuzluk atmosferine
sürüklenmeden, siyasetin bu konuda üzerine düşeni yerine getirmesi
için öncülük yapmaktadır. Yol gösterici olmak, dahası tıkanan
kanalların açılmasını sağlamaktır. Dört başı mamur ve kapsamlı bir
Anayasa değişikliği, daha önce kurulan Anayasa komisyonlarında var
olan mutabakat çerçevesinde yürütülebilecek uzun süreçli bir
yoldur" dedi.
"REJİMİ YENİDEN TESİS ETMENİN YOLU…"
FETÖ'nün hukuksuzlukların en büyük kaynağı olduğunu söyleyen
Yalçın, "Devletin kilit kademelerindeki yetişmiş insan
unsuru biçilerek ülkemizin iç ve dış tehditler karşısındaki direnme
gücü zayıflatılmıştır. Türkiye'yi 15 Temmuza getiren faktörlerin
başında, hukuksuzluğu kendine rehber edinmiş kimi kravatlı, kimi
üniformalı bir terörist güruhun devleti ele geçirme ve rejimi yıkma
planları gelmektedir. Bu vaziyet karşısında Türkiye'de güçlü bir
demokratik rejimi yeniden tesis etmenin yolu Anayasa ve yasaların
gereklerinin titizlikle yerine getirildiği yani hukukun egemen
olduğu bir yönetim anlayışını hâkim kılmaktan geçmektedir"
diye konuştu. Yalçın şunları kaydetti:
"Milliyetçi Hareket Partisi, hukukun üstünlüğünün
demokrasiden önce geldiğine yürekten inananların siyaset yaptığı
bir kurumdur. Hukukun üstünlüğü hayata geçirilmediği takdirde,
demokrasilerin dikta rejimlerine, otokrasilere dönüşeceği
muhakkaktır. Hukuk herkese lazımdır. Demokrasinin güçlenmesi, insan
hakları ihlallerinin sona ermesi, ülkemize toplumsal barışın ve
huzurun gelmesi, ancak hukukun üstünlüğünü hâkim kılmakla
mümkündür. Bu Meclisin ve bu devletin kurucusu Atatürk'ün
başlattığı ulus devlet sürecinin devamı da tehdit ve saldırılar
karşısında içe kapanarak değil, hem kendi coğrafyamızda hem de
uluslararası alanda hukukun üstünlüğü gözetilerek
sağlanabilir."
(İHA)