Kılıçdaroğlu’nun Osmanlı’ya yönelik eleştirilerine sert çıktı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Osmanlı hiçbir şey üretmemiş" diyen KIlıçdaroğlu'na, "Acaba bu zat Tophane isminin nereden geldiğini biliyor mu? İstanbul'un fethinin hemen ardından burada kurulan dökümhanelerde devrin en gelişmiş topları üretiliyordu" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Osmanlı hiçbir şey
üretmemiş" diyen KIlıçdaroğlu'na, "Acaba bu zat
Tophane isminin nereden geldiğini biliyor mu? İstanbul'un fethinin
hemen ardından burada kurulan dökümhanelerde devrin en gelişmiş
topları üretiliyordu" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan,
partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Afrin'e bölgeyi
teröristlerden arındırmaya yönelik Zeytin Dalı Operasyonu'nun
başlatıldığını hatırlattı. Grup toplantı salonunda "Reis
bizi Afrin'e götür" sloganlarının yükselmesi üzerine
Erdoğan, partililere "Kararı verdiğinizde önce ben sonra
hep birlikte gideceğiz" cevabını verdi. Hatay'a giderek
harekat merkezinde komutanlardan bilgi aldığını kaydeden Erdoğan,
programlarının kapsamı hakkında bilgi verdi. Gerek devlet işleri ve
parti meseleleriyle ilgili konuların gerçekleştirildiğini anlatan
Erdoğan, Türkiye'ye hedeflerine ulaştırarak, milletimizi hak ettiği
yere çıkartana kadar dur durak demeden, çalışmaya, koşturmaya,
terlemeye devam edeceğiz. Ne diyor Namık Kemal, ‘Sana senden gelir
bir işde ancak dad lazımsa" diyerek Namık Kemal'e ait
dizeleri okudu.
"Bu ülkenin ekmeğini yiyen, bu ülkenin havasını soluyan,
bu ülkenin tüm nimetlerinden sonuna kadar istifade eden bir güruh
var ki onların ihanetlerinden çok muzdaribiz" diyen
Erdoğan, "Maalesef Türkiye'de adı anamuhalefet partisi
olan ama yaptıklarıyla ana hıyanet partisine dönüşen bir partinin,
daha doğrusu bu partinin başındaki zat ve onun şürakası
diyebileceğimiz bir ekip var. Çünkü ben ülkesini, vatanı, devletini
seven gerçek CHP'lilerin de bizim de aynı hissiyata sahip olduğuna
inanıyorum. Her seferinde ‘Artık bu Ana Muhalefet partisini ve
başındaki zatı bir daha gündemimize almayalım' diyorum fakat öyle
şeyler yapıyorlar ki bunun karşısında susmanın vebal olduğunu
görüyorum. Kurtuluş Savaşı yıllarındaki zorluklardan hareketle
Türkiye'nin savunma sanayiinde geldiği yeri küçümseyen sözler
ediyor. Hadi bizim söylediklerimize kulak vermiyor da her gün
televizyonlarda sabahtan akşama kadar yayımlanan Zeytin Dalı
Operasyonu'nu da bu adam izlemiyor. Askerlerimizin elindeki yerli
silahları da görmüyor? Her gün teröristlerin saklandıkları inleri
başlarına geçiren kendi üretimimiz toplarımızın sesini de duymuyor.
Geceleri gündüze çeviren kendi imalatımız çok namlulu roket
atarlarımızın görüntüsünden mi etkilenmiyor? Semalarda eksik
olmayan, silahlı insansız hava araçlarımızdan da heyecan duymuyor?
Söylediği lafa bak ya, ‘sen diyor bir tane delikli tüfek
yapamayacaksan nasıl savaşacaksın?' Gaflete bak ya. Türkiye bunları
çoktan aştı. Onlar sizin ecdadınızın veya sizinkilerin zamanına
ait. Artık bunları biz yapıyoruz. Türk malı zırhlı araçlarımız da
bu zat için bir şey ifade etmiyor?" şeklinde konuştu.
Erdoğan, "Hani kulakları vardır duymaz, gözleri vardır
görmez, dilleri vardır doğruyu söylemez' diye Rabbimizin bir
ifadesi var ya bize oradaki o buyruğuyla o ilahi mesajla, ama ancak
o mesaja kulağı açık olanlar bundan nasibini alır o mesajlara
kulağı açık olmayanlar bundan nasibini alamaz. İşte bu zat tam da
böyle. Diyelim ki bize olan husumeti muhalesini bozmuş, onun için
böyle konuşuyor. İşi ecdadımıza hakarete vardırmasına ne diyeceğiz?
Neymiş efendim, Osmanlı hiçbir şey üretmemiş. Her şey Cumhuriyetin
iktidarında kurulmuş. Sonra gelenler onları da batırmış. Bunun adı
idrak tutulması değilse düpedüz yalancılıktır, iftiradır"
diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU'NA TARİH DERSİ VERDİ
Kılıçdaroğlu'na hızlı ve özet bir tarih dersi vermenin artık vacip
olduğunu anlatan Erdoğan, "İstanbul'da Tophane diye bir
semt var, yalnız Kağıthane'ye Kağıttepe'ye çevirdiği gibi buraya da
Tophane değil Toptepe demeye kalkmasın ha. Burasının adı 500 yıldır
Tophane. Acaba bu zat Tophane isminin nereden geldiğini biliyor mu?
İstanbul'un fethinin hemen ardından burada kurulan dökümhanelerde
devrin en gelişmiş topları üretiliyor. Fatih Sultan Mehmet Han
diğer pek çok meziyetinin yanında bizzat kendisi top tasarlayan ve
inşa ettiren savunma sanayi dehasıydı. Dönemin en etkili savaş
gemileri bizim tersanelerimizde üretiliyordu. Silah sanayii,
maalesef Avrupa'daki sanayi devriminin ardından gerilemeye
başlamıştır. Buna rağmen 18'inci yüzyılda yeni bir atakla İstanbul
ve çevresinde pek çok modern silah fabrikası kurulmuştur. Bu zatın
Cumhuriyet ile birlikte kurulduğunu sandığı Makine Kimya Endüstrisi
Kurumu 1950'de bu isimle faaliyete geçmiştir. Ondan önceki ismi
Askeri Fabrikalar Umum Müdürlüğü. Osmanlı dönemindeki son ismi
İmalatı Harbiyeyi Umumiye Müdürlüğü. Bir önceki ismi, Tophaneyi
Amire Nazırlığıdır Bay Kemal" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyet döneminde yapılan iş Başkentin Ankara'ya
taşınmasına paralel olarak askeri fabrikalar içinde Anadolu'nun
ortası tercih edilmiştir. Türkiye'nin savunma sanayisinde makine
kimya endüstrisinin yeri küçülmüştür. Üstelik bu kurum en büyük
atağını öyle onun anlattığı gibi CHP döneminde değil, demokrat
partili yıllarda yaşamıştır. CHP döneminde değil" dedi.
"CHP'NİN BU ATILAN ADIMLARDAN HABERİ YOK"
Çok daha güçlü savunma sanayii kuruluşlarının olduğuna dikkati
çeken Erdoğan, "Ülkemizin savunma sanayii en büyük
atılımını geçtiğimiz 15 yılda yaşamıştır. Dünya çapında söz sahibi
çok daha büyük savunma sanayii kuruluşlarımız vardır. Eğer Türkiye
savunma sanayiinde son 15 yılda yaptığı atakları gerçekleştirmemiş
olsaydı, bugün bırakınız Zeytin Dalı Harekatı'nı kendi sınırlarımız
içindeki terörle mücadele operasyonlarını yürütemez hale gelirdi.
Ülkemiz şu anda 6 milyar dolarlık üretim ve 2 milyar dolarlık
ihracat kapasitesi bulunan bir savunma sanayiine sahiptir. Ama
CHP'nin bu atılan adımlardan haberi yok. Savunma sanayi projeleri
60 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmıştır. Önceliğimiz her türlü
savunma sanayii ihtiyacımızı ülkemizde geliştirmek ve üretmektir.
Savunma sanayiinde dışarıdan hazır ürün alımını tamamen terk etmiş
durumdayız. Varsın üretime geçilmesi biraz uzun sürsün ama mutlaka
ülkemizin ürünü olsun anlayışıyla hareket ediyoruz" diye
konuştu.
Meclis'e eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte gelen
Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup toplantı salonunda da Başbakan Binali
Yıldırım ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte oturdu. Öte
yandan partililerin salonda büyük bir coşkuyla dolduğu görüldü. Bir
vatandaşın "Şu çocuğa sahip çık" sözleri üzerine
Erdoğan, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'a bu konuda talimat
verdi.