Kılıçdaroğlu sert konuştu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı devir-teslim töreninde yapacağı sadakat yeminini inandırıcı bulmadığını belirterek, "Erdoğan yalana yemin edecek ve ben buna tanıklık etmeyeceğim" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın
cumhurbaşkanlığı devir-teslim töreninde yapacağı sadakat yeminini
inandırıcı bulmadığını belirterek, "Erdoğan yalana yemin
edecek ve ben buna tanıklık etmeyeceğim" dedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür
Merkezi'nde "Belediye Meclis Üyeleri Eğitimi İstanbul Bölge
Toplantısına katıldı. Çocuklara güzel bir Türkiye bırakmak için
mücadele verdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Sadece bizim
umudumuz değil, Türkiye bütün mazlum milletlerinin gözünü çevirdiği
ve umut bağladığı son noktadır. Bizim o ülkelerden çok farklı
özelliğimiz var. Biz bu coğrafyada demokrasiyi kurabilmiş ve başına
gelen bütün felaketlere rağmen unu yaşatmayı başarabilmiş bir
milletiz. Biz monarşiler, diktatörler coğrafyasında bir demokrasi
adası olmanın gururunu taşıyoruz. O rejimlerde milyonlarca insan
hiçbir hak ve özgürlüğe sahip değilken biz bu güzel ülkede hukuk
devleti içinde yaşama şansına eriştik" diye konuştu.
"ANAYASA BİR MİLLETİN NAMUSU VE HAYSİYETİDİR"
Konuşmasında sık sık hukuk vurgusu yapan Kılıçdaroğlu,
"Bir demokraside yani bir hukuk devletinde hiç kimse
hukukun üstünde değildir. Hiç kimse kanunların üstünde göremez. Bir
demokraside kurallar kişiden kişiye değişmez, herkes aynı kurallara
sahiptir ve herkes yasaların önünde eşittir. Demokrasilerde anayasa
işimize geldiğimiz zaman baktığımız, işimize geldiğimiz zaman yok
saydığımız bir metin değildir. Anayasa hepimizi bağlayan bir
toplumsal sözleşmedir. Biz bu kurallardan vazgeçersek, kimileri
için geçerli olmadığını söylersek, eğer biz belli makamlara
gelenlerin bu kuralları çiğnemesine göz yumarsak o zaman bizler
artık demokrasiye sahip değiliz anlamına gelir. Anayasa bir
milletin namusu ve haysiyetidir" şeklinde konuştu.
"ANAYASAYA, BU MİLLETİN HAYSİYETİNE AÇIKÇA BİR SALDIRI
DÜZENLENDİ"
10 Ağustos 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapıldığını
hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, "15 Ağustos'ta Yüksek Seçim
Kurulu kararını açıkladı. Sonra seçilmiş cumhurbaşkanının
partisiyle ilişkisinin kesilmesi lazım. Milletvekilliğinin düşmesi
lazım ve kararlılığını korumsa lazım. Bu olduğu sürece elbette ki
saygıda kusur etmeyecektir. Ama bu yapılmadı. Bu olmadı. Anayasaya,
bu milletin haysiyetine açıkça bir saldırı düzenlendi. ‘Ben
Cumhurbaşkanı seçildim ama ben Başbakanım, ben Cumhurbaşkanı
seçildim ama ben AK Partinin genel başkanıyım' Bu anlayışı kabul
etmiyoruz ve doğru bulmuyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de yaşanan durumu Yazar Önder Kaya'nın kaleme aldığı
‘Avrupa Tarihi' kitabından örnekler vererek izah etmeye çalışan
Kılıçdaroğlu, "Avrupa'yı anlatıyor… Ve bir bölümünde de
Spartalıları anlatıyor. Sparta toplumunda hayatta kalmak için
yapılan hırsızlık suç kabul edilmezken, yakalanmak büyük ayıp
sayılırdı. Bu sebepledir ki hırsızlık yaptığı anlaşılan kişi
çaldığı için değil, yakalandığı için şiddetli bir şekilde
cezalandırılır. Türkiye'yi mi anlatıyor acaba. Ortaçağ'dan
bahsediyorum ben" dedi.
Hukukun üstünlüğünü CHP olarak her zaman savunduklarını ve
savunmaya da devam edeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, Recep Tayyip
Erdoğan'ın bundan böyle anayasaya ve hukuk devletine gösterdiği
sadakat ölçüsünde CHP'lilerden saygı göreceğini belirtti.
"ERDOĞAN YALAN YERE YEMİN EDECEK, TANIKLIK
ETMEYECEĞİM"
Başbakan Erdoğan'ın devir teslim töreninde sadakat yemini edeceğini
inandırıcı bulmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Erdoğan
yalana yemin edecek ve ben buna tanıklık etmeyeceğim. Çünkü
milletin egemenliği konusunda yemin ettim. Namusum ve şerefim
üzerine yemin ettim. Bir yalana tanıklık etmek, yalanı
meşrulaştırmak anlamına gelir" şeklinde konuştu.
Konuşmasının sonunda gezi olaylarına da değinen Kılıçdaroğlu,
"Gezi mücadelesi o eylemlere başlayanlar, organlarını
kaybedenler bu ülkenin onurudur. Biz onlarla hep gurur duyacağız.
Bizim ruhumuzda devrimcilik yatar. Biz zalime boyun eğmeyiz.
Kitabımızda bu yazar. Bizim inancımız bizim felsefemiz, ruhumuzdur.
Her inanca her insana saygı gösteririz. Belediyede çalışırken doğa
hakları diye bir kanun var Onlara bütün canlılara sahip
çıkın" dedi.
(İHA)