MSB, yeni askerlik sisteminde sona gelindiğini açıkladı
Milli Savunma Bakanlığı, yeni askerlik sistemine yönelik çalışmalarda sona gelindiğini, önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayına sunulacağını açıkladı.
Milli Savunma Bakanlığı, yeni askerlik sistemine yönelik
çalışmalarda sona gelindiğini, önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan'ın onayına sunulacağını açıkladı.
Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Daire Başkanlığınca
2018 yılında meydana gelen olaylarla ilgili bilgilendirme
toplantısı düzenlendi. Bakanlık binasında gerçekleşen toplantıda
konuşan Milli Savunma Bakanlığı Halkla İlişkiler Tanıtım Subayı
Binbaşı Nadide Şebnem Aktop, Türk halkının huzur ve güvenliğini
hedef alan başta FETÖ, PKK/KCK/YPG ve DEAŞ olmak üzere tüm terör
örgütlerine yönelik mücadelenin aralıksız sürdüğünü vurguladı.
Aktop, son 1 yılda PKK/KCK terör örgütüne karşı yurt içinde ve
Irak'ın kuzeyinde yürütülen operasyonlarda 74'ü sözde lider kadroda
olmak üzere toplam 2 bin 442 teröristin etkisiz hale getirildiğini
belirterek, "Çeşitli çap ve modelde toplam bin 417 silah,
bin 194 çeşitli çapta ağır silah, yaklaşık 441 bin çeşitli cins ve
çapta hafif silah mühimmatı, 150 mayın, yaklaşık 20 ton patlayıcı
madde ile bin 725 el bombası ele geçirildi. Bin 348 adet EYP imha
edildi. Teröristler tarafından kullanılan bin 387 adet silah mevzi,
sığınak, barınak, mağara ve depo bulunarak kullanılamaz hale
getirildi. 7 gün 24 saat esasına göre sağlanan hudut güvenliği
tedbirleri çerçevesinde PKK/KCK terör örgütünün finans
kaynaklarından kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadeleye yönelik
operasyonlar neticesinde yaklaşık 20 ton uyuşturucu, 2 milyon kök
kenevir, 26 ton akaryakıt ve 542 adet muhtelif silah ele
geçirilmiştir. İcra edilen operasyonlarda 88 kahraman silah
arkadaşımız şehitlik mertebesine ulaşmış, 270 kahraman silah
arkadaşımız yaralanmıştır" diye konuştu.
"15 BİN 213 PERSONEL İHRAÇ EDİLDİ"
Türkiye'nin 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün hain darbe girişimine maruz
kaldığını anımsatan Aktop, darbe girişiminin Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde akamete uğratıldığını dile getirdi.
Aktop, FETÖ ile mücadele kapsamında bugüne kadar 15 bin 213
personelin ihraç edildiğini, 6 bin 838 personel hakkında ise
adli/idari işlemin devam ettiğini bildirdi.
"300 BİN SURİYE VATANDAŞI GÖNÜLLÜ OLARAK FIRAT KALKANI
HAREKATI ALANINA DÖNDÜ"
Fırat Kalkanı Harekatı'na değinen Aktop, DEAŞ tehdidine yönelik
olarak sınır güvenliğini sağlamak maksadıyla 15 Temmuz hain darbe
girişiminden sadece bir ay sonra 24 Ağustos 2016'da başlatılan
Fırat Kalkanı Harekatı'nın 29 Mart 2017'de başarıyla tamamlandığını
söyledi. Yanlış bir algı oluşturmak amacıyla yurt içinde ve yurt
dışında yapılan haksız ve mesnetsiz haber ve yorumların aksine
DEAŞ'la göğüs göğüse mücadele eden tek ordunun Türk Silahlı
Kuvvetleri olduğunun bu harekatla görüldüğünü belirten Aktop, 3
binin üzerindeki DEAŞ terör örgütü mensubunun bu harekatta etkisiz
hale getirildiğini açıkladı. Aktop, "Bölgede halen 243
meskun mahal ve 2 bin 15 kilometrekarelik alanda bir taraftan
güvenlik tedbirlerinin uygulanması, diğer taraftan da günlük
hayatın normalleşmesi çalışmalarına devam edilmektedir. İlgili
bakanlık/kurum/kuruluşlarla koordineli olarak yürütülen bu
çalışmalar neticesinde yaklaşık 300 bin Suriye vatandaşının gönüllü
olarak Fırat Kalkanı Harekatı alanına dönmesi sağlanmıştır.
Yerinden edilmiş bölge halkının geriye dönüş oranları göz önüne
alındığında Fırat Kalkanı Harekatı alanı tüm Suriye'ye örnek teşkil
etmektedir. Fırat Kalkanı Harekatında 67 kahraman silah arkadaşımız
şehitlik mertebesine ulaşmış, 94 kahraman silah arkadaşımız
yaralanmıştır" şeklinde konuştu.
"TSK, HALKIN ÖZLEDİĞİ VE BEKLEDİĞİ ŞEFKAT ELİ
OLDU"
Aktop, Afrin bölgesindeki terör örgütlerine yönelik düzenlenen
Zeytin Dalı Harekatında bugüne kadar 4 bin 608 teröristin etkisiz
hale getirildiğini söyledi. Halen devam eden faaliyetler
çerçevesinde Türk Silahlı Kuvvetleri birlikleri tarafından bugüne
kadar 299 adet mayın ve bin 680 adet EYP'nin tespit edilerek imha
edildiğini belirten Aktop, "Türk Silahlı Kuvvetleri,
emniyet ve istikrarın tesisine yönelik faaliyetlerinin yanında,
Acil Yardım Hastanesi ile bölge halkına sağlık hizmeti sunmakta,
Sahra fırınları vasıtasıyla bölgenin ekmek ihtiyacının
karşılanmasına da katkıda bulunmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri
tüm harekat alanlarında halkın özlediği ve beklediği şefkat eli
olmuştur, olmaya da devam etmektedir" ifadelerini
kullandı.
"PROVOKASYONLARA RAĞMEN, BAŞARIYLA DEVAM
ETMEKTEDİR"
17 Eylül 2018 Soçi Zirvesi'nde Türkiye ve Rusya arasında varılan
mutabakat sonunda imzalanan İdlib Muhtırasıyla bir insani felaketin
ve siyasi sürecin sekteye uğratılmasının önüne geçilerek İdlib'te
ateşkesin ve istikrarın devamının sağlanıldığını kaydeden Aktop,
"Bu kapsamda Soçi Muhtırasının uygulanmasına yönelik
çalışmalarımız, bölgede gerçekleşen provokasyonlara rağmen,
başarıyla devam etmektedir. Bu suretle, bölgeden olabilecek yeni
göçlerin engellenmesi de temin edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri
birlikleri, bölgede çatışmaların sona erdirilerek huzur ve istikrar
ortamının teminine yönelik faaliyetlerini, Astana'da garantör
ülkelerce mutabık kalınan angajman kuralları çerçevesinde
sürdürmektedir" dedi.
"AMACIMIZ YÖNETİMİN MÜNBİÇLİLERE DEVREDİLMESİ VE
SURİYELİLERİN EVLERİNE DÖNMESİDİR"
Münbiç'deki faaliyetlerin ABD ile yapılan çeşitli seviyelerdeki
temaslar neticesinde belirlenen Münbiç Yol Haritası ve Güvenlik
Prensipleri doğrultusunda yürütüldüğünü ifade eden Aktop,
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin amacı; PKK/YPG'nin tamamen
Münbiç'i boşaltması, ağır silahlarının toplanması, şiddete yönelik
eylemler yürüten gruplardan arındırılarak bölgenin güvenliğinin ve
istikrarının sağlanması, yönetimin Münbiçlilere devredilmesi ve
Suriyelilerin evlerine dönmesidir. Münbiç'teki tüm terör örgütü
mensuplarının bölgeyi terk etmesine yönelik faaliyetlere devam
edilecektir. Bölgedeki gelişmeler yakından takip
edilmektedir" diye konuştu.
"MÜCADELEMİZ AYNI COĞRAFYAYI VE AYNI EKMEĞİ PAYLAŞTIĞIMIZ
KÜRT HALKI İLE DEĞİLDİR"
"Fırat'ın Doğusuna yönelik hazırlıklar kapsamında özellikle
ABD ve Rusya ile ikili toplantılar, üst düzey görüşmeler ve
koordineler devam etmektedir" diyen Aktop, şunları
kaydetti:
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin maksadı, sınırlarımızın
güvenliği, halkımızın emniyeti ve güneyimizde bir terör koridorunun
oluşmasını engel olmaktır. Mücadelemiz, asla, etle tırnak gibi bir
olduğumuz, aynı coğrafyayı ve aynı ekmeği paylaştığımız Kürt halkı
ile değildir. Terör örgütü DEAŞ Müslümanların temsilcisi olmadığı
gibi terör örgütü PKK/YPG de Kürt kardeşlerimizin temsilcisi
değildir. Bizim Kürt kardeşlerimizle, Suriye'deki Arap
kardeşlerimizle, Türkmenlerle ve diğer etnik ve dini gruplarla
hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır. TSK'nın mücadelesi, bölgedeki tüm
etnik/dini topluluklar için tehdit teşkil eden PKK/YPG ve DEAŞ
iledir. Türkiye ve TSK, hiç kimsenin toprağında gözü olmaksızın,
üzerine düşen görevi her an yapmaya hazır
vaziyettedir."
15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden sonra personel destekleme
oranlarında meydana gelen azalma nedeniyle sür'atle personel temin
faaliyetlerine başlandığını ifade eden Aktop, 4 Ocak 2019 tarihi
itibariyle toplam 53 bin 677 personelin temin edildiğini söyledi.
Aktop, TSK'nın nitelikli ve eğitimli personel ihtiyacının
karşılanmasına yönelik olarak teşkilatlanan Milli Savunma
Üniversitesinde bu çerçevede halen misafir askeri öğrenciler dahil
4 Ocak 2019 tarihi itibariyle toplam 11 bin 98 personelin eğitim ve
öğretim gördüğünü belirtti.
"YENİ ASKERLİK SİSTEMİNE YÖNELİK ÇALIŞMALAR ÖNÜMÜZDEKİ
GÜNLERDE TAMAMLANACAK"
Bedelli askerlik konusuna değinen Aktop, 4 Ocak 2019 tarihi
itibariyle 635 bin 582 vatandaşın müracaat işleminin
tamamlandığını, bunlardan 98 bin 630'unun temel eğitimlerinin sona
erdiğini bildirdi. En çok merak edilen konulardan birisi olan yeni
askerlik sistemi ile ilgili çalışmalarda sona gelindiğini açıklayan
Aktop, "Bütün bakanlık ve kurumlarla yakın işbirliği içinde
yaptığımız çalışmayla her seferinde gündeme gelen 'bedelli',
'dövizli askerlik' gibi tartışmalarının/sistemlerin önüne geçmeyi
hedefliyoruz. Diğer bir maksadımız da öngörülebilir bir sistem
kurarak herkesin yaşamıyla ilgili plan ve programını buna göre
yapabileceği bir çalışmayı hayata geçirmek. Gençlerimizin herhangi
bir şekilde askerlikten dolayı mesleklerini geliştirmelerine zarar
vermemek için gayret gösteriyoruz. Çeşitli talepler, isteklerin
yanı sıra belirli ihtiyaçları da göz önünde tutuyoruz. Ancak diğer
taraftan askerlik de milli bir görevdir. Yeri geldiğinde, ihtiyaç
duyulduğunda Silahlı Kuvvetlerin görevlerinin icrası, ülkemiz ve
milletimizin savunulması bakımından yükümlü askerlere de
ihtiyacımız var. Bu çerçevede, yeni sistemdeki en önemli ilkelerden
birini yükümlülerle uzman askerler arasında sağlıklı bir dengenin
kurulması oluşturuyor. Silahlı Kuvvetlerinin tamamının uzmanlardan
oluşturulmasının tarihimiz ve kültürümüze uygun olmadığını
görüyoruz. Bunun yerine hem yükümlülerin hem uzmanların görev
yaptığı bir silahlı kuvvetlerin çok daha etkili ve caydırıcı
olacağını değerlendiriyoruz. Önümüzdeki günlerde yeni askerlik
sistemine yönelik çalışmamızı tamamlayıp Cumhurbaşkanımızın onayına
sunacağız. Onaya müteakip, kesinleşecek yeni sistemi de kamuoyuyla
paylaşacağız" şeklinde konuştu.
(Abdullah Sarica/İHA)