Ormanlar Ayda Teyzeye emanet
28 yıldır elinin hamuruyla İstanbul Anadolu Yakası'ndaki Aydos'ta ormanların koruyucusu haline gelen 58 yaşındaki Ayda Kır, boynunda dürbünü, elinde oyası, kulağı telsizde gözetleme kulesinde çalışıyor. İstanbul'un ciğerleri olan Aydos Ormanlarının eşsiz manzarası ise havadan görüntülendi.
28 yıldır elinin hamuruyla İstanbul Anadolu Yakası'ndaki
Aydos'ta ormanların koruyucusu haline gelen 58 yaşındaki Ayda Kır,
boynunda dürbünü, elinde oyası, kulağı telsizde gözetleme kulesinde
çalışıyor. İstanbul'un ciğerleri olan Aydos Ormanlarının eşsiz
manzarası ise havadan görüntülendi.
25 yıl önce eşiyle birlikte Aydos Ormanlarını yangın tehlikelerine
karşı gözetlemeye başlayan 58 yaşındaki Ayda Kır, boynunda dürbünü
elinde oyası, kulağı telsizde gözetleme kulesinde çalışıyor.
İstanbul'un ciğerleri olan Aydos Ormanları ve Ayda Kır'ın çalıştığı
gözetleme kulesinin eşsiz manzarası havadan görüntülendi. Çekilen
görüntülerde gözetleme kulesinin manzarası gözler önüne serildi.
Eşi emekli olduktan sonra Aydos Gözetleme Kulesinde çalışmaya devam
eden Kır, şehrin kalabalığından ve gürültüsünden uzak bir yaşam
sürme imkanı yakaladı. Gözetleme kulesindeyken elinde oyası
telsizini can kulağıyla dinleyen Kır, saat başı kulenin merkezine
rapor verdi. Yaşam kaynağı ormanları gözetleyen Kır, ormanda bir
duman gördüğünde hemen telsiziyle merkeze bildiriyor. Kır'dan gelen
ihbarın ardından duman bulunan bölgeye hareket eden orman itfaiyesi
ekipleri yangını büyümeden önlemek için merkezden yangın söndürme
araçlarıyla hızla hareket ediyor. 28 yıldır yaşadığı gözetleme
kulesine çok alıştığını söyleyen Kır, kuledeki telsizin üstüne bile
kendi diktiği dantelleri örttü. Kır'ın hem ev hanımlığı hem yaptığı
iş herkese örnek oldu.
"TELSİZİ DİNLEMEK İÇİN MECBUR BURADA
YATACAĞIZ"
İşi sayesinde şehirden uzak doğal bir yaşam sürme fırsatı
yakaladığı söyleyen 58 yaşındaki Ayda Kır, "Zorluğu vardı
ama alıştım buraya evde duramıyorum. Yazları da serin burası,
dürbünle sağı solu gözetleme yapıyoruz. Duman çıkınca haber
veriyoruz zor oluyor tek başına da gelinim var. Alıştım ben tabi,
alışmayan duramaz zor gelir, 2-3 gün dursa sıkılır 1 hafta geçse
sıkılır gider. Çocuklarımın hanımı "Biz burada
duramayız" diyor. Telsizi dinlemek için mecbur burada
yatacağız. Aşağıya yemek, çay için mecbur ihtiyaç için iniyorum.
İnerken haber veriyorum. Canım sıkılıyor mecbur yazma, el işi falan
yapıyorum. Gözetleme yapıyorum öyle zaman geçiyor"
dedi.
"YEMYEŞİL, SAKİN, DOĞAL, GÜZEL BİR ORTAM BURADA YAŞAMAK
GÜZEL"
Ormanın içinde yaşamanın kısa süreli olduğunda çok güzel olduğunu
ifade eden Ayda Kır'ın gelini Şeyma Kır, "Gezmek amaçlı 1 2
gün için güzel bir yer ama sürekli olarak kalınca insan ister
istemez sıkılıyor. Güzel tarafı ormanda temiz hava içinde zor
tarafı da özel hayatı olmuyor. Ben arada sırada geldiğim için benim
için iyi bir şey. Yemyeşil, sakin, doğal, güzel bir ortam burada
yaşamak güzel oluyor ama sürekli olduğu zaman zor oluyor, insan
sıkılıyor. Çocuklar durmak istemiyor burada" diye
konuştu.
(Ahmet Faruk Sarıkoç - Hasibe Karadağ/İHA)