MHP’li Çetin’den CHP ve HDP’ye sert sözler
MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, "Milletin sözüne sırtını dönerek işi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar götüren CHP ve yapışık ikizi HDP, toplumsal gerginlik ve cepheleşmeden medet umacak kadar çaresiz hale düşmüştür" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, "Milletin
sözüne sırtını dönerek işi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar
götüren CHP ve yapışık ikizi HDP, toplumsal gerginlik ve
cepheleşmeden medet umacak kadar çaresiz hale düşmüştür"
dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin, tamamlanan ilçe kongreleri,
yapılacak il kongrelerinin tarihleri ve ülke gündemiyle ilgili
yaptığı yazılı açıklamada, 16 Nisan referandumunun Türkiye'de
kurulu bozuk düzenin bütün taşlarını yerinden oynattığını
belirterek, "Ülkemizin birikmiş yığınla sorunlarına
çözümler üretme ve milletimizin yarınlarını güvenceye alacak
hamleler yapma yeteneğinden yoksun bütün kurumlarında devlet ve
millet hayatını ilgilendiren önemli değişiklikler için fırsat
doğmuştur. Türkiye'de elitist, bürokratik ve oligarşik zihniyetin
temizlenmesine ve her şeye millet için, millete göre ve millet
tarafından karar verilecek bir yönetim anlayışına geçilmelidir.
Türkiye'nin yürütme erkini doğrudan millete dayandırarak
güçlendirmeyi amaçlayan cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin anayasal
süreç başarıyla tamamlanmıştır. Sistemin verimli işleyişi ve
kalıcılığı, çıkarılacak uyum yasalarının düzenlemenin ruhuna uygun
olmasıyla mümkün olacaktır. Toplum hayatında birlik ve bütünlüğü,
devlet hayatında güven ve istikrarı tesis edecek, milletle devleti
barışık kılacak bir sistemin tam anlamıyla inşası ülkemize ihtiyaç
olan nefesi aldıracaktır" ifadelerini kullandı.
"16 NİSAN REFERANDUMUNUN RUHUNU YANSITAN TEK MİLLET VE TEK
DEVLET DÜSTURUNA BÜTÜN TÜRKİYE'DEN OLDUĞU GİBİ BÖLGEDEN GELEN
DESTEĞİ GİZLEYEBİLMEK İÇİN HER YOLU DENEMEKTEDİR"
Çetin, şunları kaydetti:
"Türkiye 15 Temmuz'da yaşadığı kanlı darbe girişiminin ve
sınırlarımıza askerlerini dizecek kadar ileri giden emperyalist
devletlerin vesayet savaşlarının araçları olan terör örgütlerinin
hain saldırılarının yaşattığı acı tecrübelerden ders çıkarmak ve
kendine çeki düzen vermek zorundadır. Türkiye içeride ve dışarıda
tam bir kuşatma altındadır. İçerideki çıkar gruplarının ve örgütlü
kripto azınlıkların küresel haydutlarla işbirliğinin ülkemize
yaşattığı beka sorununa çözüm bulunmalıdır. Türkiye'nin reforma
tabi tutulan yönetim sistemi, aynı zamanda yönetici zihniyetin de
dönüşümüyle anlamlı olacaktır. Türk milletinin sandıkta verdiği
yetki, hiçbir etnik grup, mezhep ya da çıkar grubuyla
paylaşılamayacak ölçüde mukaddes bir emanettir. Türkiye'yi yönetme
yetki ve sorumluluğuna sahip olanların yapacakları tercihlerde
liyakat ve millete sadakati esas alacakları bir zihniyet dönüşümü,
iç cepheyi sağlamlaştıracaktır. Yakın geçmişin toplumsal
parçalanmışlığa ve güvensizliğe yol açan açılım politikaları,
ülkemize yönelik tehdidin bir parçasına dönüştü. Devlete
uygulattırılan yanlış politikalar, milletin birlik ve bütünlüğünü
bozdu. Kazılan hendeklerde vatandaşımızın esir edildiği,
devletimizin küçük düşürüldüğü o günler geride kaldı. Ancak
açılımın ve hendek siyasetinin fikir babaları medyadaki
etkinliklerini sürdürüyorlar. Her fırsatta Türkiye'yi yeniden kendi
içinde çatışmaya sürükleyecek politikaları süsleyerek öne çıkaran
açılım lobisi, 16 Nisan referandumunun ruhunu yansıtan tek millet
ve tek devlet düsturuna bütün Türkiye'den olduğu gibi bölgeden
gelen desteği gizleyebilmek için her yolu denemektedir. Halbuki
millet kararını verdi, bir daha bölücülüğe tavize müsaade
etmeyeceğini onayladı. Terör örgütünün esaretinden kurtulan
vatandaşlarımız da milli birliğin bir parçası olduklarını oylarıyla
tasdik ettiler."
"CHP VE YAPIŞIK İKİZİ HDP, TOPLUMSAL GERGİNLİK VE
CEPHELEŞMEDEN MEDET UMACAK KADAR ÇARESİZ HALE
DÜŞMÜŞTÜR"
Milli iradenin sözünün üstüne söz söylemenin Türkiye'de belli bir
kesimde alışkanlık haline geldiğini kaydeden Çetin, "16
Nisan'da milletimiz daha güçlü ve merkezi bir yönetime onay verdiği
halde açılımcılar ve federasyoncular hayallerinden vazgeçmeye
niyetli gözükmemektedir. Referandumda yarıdan bir fazla oyu alan
kazandığı halde, CHP bir kere olsun milletin sözünü kabule
yanaşmamaktadır. Milletin sözüne sırtını dönerek işi Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesine kadar götüren CHP ve yapışık ikizi HDP,
toplumsal gerginlik ve cepheleşmeden medet umacak kadar çaresiz
hale düşmüştür. Ana muhalefet gibi önemli bir sorumluluğu
taşımaktan uzak bu zihniyet, referandum gecesinden bu yana sokağı
bir çözüm olarak işaret eden açıklamalarıyla Türkiye'de Arap Baharı
özlemi içerisinde olduğunu ifşa etmektedir. Milletin ihtiyaç ve
beklentilerini duymaktan uzak CHP yöneticileri, koskoca Atatürk'ün
partisini başka partilerin düşkünlerine ve HDP'nin sözcülüğüne
muhtaç hale düşürmüştür. Cumhuriyet Halk Partisi'nin adına ve
amblemine bağlı vatansever tabanına rağmen CHP'yi idare edenler,
cezaevindeki HDP'lilerin yokluğunu aratmayan çıkışlarıyla
Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaktadır. Sandıktan ümidini çoktan
kesen ve sokaktan ya da siyasi kumpaslardan medet uman Cumhuriyet
Halk Partisi, bugün kendi tuzağına düşmüştür. Milliyetçi Hareket
Partisi içerisinde huzursuzluk çıkarmak için sahip olduğu medya
gücünü ve belediye imkanlarını sonuna kadar kullanmaktan çekinmeyen
CHP yönetiminin uyguladığı fitne programı ayaklarına dolaşmıştır.
Milliyetçi Hareket Partisi'nde organize edilen mühendislik
çalışmasıyla, Cumhuriyet Halk Partisi bünyesinde hazırlanan
dalgalanma ilişkilidir. Siyasi partileri dizayn etme programının
nerelerde hazırlandığı ve nasıl devreye sokulduğunu CHP
yöneticilerinin bizden daha iyi bildiğinden şüphemiz yoktur. MHP'yi
karıştırmak amacıyla demokrasi adına mangalda kül bırakmayan
CHP'deki zihniyet, kendi partilerindeki en ufak çıkışa dahi kapının
önünü göstererek sahte demokratlığını ispatlamıştır"
açıklamasında bulundu.
"MHP KUMPASA VE FİTNE FÜCURA KARŞI
ŞERBETLİDİR"
"Milliyetçi Hareket Partisi yıllardır üzerine uygulanan
sayısız fitne ve karalama programına karşı bağışıklık
kazanmıştır" diyen Çetin, "MHP kumpasa ve fitne
fücura karşı şerbetlidir. Türkiye'nin yaşadığı en ağır travmalardan
birisi olan 15 Temmuz hadisesinden çok daha önce darbenin siyasi
ayağı MHP içerisinde gerçekleştirilmek ve bir siyasi karargaha
dönüştürülmek istenmiştir. Beş benzemezi bir araya getirmiş görünen
16 Temmuz'un hayır cephesi, aslında 15 Temmuz öncesi MHP
operasyonundan itibaren bir merkezden yönetilen blok halindedir.
Türkiye'nin her tarafını dolaşarak MHP aleyhine propaganda yapanlar
gibi, Türkiye'nin başına bomba yağdıranlar da yenilmeye mahkum
olmuştur. 15 Temmuz'da talimatı okyanus ötesinden alan ihanet
şebekesinin beli kırıldığında, MHP'deki fitne harekatı da bıçak
gibi kesilmiştir. Türkiye üzerindeki hain emeller ile devlet-i ebed
müddet diyen ülkücülerin düşmanlarının ortak olduğu bir kere daha
ispatlanmıştır. Emperyalizmin hedefindeki Türkiye'de ilk tehdit
edilen ve ortadan kaldırılmak istenen hep MHP olmuştur. Türk
devletinin içerisine sızan FETÖ'nün, kazdığı hendeklerde boğulan
PKK ve uzantılarının en nefret ettiği kesimin ülkücüler olması
boşuna değildir. Milliyetçi Hareket Partisi ve ülkücüler, Türk
milleti için bir erken uyarı sistemi gibidir. Milletimizin mutlu
yarınları için fikir çilesi çeken, maddi ve manevi her türlü
mücadeleyi göze almış ülküdaşlarımız, her türlü şer odağının
yaydığı bütün fitne ve fesadı ayaklarının altına alarak millete
hizmet yolunda emin adımlarla yürüyüşlerine devam edecek imana,
ferasete ve iradeye sahip olduklarını ispatlamıştır. Ülkücü hareket
içeriden ve dışarıdan her engeli aşarak yıkılmadıkça Türk milleti
de yarınlarından emin olacaktır" dedi.
"21 MAYIS 2017 PAZAR GÜNÜ İLÇE KONGRELERİNİ TAMAMLAYAN 39
İL TEŞKİLATIMIZ, GERÇEK BİR DEMOKRASİ ŞÖLENİ HAVASINDA İL
KONGRELERİNİ YAPACAKLARDIR"
Sovyetler'in dağılıp komünizm tehlikesinin kalktığı günden beri
yaşanan her sosyal ve doğal olaydan sonra MHP'nin yok olacağına
ilişkin derin analiz ve temennilere rağmen Türkiye'de bir
Milliyetçi Hareket Partisi gerçeği olduğunu vurgulayan Çetin,
şunları kaydetti:
"Yine medyadaki eski tüfeklerin MHP'yi sözde bitiren
analizleriyle eş zamanlı partimiz kurum içerisinde demokratik
süreci işleterek ülkemizin kaderine yön verecek kadrolarına taze
kan takviyesi yapmaktadır. Bu amaçla Milliyetçi Hareket Partisi'ni
12. Olağan Büyük Kurultaya götürecek kongre takvimimiz önemli bir
aşamaya gelmiştir. Partimizin 640 teşkilatında ilçe kongrelerimiz
tamamlanmıştır. 21 Mayıs 2017 Pazar günü ilçe kongrelerini
tamamlayan 39 il teşkilatımız, gerçek bir demokrasi şöleni
havasında il kongrelerini yapacaklardır. Milliyetçi Hareket
Partisi'nin kongre süreci, herhangi bir hizip ve çatlağın yanı sıra
kavga ve huzursuzluğun olmadığı, ülkücü disiplini ve olgunluğu
içerisinde bir şölen havasında devam etmektedir. MHP kongrelerinde
kutlu davamıza gönül vermiş ülküdaşlarımızın yarışında asla
kaybeden yoktur. Partimizin başarısı için davamıza gönül vermiş
herkesin kucaklandığı kongrelerimiz, teşkilatlarda, söylemde ve
eylemde birliğin sağlanmasına vesile olmaktadır. Milliyetçi Hareket
Partisi ilçe ve il kongrelerini bitirdikten sonra 12. Büyük
Kurultay ile kongre sürecini tamamlamış olacaktır. Milliyetçi
Hareket Partisi, önümüzdeki süreçte Türk siyasetinde belirleyici
olmaya, büyük Türk milletinin bekasını ilgilendiren konularda etkin
ve yönlendirici olmaya devam edecektir."