Minik Alperen'in ölümüne ilişkin İlçe Milli Eğitim Müdürüne ceza
İzmir'de okul servis minibüsünde unutulmasının ardından yaşamını yitiren 3 yaşındaki Alperen Sakin'in ölümüne ilişkin İlçe Milli Eğitim Müdürü ve 2 şube müdürüne "ihmal ve görevi kötüye kullanma" suçlarından 1'er yıl 3'er ay hapis cezası verildi.
İZMİR (AA) - İzmir'in Çiğli ilçesinde,okul servis minibüsündeunutulmasının ardından yaşamını yitiren 3 yaşındaki Alperen Sakin'in ölümüne ilişkin İlçe Milli Eğitim Müdürü ve 2 şube müdürü hakkında "ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma" suçlamasıyla açılan davada sanıklar 1 yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırıldı.
Karşıyaka 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaya, Çiğli
Milli Eğitim Müdürü Mesut U. şube müdürleri Hüseyin B. ve Şener Ş.
ile taraf avukatları, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler
Bakanlığının avukatı Müjgan Bilgen Özen, İzmir Barosunu temsilen
avukatlar, Alperen Sakin'in annesi Buket ve babası Serkan Sakin
katıldı.
Anne Buket Sakin birkaç yıl önce Almanya'dan Türkiye'ye dönüş
yaptıklarını belirterek oğulları Alperen'i anaokuluna verecekleri
zaman okulun tabelasında Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı
ibaresi olmasına çok önem verdiklerini ve buna güvendiklerini ifade
etti.
Anne Sakin, önceki duruşmada sanık vekillerinden birisinin diğer
dosyada yargılanan ve ceza alan servis şoförüne
"şerefsiz" dediğini aktararak
"Şerefsizlerin görev yapmasına göz yuman ve cesaret
aldıkları denetim göstermeyen kişiler şu an sanık sandalyesindedir.
Domino taşlarının düşmesini bilirsiniz. İlk taşın düşmesi
önemlidir. Bu olayda da sanıkların ihmalkarlığı ilk taşın düşmesine
sebep olmuştur. Geçen duruşmada personel eksikliğinden bahsedildi.
Okula haber verilmeden gidilseydi, oradaki çocukların 36 ay öncesi
oduğu tespit edilebilecekti ve gerekli önlem alınabilecekti. Bu
yapılmayarak okul yönetimine cesaret verilmiştir."
ifadelerini kullandı.
Baba Serkan Sakin, ailecek uğradıkları yıkımın ifade edilemeyecek
büyüklükte olduğunu vurgulayarak "Eşim ve ben diğer
çocuklarımız için ilaç kullanmamaya dikkat ediyoruz. İşimizi doğru
dürüst yapamıyoruz." dedi.
Müşteki avukatı Şenol Diş tüm sanıkların yönetmeliklerde
kendilerine yüklenen denetim görevini yapmadığını ve denetim
raporlarındaki eksiklikleri gereği gibi yerine getirmediklerini
savunarak cezalandırmalarını talep etti.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının avukatı Müjgan
Bilgen Özen de Alperen'in gerekli denetimler yapılmadığı için vefat
ettiğini söyledi.
Tutuksuz sanık Çiğli Milli Eğitim Müdürü Mesut U. sorumlulukları
yerine getirmiş kişileri olduklarını savunarak üzerine atılı suça
dair bir delil olmadığını savundu ve beraatini talep etti.
Tutuksuz sanıklar şube müdürleri Hüseyin B. ve Şener Ş. de
denetimlerin maarif müfettişlerince yapıldığını, kendilerinin
sorumluluklarındaki görevleri yerine getirdiklerini savunarak
beraat talebinde bulundu.
Sanık avukatları da müvekkillerinin suçlu olmadığını gerçek
suçluluların yargılanması gerektiğini savunarak beraatlerini
istedi.
Mahkeme aranın ardından ağırlaştırılmış olarak üst sınırdan olmak
üzere her bir sanığın 1 yıl hapisle cezalandırılmasına, birden
fazla kez denetim görevini ihmal ettikleri için cezanın 1/4
oranında arttırılarak 1 yıl 3 ay hapis olmasına ve hükmün
açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
Her bir sanığın 5 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulmasına
karar veren mahkeme, olayın olduğu Özel Sevgi Yumağı Anaokulundaki
denetim raporlarını hazırlayan ancak denetimde ihmal suretiyle
görevi kötüye kullandıkları anlaşılan maarif müfettişleri hakkında
suç ihbarında bulunulmasını kararlaştırdı.
Mahkeme, anaokullarında hizmet veren servis araçlarıyla ilgili
olarak Çiğli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Destek Hizmetleri
Bölümünün olay tarihinde görevde bulunan şube müdürü hakkında da
suç ihbarında bulunulmasına karar verdi.
Çiğli ilçesinde 15 Ağustos 2017'de anaokuluna gitmek için sabah
evinden alınan ancak unutulduğu okul servis minibüsünde baygın
bulunan 3 yaşındaki Alperen Sakin, kaldırıldığı hastanede hayatını
kaybetmişti.
19 Temmuz'da görülen karar duruşmasında, Alperen Sakin'in ölümünde
ihmalleri bulunduğu ve delilleri yok etmeye teşebbüs ettikleri
gerekçesiyle 6 sanık hakkında 5 yıldan 9 yıla kadar hapis cezaları
verilmişti.