Kılıçdaroğlu’ndan "Kudüs" değerlendirmesi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kudüs Orta Doğu'nun kilit taşıdır. Kudüs üzerinde kimse oyun oynamasın. Eğer Kudüs'le ilgili yanlış bir karar alırlarsa Orta Doğu'da yeniden kanın, gözyaşının nedeni olurlar" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kudüs Orta
Doğu'nun kilit taşıdır. Kudüs üzerinde kimse oyun oynamasın. Eğer
Kudüs'le ilgili yanlış bir karar alırlarsa Orta Doğu'da yeniden
kanın, gözyaşının nedeni olurlar" dedi.
CHP, kadınların seçme ve seçilme haklarını elde etmesinin 83'üncü
yıl dönümü dolayısıyla Ankara Arena'da Eşitlik ve Adalet Kadın
Buluşması düzenledi. Eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte Eşitlik ve
Adalet Kadın Buluşmasına katılan CHP Lideri Kılıçdaroğlu,
partisinin haftalık olağan Grup Toplantısını da bu buluşmada yaptı.
Ankara'dan bütün dünyaya bütün kadınlara seslenen Kılıçdaroğlu,
"Siyasette daha fazla olunuz. Gücünüzü gösteriniz ki
haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliği oluşturanlar kaçacak delik
bulamasınlar. Bugün Deniz Baykal'ı Almanya'ya yolcu ettik, bütün
dualarımız Deniz Baykal'la. İnşallah kısa sürede sağlığına kavuşur
ve o da bizim aramızda yerini alır. Gönlü burada o çünkü yıllarını
Cumhuriyet için verdi" ifadelerini kullandı.
"KUDÜS ÜZERİNDE KİMSE OYUN OYNAMASIN"
68 kuşağından çok sayıda gencin bugün Filistin topraklarında
yattığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Filistin'in özgürlüğü ve
bağımsızlığı için gittiler. Filistin'in devlet kurmaları bizim için
önemlidir. Filistin'e Filistinlilere bu salondan yüz binlerce
kadının selamını, saygısını gönderiyoruz. Sizin devlet talebinizi,
demokrasi talebinizi destekliyoruz. Kudüs Orta Doğu'nun kilit
taşıdır. Kudüs üzerinde kimse oyun oynamasın. Eğer Kudüs'le ilgili
yanlış bir karar alırlarsa Orta Doğu'da yeniden kanın, gözyaşının
nedeni olurlar. Hiç kimse Kudüs üzerinde oynamasın. İsrail'le
Filistin'in bir araya gelip görüşerek devletlerini korumalarını
Filistin'i tanımalarını elbette istiyoruz. Filistinli
kardeşlerimizi destekliyoruz. Hiç kimse onlara olan desteğimizi
engelleyemez" şeklinde konuştu.
"YÜZDE 33 CİNSİYET KOTASINI İÇEREN SİYASİ PARTİLER YASASI
DEĞİŞİKLİĞİNİ TBMM'YE SUNUNUZ"
Kadına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 83'üncü yıl dönümü
olduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"1934'te bu hakkı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları
parlamentodan çıkardıkları bir yasa ile tanıdılar. 1934'te
Türkiye'de kadınlar seçme ve seçilme hakkına sahip olurken Fransa
bu hakkı 10 yıl sonra 1944'te verdi. İtalya, Arjantin, Meksika
1946'da verdi. Çin 1947'de, Yunanistan 1952 yılında, Belçika 1960
yılında, İsviçre 1971 yılında verdi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk
şunu çok iyi biliyordu ve yaşamının ayrılmaz bir parçasıydı.
Erkekler cephede savaşırken onlara silah desteğini, omuzunda top
mermisini götüren bu ülkenin yılmaz kadınlarıydı. Mustafa Kemal
Atatürk 1934 yılında bunu verdi. Cinsiyet kotasını en sağlıklı ve
en tutarlı bir şekilde getiren CHP'dir. İlk kurultayda yüzde 33
cinsiyet kotası getirdik. Yeter mi? Hayır. Bunun parlamentoda
siyasi partiler yasasına da girmemiz lazım. Bütün kadınların önünde
söz veriyorum, önümüzdeki günlerde Grup Başkanvekillerine talimatım
yüzde 33 cinsiyet kotasını içeren siyasi partiler yasası
değişikliğini TBMM'ye sununuz. Bu yasa teklifini genel kurula
süresi dolduğunda indireceğiz. Biz bunu genel kurula indirdiğimizde
kadınlara haber vereceğiz, kim yüzde 33 kotasına ‘evet' diyor, kim
kadınların siyasette daha az yer almalarını istiyor orada
göreceğiz. Sizler de izleyin, bizler de takipçisi olacağız. Madem
ki kadınlar hak, eşitlik, çalışmak, üretmek, siyaset istiyorlar.
Bütün bunların tamamını sağlayan bir parti var. O partinin adı
CHP'dir. Gelin CHP'ye."
"BEN SAYIN KÜLÜNK'Ü HANIMEFENDİ İLE BİRLİKTE EVİME DAVET
EDİYORUM"
AK Partili Milletvekili Metin Külünk'ün "CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu'nun evi aranmalı ve belgelere el
konulmalıdır" açıklamasını hatırlatan Kılıçdaroğlu,
"Aklı evvel bir milletvekili. Korkudan. Ben Sayın Külünk'ü
hanımefendi ile birlikte evime davet ediyorum. Buyursun gelsin.
Biliyorum benim evim onun evi kadar zengin değil, mütavazi bir ev.
Gelsin eşi ile beraber. Arzu ederse evimi gezdirebilirim kendisine.
İstediği kitabı alır ama kitapları da gösteririm. Ama bir şeyden
emin olmasını isterim. Vallahi de billahi de benim evimde ayakkabı
kutusu yok. AK Partili kardeşlerime seslenmek isterim, daha belgeyi
görmeden sahte ilan ettiler. Sahtekarlığın ne olduğunu siz çok iyi
bilirsiniz. Ben eski maliyeciyim, eski hesap uzmanıyım. Mal nasıl
götürülür senden çok daha iyi bilirim. Senin hırsızlığını ben çok
daha iyi ortaya çıkarırım. Sen hiç merak etme"
açıklamasında bulundu. Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam
etti:
"Sen yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmesini istiyorsan,
bütün milletvekillerini serbest bırakacaksın, gazetecileri serbest
bırakacaksın, medya özgürlüğünü sağlayacaksın, yargı bağımsızlığını
sağlayacaksın, üniversiteleri susturmayacaksın, görevine son
verdiğin bütün akademisyenleri yeniden üniversiteye getireceksin,
Semih'i ve Nuriye'yi derhal görevlerine
başlatacaksın."
"HÜKÜMETİN SÖZCÜSÜ DE BENİM İSTİFAMI İSTİYOR"
"Bekir Bozdağ, diyor ki ‘Karanlık güçler, baronlar
Kılıçdaroğlu'nun istifasını istiyorlarmış.' Hükümetin sözcüsü de
benim istifamı istiyor" diyen Kılıçdaroğlu,
"Baronlar, karanlık güçler ve siz kol kola vermişsiniz,
Kılıçdaroğlu'nu nasıl yok ederiz projesi hazırlıyorlar.
İstediğinizi yapın Kılıçdaroğlu kaya gibi bu milletin hakkını,
hukukunu, adaletini savunacak. Suriyelileri de sormuştuk? 30 milyar
dolar para harcadık dediler. Bu 30 milyar doları nerede harcadın?
Recep Akdağ cevap verdi, ‘yol yaptık yoldan Suriyeliler geçmiyor
mu?' demek ki hiç yol yoktu Suriyeliler gelince yol yapmaya
başladık. Aklı başında bir adam çıkarın cevap versin. Ağabeyleri
konuştu Erdoğan, Suriyeliler için AFAD eli ile 2.3 milyar dolar
harcadık, belediye olarak 6 milyar dolar harcadık, sivil toplum
vasıtasıyla 1.2 milyar dolar harcadık, asıl büyük yardımı
milletimiz yapıyor diyor. Topladım hepsi 9.5 milyar dolar ediyor.
20 milyar dolar harcayan milleti duydunuz mu hiç? Bu 20 milyar
doları nerede, kim için harcadın?" şeklinde konuştu.
(Pelin Üzek Kılıç - Emre Yüzügüldü/İHA)