"O kent özel bir yasayla kurulacak"
"Merkez Türkiye Projesi"sinin bütün Türkiye'yi kapsadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "İşin kalbinde mega kent var. O kent özel bir yasayla kurulacak. Herhangi bir kent olmayacak" dedi.
"Merkez Türkiye Projesi"sinin bütün Türkiye'yi
kapsadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "İşin kalbinde mega kent
var. O kent özel bir yasayla kurulacak. Herhangi bir kent
olmayacak" dedi.
NTV'deki "Liderler Konuşuyor" programına konuk
olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin
açıklamalarda bulundu. CHP'nin "100 yılın projesi"
diye tanımladığı "Merkez Türkiye Projesi"ne
yönelik konuşan Kılıçdaroğlu, "Merkez Türkiye projesinde
Türkiye'yi limanları olmayan, denizi olmayan ülkelerin küresel
limanı haline getireceğiz. Asıl hedefimiz bu" dedi.
"Türkiye'yi 21. yüzyılın lideri yapacağız" diyen
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin coğrafi avantajlarının üstünlüğe
dönüştürüleceğini belirtti. Mega kent oluşturulacağını anlatan
Kılıçdaroğlu, "Projeye ilham veren dünyada üç proje daha
var. Gene ülkeler arasında iletişimi sağlayan, ekonomik
birlikteliği sağlayan üç önemli proje var. Bu dördüncü büyük proje,
diğerlerinden çok daha güçlü bir projedir" ifadelerini
kullandı.
"MERKEZ TÜRKİYE'NİN KALBİNE MEGA KENT VAR"
"Merkez Türkiye Projesi"sinin bütün Türkiye'yi
kapsadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "İşin kalbinde mega kent
var. O kent özel bir yasayla kurulacak. Herhangi bir kent
olmayacak. Eğer tanımlanırsa bu mega kent 82. kent olacak. Özel
yasası çıkacak, alanı belirlenecek o özel yasada. Bugün yeri belli
değil. Yerini tek başına siyasetin belirlemesi doğru da değil.
Uluslararası kuruluşların, yine bu konudaki önemli bizim iş
dünyamızın aktörlerinin ve bu konuda çalışan devlet planlama gibi
ya da bürokrasinin önemli isimlerinin oturup karar almaları
lazım" dedi.
Merkez Türkiye'ye yönelik iktidarın eleştirilerini değerlendiren
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Projemizi tam kavradıkları kanısında değilim. İktidar
partisi proje üretemez, üretmiyor da zaten. Bir ekonomik programı
da yok. Sayın Kemal Derviş ve arkadaşlarının ortaya koyduğu
programı sürdürüyorlar. Ama o program Türkiye'yi krizden çıkarma
programıydı. Ufku açık olan, geleceği gören, Türkiye'yi bilgi
toplumuna taşıyacak olan bir programları yok. Lojistik üssü değil
bu. Bu mega kentte teknoparklar olacak, hafif sanayi olacak.
Buradan katma değeri yüksek ürünler üretilecek ve gönderilecek,
ihracat yapılacak. Burası aynı zamanda bir bilgi kenti olacak. Aynı
zamanda kültür, sanat kenti olacak. Bu aynı zamanda bütün dünyanın
özellikle katma değeri yüksek ürün üreten ve ihracat yapan bütün
merkezlerin can damarı olacak, böyle bir alan planlıyoruz.
Dolayısıyla onların projeyi yeteri kadar kavradıkları kanısında
değilim. Kafaları da çok karışık zaten. Ne diyeceklerini de tam
kestiremediler. Çünkü ilk açıkladığımızda dediler ki, 'efendim
benim kitabımda vardı bu.' Sayın Davutoğlu dedi. Doğru, kitabında
bir 'merkez' sözcüğü geçiyor ama o merkez Türkiye
değil."
"OTOBÜSÜN ARKA KOLTUĞUNDA HAZIRLANMIŞ BİR PROJE
DEĞİL"
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın Merkez Türkiye'ye yönelik,
"Otobüsün arka sıralarında hazırlanmış bir proje"
sözlerine yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Otobüsün arka
koltuğunda hazırlanmış bir şey yok aslında. Belki onlar öyle
hazırlamış olabilirler ona bir şey demem. Siyaseten eleştiriye de
saygı duyarım. Ama o eleştirinin de kendi içinde biraz tutarlı
olması lazım. Biz bu projeyi hazırlarken oturup tek başımıza
hazırlamadık. Bu projenin hazırlanmasında finansçılar vardı.
Üstelik bu finansçılar sıradan finansçı değil. İş dünyasından
önemli isimler vardı, onların görüşlerini aldık" diye
konuştu.
"YENİ BİR VAADİMİZ YOK"
CHP'nin yeni bir seçim vaadi olup olmadığını ilişkin konuşan
Kılıçdaroğlu, "Yani bir vaadimiz yok. Ama tanıtım
filmlerimiz yeni olacak, televizyonlarda bunlar dönecek.
Maliyetleri biraz daha yüksek olacak bunların biraz uzun olduğu
için. Son sözümüzü söyledik. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Türkiye'yi geleceğe taşıyacak olan, Türkiye'yi bilgi toplumuna
taşıyacak olan; parti projeleriyle, öngörüleriyle, dünyayı
okumasıyla sadece ve sadece CHP'dir. Bunu gayet net, açık ve
özgüvenle söylüyorum" dedi.
"İMAM HATİP OKULLARINI KURAN BİZİZ"
CHP'nin iktidar olması durumunda "İmam hatipleri kapatıp
kapatmayacağı"na açıklık getiren Kılıçdaroğlu,
"Hayır, onlar kendi kendilerine paranoya kuruyorlar. İmam
hatip okullarını kuran biziz. Ben her imamın her hatibin çok iyi
eğitim almasını isterim. İki yabancı dil bilmesini, felsefe
okumasını, toplumu daha iyi aydınlatmasını isterim. Eğitimden niye
korkacağız? Var olan eğitim istemi Türkiye'yi geriye götürüyor.
Bütün dünyada yapılan araştırmalarda bu çok açık görülüyor. İmam
hatipler kapatılmayacak" dedi.
Türkiye'yi bilgi toplumuna taşımak istediklerini, herkesin
inancını, dinini öğrenmesi gerektiğini, burada hiçbir
tereddütlerinin olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Niye
karşı çıkalım? Hangi gerekçeyle karşı çıkalım? Aklımızı peynir
ekmekle mi yedik? Yok öyle bir şey" dedi.
Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin yaşam tarzına, inancına da müdahale
etmeyeceklerini ifade ederek, inanç siyasete bulaşmadığı sürece,
her inancın kendileri açısından saygı görmesi gerektiğini
belirtti.
(İHA)